"Okumadan önce oy vermeyi unutmayın canlarım. Yorumlarınızı bekliyorum"
Ev yanarken böyle duramazdım. Cesur içerde yanarken ben böyle duramazdım. Arkamdaki sesleri umursamadan kapıya koştum. Bir kaç kere vurdum. Açılmadı. Bu kapı hiç kilitlenmezdi bu tesadüf değildi. Bu kapının şansa bugün kilitlenmesi bana tesadüf gelmiyordu. En sonunda ayağımla sert bir tekme attım. Kapı açıldı. Yavaşça içeri girdim. Alevlerden göz gözü görmüyordu. Elimi duvara koyduğumda bir bağırış duydum.
- Çek elini duvardan dedi cesur
Elektrik çarpmış gibi elimi çektim. Çektiğim anda yere çok şiddetli bir şekilde tahta düştü. Ona ulaşmamı engelleyen bir yanan tahta vardı önümde. Gözlerine baktığımda alevleri gördüm. İçinde yanan o alevleri yine yanıyordu.
- çık açelya dedi her şeyi kabullenmiş bir vaziyette.
- senin burada yanmana izin vermem dedim bağırarak
Eğilip elimle tahtayı kaldıracakken daha çok bağırdı.
- sakın dokunma ona elin benim gibi olur dedi. Şimdi gözlerindeki acıyı gördüm. O zamanları hatırlamıştı. Nefes alamadığı belliydi. Benin inadımın inat olduğunu biliyordu. Onu buradan almadan çıkmadım ölsem bile.
- tamam bırak ben halledicem dedi en sonunda inadımın farkında vararak
Tişörtünü çıkardı. Öksürmeye başlamıştım. Ellerine tişörtünü doladı. Bir anda ellerine tahtayı alıp başka yere fırlattı. Güçlüydü. Bu yangına rağmen yine güçlüydü. Kıskanılacak bir güçtü. Kıskanmıştım. Hemen kollarımdan tutup ilk beni dışarıya çıkardı. Dışarı çıkınca büyük bir oksijen çektim. Biraz ilerledikten sonra yere oturduk. Aylin ışık barkın ela hepsi başımızdaydı. Hemen cesura döndüm.
- iyi misin ? Dedim gözlerini bana çevirdi.
Değildi. Ama bunu tabiki söylemeyecekti. O sırada evin bahçesine 3 araba girdi. İlkinden ateş ve mert koşarak çıktı. Ateş hemen bana baktı.
- iyi misin defne ? Dedi
- iyiyim dedim cesur sinirle ateşe baktı. Ayağa kalktı.
- ben yandım ulan ben dedi bağırarak
Sonra işaret parmağını ateşe doğru uzatıp konuşmaya devam etti.
- ben yandım ama yine görmedin dedi şiddetle
Ateşi suçlamakta haklı mıydı? Haksız mıydı ? Tam kestirmemiştim. Cesurun sol eline baktım. Kan akıyordu hem de o kadar kan akıyordu ki yere damlıyordu. Hemen cesurun elini tuttum. Ateş elini tutan elime baktı kaşlarını çatarak. Ama şu an umrumda değildi.
- elin kanıyor dedim
Cesur eline baktı. Kaşları çatıldı. Yere oturdu. Tişörtünü eline bağlamıştı onu çıkardı. Eli kandı.
- hissetmiyorum dedi
- ne ? Nasıl ? Dedim
Elini hissetmiyordu. O an onun da benim kadar korktuğuna eminim. Yüzünde elini inceler gibi bir fazilet vardı. Bir anda barkına döndü. Bir anda bütün ciddiyetiyle barkına döndü.
- bıçağını ver aslanım dedi
Barkın cebindeki bıçağı çıkarıp cesura verdi. Hepimiz onun ne yapacağını merak ediyorduk.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
AV&AVCI
Genç KurguHayat bir kuş gibidir o kuş özgürce dolaşırken bir avcı gelir ve o kuşa hayatını dar eder beni tanımaya başladın ben "AVCI" Nerden bilebilirdim ki her şeyi asıl şimdi öğreneceğimi yaşadığım evi annemi arkadadaşlarımı bilmediğim hiç görmediğim babam...