"Bay Stark, uyanıyor! Seneler sonra uyanıyor!"
●
● ●
Her şeyin başladığı o gün, tek bir kurşunun herkesin kaderiyle bir çocuk oyuncağıymış gibi oynadığı o gün...
Sevgilinin gitmesi, gaddar bir baba, ilgisiz bir anne ve abisinden bile büyük bir adamın tecavüzü, zordu değil mi?
Ama her şey şimdi açığa çıkıyor.
Öz babam. Öz babam acımadan vurmuştu beni, vicdansız bunak. Acı dayanılmazdı, nefes bile alamıyordum.
Dolu gözlerimle baktım babam olacak adama neden der gibi. Ölemezdim, imkanı yoktu. James'in yaşadığına olan inancım tamdı ve o savaşta ölmediyse, ben oturduğum yerde hiç ölemezdim. Buna hakkım yoktu. Yaşayacak yıllarım vardı, bir kurşuna gidemezdim.
Anneme baktım, suratı ifadesizdi. Bir tepki göstermesini bekledim, yardım etmesini. Ama o kafamı yatırdığı bacaklarından kaldırdı ve yere koydu. Beni orada öylece bırakıp gitti.
Ölüme terketmişti beni.
Odada tek başıma kaldığımda "Yatarak öleceğime çabalayarak ölürüm daha iyi." dedim ve hafifçe doğruldum. Eğer ayağa kalkarsam belki gidebilirdim. Bir elimi yarama bastırdım, öbür elimle duvara tutundum.
Kalktım. Odamın kapısına doğru yürüdüm. Kilitliydi.
"Pencerem."
Pencereden çıkabilirdim.Çıktımda.
Kasabaya doğru yürümeye başladım. Yoldan geçen insanlar bana bakıyorlardı, ama sadece bakıyorlardı yardım etmeye yeltenen yoktu.
O anda ağzımı kapatan bir el hissettim. O şaşkınlıkla ne bir ses çıkarabildim ne de hareket edebildim. En son hissettiğim şey ise koluma batan kocaman iğneydi.Hatırlamayan yoktur Maria'nın çektiği acıları, aslında hiçbir şeyin yaşanmamıştı.
Koluna iğne batırılmamıştı aslında, ağzını da kimse kapatmamıştı. Hepsi vücudunun oynadığı bir oyundu.
Yolda karşılaştığı kişi ise Bucky'nin en yakın arkadaşlarından biriydi. Maria yere yığılmadan onu tutmuş ve kucaklayıp hemen hastaneye götürmüştü. Bucky, savaşa gitmeden önce Maria'yı ona emanet etmişti, Steve ve Clint dışında kimseye güvenmezdi. Clint ve Maria da daha önce tanışmışlardı. Saygılı biriydi Clint, Maria onun varlığından rahatsız olmazdı.
Clint kucağındaki Maria ile hastaneye daldığında tüm doktor ve hemşireler hemen ilgi göstermiş, Maria ameliyata alınmıştı. Derine inen kurşun yüzünden pek yaşama ihtimali verilmese de Maria dediğini yapmış, ölmemişti.
Haber ilk önce Howard, daha sonra Bucky ve Steve'e gitmişti. Tüm yaşananları öğrenen Howard Maria'yı amelitatından sonra ailesine vermemiş, kendi evine yerleştirmişti.
Buraya kadar her şey hoş güzel ama minnacık bir sıkıntı vardı.
Maria ameliyattan sonra uyanmamıştı. Günlerce, haftalarca, aylarca... Bucky sağ salim döndüğünde, 3 ay sonra, Maria hala uyuyordu.
Ve önlerindeki iki sene boyunca da uyumaya devam etti. Arada sırada parmaklarını oynatması, gülümsemesi ve bazen gözlerinden akan yaşlar yaşadığına dair tek göstergeydi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
DO I KNOW YOU: ANGEL OF DEATH 《》Bucky Barnes
Fanfiction"Bir melek. Ölümü getiren melek o." #1-death