WAKANDA
İki yıl.
Aradan geçen koskoca iki yılın ardından kendini anca toparlayabilmişti Bucky. Wakanda ona iyi gelmişti. Yüz yıllık yaşamında azıcık huzur bulduğu nadir yerlerden biri olmuştu. Ona kalsa geriye kalan tüm hayatı boyunca burada yaşardı ama Steve gelmesini istiyordu. Arkadaşını hastaneye bırakıp gitmiş gibi hissetmişti ve bu ona büyük bir huzursuzluk veriyordu. Fırsat bulduğunda onu ziyaret ediyordu ama bu durumdan kesinlikle memnun değildi.
Natasha ise Steve'den de kötüydü. Tüm bu yaşadıklarının sorumlusu kendisiydi ve çektiği vicdan azabından uyuyamıyordu bile. Özür bile dilemesine fırsat kalmadan Bucky'i Wakanda'ya götürmüşlerdi. O günden sonra vereceği her kararı iki kere değil beş kere düşünmeye başlamıştı. Aptalca bir hareketi adamın iki yılını almıştı daha kötü ne olabilirdi ki?
Yarın tüm ruhuna su serpecek, cidden kapsamlı bir özür dileyecekti.
Bucky'nin ağzından
"White Wolf! White Wolf!"
(B)"Ne oldu yine?"
"Gidiyor musun White Wolf?"
(B)"Gitmek zorundayım."
"Ow, bu çok üzücü White Wolf! Bir daha asla hikaye dinleyemeyeceğiz!"
(B)"Son kez anlatmamı mı istiyorsunuz?"
"Evet! Senin hikayen çok güzel White Wolf."
(B)"Öyle mi? Oturun o zaman son kez anlatayım hikayeyi."
İsimlerini asla hatırlayamadığım bu iki çocuk buraya geldiğimden beri hep peşimdelerdi. Bana White Wolf diyorlardı. Nedenini sorduğumda ise beyaz olduğumu ve her zaman sert baktığımı söylediler. Onlara göre bir 'kurt' gibi gözüküyormuşum. Buraya ilk geldiğimde gerçekten vahşi bir kurt gibiydim. Beynim gözü dönmüş saldırgan bir hayvandan farksızdı. Amerika'nın aksine Wakanda halkı bana korkuyla değil ilgi ve sevgiyle bakmışlardı. İzin verdiğim kadar yardım ediyor ve her gördüklerinde neşeyle selam veriyorlardı. Özellikle bu iki çocuk, yürekli çıkmışlardı. İlk günden beri aralıksız her gün gelip aksiyon dolu hayat hikayemi dinliyorlardı. İsimlerimizi asla hatırlamamamız bir yana benimle cidden arkadaşlık ediyorlardı.
Hatta bir gün gelmemişlerdi ve onları merak etmiştim. Ayo'ya sorduğumda ise hasta olduklarını öğrendim.
*
(B)"Çocuklar bugün hikaye dinlemeye gelmediler. Bir sorun mu var?"(A)"Ah, hayır. Sadece hasta olmuşlar. İyileştikleri gün koşarak geleceklerdir."
*Durum böyle yani. Açıkçası en çok onları özleyecektim.
(B)"Ve Wakanda'ya geldim. Şimdi de gidiyorum."
"Çok fazla gelişme kaçıracağız!"
"Ama gitmezse hikaye nasıl devam edecek?"
(B)"Söz veriyorum ziyaretinize geleceğim."
"Gerçekten mi?"
"Bu süper!"
(B)"Gerçekten geleceğim ve size tüm gün hikayedeki gelişmeleri anlatacağım."
"Gitmeden önce kahküllü kızın hikayesini de anlatır mısın?"
"Evet evet! Hep çok merak etmişizdir. Sen gitmeden dinleyebilir miyiz?"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
DO I KNOW YOU: ANGEL OF DEATH 《》Bucky Barnes
Fanfiction"Bir melek. Ölümü getiren melek o." #1-death