Her gördüğümüz gerçek midir? Ya da gerçeğin yansıması mıdır? Peki ya her gördüğümüze inanmak diye bir kural var mıdır? Hiç tahmin etmediğimiz şeyleri gözümüz ile bile gördüğümüzde inanmayız. Çünkü biz onun öyle olmadığına alışmış duruma gelmişizdir. Yanılgıların teşvik ettiği yalanlara gerçeklik kavramı yüklemişizdir. Ama gün gelir gerçekler bir tokat gibi yüzümüze çarpılınca işte asıl yanılgıyı ve gerçekliği o zaman anlamış oluruz.
Gördügüm şeyi sindiremiyordum. Bunu hayal olmasını istemiştim ama hayal veya rüya değildi. Tüm gerçekliği ile karşımda duruyordu. Silah sesi ile yanımıza gelen kızlar, Umut ve Sidar 'a baktım.
Hışımla Su 'yu kolundan tutup kızlara doğru yürüdüm.
-Sidar bizi eve bırak!
-Ama abi -
-Tek başıma giderim yoksa!
-Mehir dur!diye bağırdı Altay arkamdan ama dinlemedim.
-Sakın sesinizi çıkarmayın arabaya binin eşyalarımızı alıp geliyorum.
Kızları yollayıp ön kapıdan içeri girdim. Arkamdan Altay ve Ali 'nin geldiğini duyuyordum. Bar masanın önüne geçip çantalarımızı alıp döndüm ki Altay'ın kapı gibi gövdesine çarptım. Sağa kaydım oda kaydı. Sola kaydım oda kaydı.
-Şu an hiç oyun sırası değil çekil önümden!
-Ben seninle oyun oynamıyorum!
-Çekil o zaman gideceğim,dedim ve hışımla sağa kaydım ki kolumdan tuttu.
-Konuşalım lütfen Mehir!
Gözlerimi kapatıp derin bir nefes aldım.
-Konuşacağız elbette ama şu an hiç sırası değil Altay. Çek ellerini!
-Özür dilerim sevgilim!
-Bazı şeylerin özrü yoktur Altay, dedim ve yüzüne bakmadan kolumu sertçe çekip çıktım. Deli gibi ağlamak istiyordum ama asla asla bunu yapmayacaktım. Arabaya gidip ön koltuğa oturdum.
-Sür Sidar önce Zeynep'leri bırakalım.
-Tamam yenge!
Arabada herkes çok sessizdi. Şu an hepsi deli gibi korkuyordu benim bu halimden.
-Tek bir kez söyleyeceğim! Bu gece yaşanan şey, gördüklerinizi görmediniz bilmiyorsunuz. Anladınız mı? Orda kaldı yaşananlar!
Üçü birden kafasının salladı.
-Aferin!
-Sen iyi misin Mehir?
-İyiyim Su.
-Emin misin?
-İyiyim dedim neyini anlamıyorsun Su,diye bağırdım.
-Siktir git iyiymiş. Yalan bile söyleyemiyorsun kızım sen!
-Her ne boksa işte iyiyim dedimse iyiyim.
Sesini kesip kızların evinin önüne geldik.
Arabadan inmeden arkamı döndüm onlara.
-Kızlar özür dilerim her şey için.
-Hayır saçmalama Mehir sen iyi ol yeter bize!
-Özürlük bir şey yok canım benim. Yarın konuşuruz biz,dedi Zeynep'te.
-Teşekkür ederim deyip ikisini bıraktık.
-Sür Sidar şimdi Su 'yu bırakalım!
-Hayır ben sana gelecem.
-Yok Su bu gece eve gidiyorsun.
-Hayır ya sanane.
-Su eve git dünde bizdeydin yengenler kızar!
-Beh hallederim Mehir. Geliyorum dedim o kadar.
-Su yalnız kalmak istiyorum git bu gece,dedim gözlerinin içine bakarak. Resmen gözlerim ile yalvarıyordum. Bu gece üst üste onu terslememe rağmen hala gözlerinde kırgınlık yoktu çünkü beni en iyi anlayan oydu.
-Eger bir şey olursa Mehir -
-Tamam söz söz arayacağım.
-Napıyoruz yenge?
-Sür Sidar Su tarif etsin sana.
Su'yu bıraktıktan sonra Sidar beni kapının önüne getirmişti. Telefonum mekandan çıktığım andan beri çalıyordu. Ama asla açmayacaktım. Hatta Sidar 'ınkini bile almıştım. Çünkü Altay efendi bu sefer onu aramaya başladı. Kapının önüne gelince hışımla arabadan indim.
-Yenge yengeee!
-Noldu Sidar?
-Şey telefonum.
-Ha al unuttum kusura bakma ya.
-Estağfurullah yenge ama sana bir şey demek istiyorum!
-Söyle Sidar.
-Bilirim belki üstüme vazife değil ama benim abim candır. Her şeyin en doğrusunu yapar emin ol.
-Şu yaptığı çok mu doğruydu yani?
-Yok onu demiyorum. Belki bu gece bazı gerçekleri gördün tanıdın ama bu gece yaptığının bir açıklaması vardır abimin.
Derin bir nefes alıp Sidar 'ın omzunu tutup sıktım.
-Eyvallah Sidar. Teşekkür ederim. Hadi iyi geceler.
-İyi geceler yenge.
Bina kapısından girmeden seslendim.
-Ara haber ver delirmesin yine. Sana da çatmasın. Benim aldığımı da söyle.
Yukarı çıkıp sadece ağlamak istiyorum. Saatlerce oturup ağlamak. Kapımı açtığım gibi ayakkabılarımı çıkarıp fırlattım. İçeri geçip sobayı açtığım gibi önüne oturdum. Hiç ışığı açmadan o karanlıkta Altay 'ın bana gösterdiği zifiri karanlığa ağladım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
FALAKA ESARETİ
Teen Fiction"Böyle olmak zorundaydım. Ben buydum. Çift karakterim. Böyle olmasam hayatta kalabilir miydim ki? Yaşadıklarım beni buna sürüklemişti. Bu yüzden beni suçlayamazdı. Hayatıma girmemesini söylemiştim ama kaybolmak istemişti o. Benim karanlığımda kaybol...