🤍-TAMAMLANDI-🤍
Gmail açarken, oluşan hatadan dolayı aynı isime sahip olan iki kişi. Gelen bütün mesajlar, dosyalar ve bilgiler ikisine de gittiğinin farkında değillerdir. Bir süre sonra onu ilgilendirmeyen, yasadışı olan belgeler biriktiğini fark...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
@kaya.cevik: Çiçeklerin arasındaki çiçeğim. 🤍:@benelakara
alp.yılmaz ve 239 kişi beğendi.
Yorumlar Kapatıldı.
-💬-
"Kaya, iyi misin?" Kahvaltı için bir yerde oturmuştuk. Kaya gördüğü kâbustan beri sessizce duruyordu. Elimi yanağına götürdüm ve kirli sakallarını okşamaya başladım. Başını onaylar şekilde salladı ve gülümsedi.
"İyiyim güzelim, biraz uykum var." Dediğinde başımı onaylamaz şekilde salladım. Bana doğruyu söylemiyordu. Gözündeki yorgunluk uykusuzluktan değildi.
"Kaya, ne gördün rüyanda? Dinlemek istiyorum. Lütfen anlat." Masadaki elini tuttum ve baş parmağımla okşamaya başladım.
"Ela, iyiyim." Anlatmak istemediği belliydi. Elimi çektim ve arkama yaslandım. Bazı şeylerde söz hakkım yoktu. Kişisel hayata olan saygımdan da susuyordum.
"Her şeyi bana anlatamayabilirsin. Anlıyorum fakat sadece bir rüya olduğunu bil. Bak yanındayım. Mutlusun, mutluyum." Dedim onu rahatlatmak adına. Başını onaylar şekilde salladı.
Kahvaltı geldiğinde ikimizde sessizleştik. Sohbet açmaya çalışıyordum fakat her dediğim şeye kısa ve net cevaplar verip beni tekrardan sessizliğe itiyordu. Bıkkınlıkla nefesimi verdim. Kendi hâline bırakmak en iyisiydi.
-💬-
"Bilmiyorum, bu gün sessizdi." Gökhan'la odamda sohbet ediyorduk. Gökhan'ın erken çıkması için işlerini erkenden bitirmeye çalışıyorduk. Buluşacağı kıza bir sürprizi vardı.
"Kafası dolu gibiydi. Farkındaydım." Dediğinde omuzlarımı umursamazca salladım. Üstüne gitmek istemiyordum. Sorun benle olsaydı, dile getirirdi. Sustuğuna göre benimle ilgili değildi, anlatmak istemediği için de zorlamak gibi bir hakkım yoktu.
"Şu işler bitsin bir göz atacağım." Fısıldar şekilde söylediğim cümleye başını onaylar şekilde salladı. Derin bir nefes verdim ve hızlıca işleri bitirmeye döndüm.
"Sen git, ben hallederim. Şu asık suratını görmek istemiyorum." Gökhan gülümseyerek elimden dosyaları aldığında gülümsedim. Olduğum yerden hızlıca ayrıldım. Çıkmadan önce saçlarını karıştırdım. Sinirle bana baktığında hızlıca odadan çıktım. Elbisemi düzelttim ve Kaya'nın odasına ilerledim. Kapıyı tıkladım.
"Gel." Kaya'nın kalın sesiyle gülümsedim ve kapıyı araladım. Kafamı aradan çıkarıp ona baktığımda gülümseyerek bana bakıyordu. Hızlıca içeriye girdim ve kapıya kapattım. "Hoş geldin. Bir şey mi oldu?"
"Hayır, seni görmek istedim." Dedim Kaya'ya yaklaşarak. Sandalyesinden kalktı ve belime ellerini dolayıp sıkıca sarıldı. Onun da buna ihtiyacı olduğu biliyordum. "İşlerim erken bitti. Seninki de erken bitecekse beraber gidelim mi? Bir yerlerde gezeriz."
"Neden tek gitmek istemiyorsun? Rahatsız olduğun bir durum mu var?" Kaya'nın bu endişeli soruları yavaş yavaş beni de gererken başımı onaylamaz şekilde salladım.
"Kaya, ne oluyor?" Dedim dayanamarak. Ellerimi kirli sakallarına götürdüğümde başını onaylamaz şekilde salladı ve bakışlarını kaçırdı. Derin bir nefes verdim. "Pekâlâ Kaya. Sorun değil. Anlatmak zorunda değilsin. Anlıyorum."
"Hadi çıkalım." Sandalyesinden ceketini aldı ve elini belime yerleştirdi. Gülümsemeye çalışarak önüme döndüm. Bu durum oldukça rahatsız etmeye başlamıştı.
Beraber kapıya doğru ilerledik. Güvenlik görevlerine başıyla selam verdikten sonra beraber arabaya ilerledik. Sürücü koltuğunda yerini alan Kaya'nın yanına yerleştim. Arabayı çalıştırdı, şirketten yavaşça uzaklaşmaya başladık.
"Nereye gitmek istersin çiçeğim?" Gülümseyerek sunduğu teklifi düşünmeye başladım. Nereye gidebilirdik ki? Buraları fazla bilmezdim.
"Bilmem, senin beğendiğin bir yere olabilir." Dediğimde beni başıyla onayladı ve direksiyonu sağa doğru çevirdi. Bir orman yoluna girdiğimizde heyecanla nefesimi tuttum. Beyaz çiçeklerin olduğu bir tarlaya yaklaştığımızda gözlerim resmen patlamıştı. Harika gözüküyordu. Araba durduğunda kapıyı yavaşça açtım. "Kaya, burası harika."
"Senin gibi." Kapıyı kapatıp elbisemi düzelttim. Hızlı adımlarla çiçek bahçesine doğru ilerledim. İçeriye yavaşça girdim ve bakışlarımı Kaya'ya çevirdim. Elleri takımının cebinde gülümseyerek bana bakıyordu. Önüme tekrardan döndüm ve mükemmel manzarayı inceledim. Burası harikaydı.
"Kaya, sen de gel." Dedim ve hızlıca arkamı döndüm. Kaya'nın arkasından geçen siyah arabaya doğru gözlerimi kıstım. Araba durduğunda bir sıkıntı olduğunu fark ettim. Kaya da bunu fark etmiş olmalı ki silahı belinden çıkardı. Kahretsin.
