27

253 11 0
                                    

Güneş avluda bir tarafa çekilerek  alevleri izlemeğe başladı
Konağın kapısı ahşap olduğu için cayır cayır yanıyordu
Dışarıdan adamlar yanqın tüpleriyle  kapıyı azda olsa söndürmüş avluya girerek kalan yerleride söndürmeğe başladılar

Baran merdivenlerden inerek Güneşin önüne dikildi
Kıza aşırı sinirlense de daha 1 kaç saat önce kıza yapdıkları yüzünden
susuyordu

Güneş karşısına dikilen adama bakdı nefretle hiç düşünmeden elindeki silahı adama göğüsüne nişan aldı

Nefretle bakan gözlerini adamın gözlerine dikerek

"Sana bir kez söyleyeceğim umarım o kalın kafana daha çabuk girer bu sefer söylediğim
  Adamlarına söyle  ve tabiki sende yolumdan çekilsinler bu konakdan defolup gideceğim "

Baran kaşının birini kaldırarak elleri titreyen artık ayakda bile durmakda zorlanan  kıza bakdı

"Yoksa ?"

Güneş dumandan etkilendiğinin farkındaydı ama ne olursa olsun şimdi zayıflık gözserme zamanı değildi kararan gözleri titreyen bedenine inat ayakda durmaya çalışıyordu

"Yoksa seni  ve gerekirse karşıma çıkan her kesi gebertir ama yinede bu lanet yerden çıkarım "

Adam kızın artık gücünün iyice çekildiğini görüyordu

"Tamam durma karşındayken benden başla o zaman "

Baran biliyordu bu kızın bir insanın canını almaya cesareti çatmayacağını ama bilmediği bir şey vardı insan çaresiz kaldığında hiç yapmam dediği şeyleri bile yapardı

Güneş duyduğu sözlerle güçsüzlüğüne yenilen kolunu zar zor kaldırarak adamı nişan aldı ve tetiği çekdi sonrası ise Güneş için karanlık artık kendisini taşıyamayan  bacakları tamamen boşalmış ve yere düşmüşdü kız

Gülşah hanımın acı çığlığı bütün konağa yayıldı merdivenleri nasıl indiğini anlamayan kadın kendisini oğluna yetirdi

Yerede oturarak Güneşin başını dizine koyan adam donmuş gibi kıza bakıyordu

Gülşah hanım ve ev halkı adamın yanına gelerek neresinden vurulduğunu anlamaya çalışıyordu
Oğlunun omuzundan akan kanları gören Gülşah hanım ağlamaya başladı

Annesinin ve  kardeşinin ağlama sesleriyle girdiği transdan çıkan adam Annesine dönerek
"bir şeyim yok merak etme "dedi

Dilşah fırsatdan istifade
"Bu kadarınada yeter Arayacağım aylesini ve Aşiret büyüklerini gerekeni yapsınlar "

Baran yerden kalkarak Güneşi kucağına aldı  Ablasına dönerek

"Benden habersin bir kişiye tek bir kelime eden kendi ölümüne imza atmış olduğunu bilsin "

Yeniden annesine dönen adam
" buralar sana emanet " diyerek konakdan çıkıp gitdi

Güneş gözlerini açdığında hastane odası gibi bir odada gözlerini açdı
ağzından oksijen maskesini çıkararak etrafa bakındı

Burasının bir hastane olmadığını anlaması çok sürmemişdi
Odanın kapısı açıldı

Baran yatakda oturan kızı görünce hemen yanına gelerek

"İyi misin " diye sordu

Güneş adama bakmadan
"Umurunda mı ki ayrıca burası neresi yeni hapishanem mi ?"

Baran ensesini kaşıyarak 2 gündür kızın uyanmasını beklerken oturduğu sandalyeyi çekerek oturdu

"Evet umurumda ve yeni hapishanen değil bizim konaklardan birindeyiz "

Güneş en son adamı vurmak için tetiği çekdiğini  hatırlayınca gözleri büyüdü adamda her hangi bir hasar olmadığını görünce rahatlayarak arkasına yaslandı

Baran kızın onu neden öyle süzdüğünü anlayında güldü

Güneş adamın güldüğünü görünce
"Komik olan ne " diyerek tersledi adamı

Baran "Merak etme iyiyim sadece ufak bir sıyrık "

Güneş adamın sırıtarak imayla söylediği sözlere sinirlenerek

"Desene dünyadan bir pisliği silemedim"

Baranın kaşları çatılsada hemen kendisini toparladı

"Brakalım bu gereksiz konuşmaları da asıl mevzuya gelelim "

Güneş gerginlikle nefesini brakdı korkduğu başına gelmişdi o DNA testide bunun kanıtıydı

EsaretHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin