19

278 14 0
                                    

Gülşah hanım oğlunu kızın üzerinden zar zor çekmiş okkalı bir tokat atarak odadan kovmuşdu

Güneşin yanına yatağa oturdu kadın bir anne şefkatiyle saçlarını okşamaya başladı kızın

Güneş gözlerini yavaş yavaş açdığında artık her şeyin bitdiyini artık ölmüş ve annesine kavuşmuş gibi hiss ediyordu

Birden boğazının acısıyla kendine geldi ölüler acı hiss etmezdi ki

Yastıkdan başını kaldırıp karşısında gözleri ağlamakda kıpkırmızı olan kadınla karşılaşdığında anlamışdı tutsak olduğu bu cehennemde olduğunu ama beklemediği bir şey vardı kendisini tanımayan bu kadının onun için bu kadar üzülmesi

Mardine geldiği günden gördüğü şiddet hayatında ikinci kez en büyük kayıbını yaşamak Güneşin o güçlü duruşunu sarsmışdı artık ,bir şey demeden başını yastıkdan kaldırarak onun için bu kadar içden üzülen kadının dizine koyarak ağlamaya başladı

Gülşah hanımda kızın bu yaşadıklarından fazlasıyla etkilenmişdi
Artık Güneşe inanıyor ve hiç alakası olmadan böyle bir şeyin içine düşdüğü için kıza üzülüyordu

Uzun bir süre Güneş ağlamış Gülşah hanımda kızın saçlarını okşamışdı kendisini birazcık topatladıkdan sonra konuşmaya başladı Güneş çünki neyin içinde olduğunu öğrenmezse deliricekdi

"Gülşah hanım bir şey sora bilirmiyim ?"

- sor kızım
-siz neden bana bu kadar iyi davranıyorsunuz konakdaki her kes geldiğimden beri düşman gibi bakıyor bana

Gülşah hanım - çünkü bir zamanlar bende az çekmedim ,gerçi bu konakdaki ve en kötüsüde bu memleketde kadınların büyük bir kısmı az çekmemişdir ama bazıları kendi çekdikleri acıları gelinlerine ,kızlarınada yaşatıyorlar
Ben hep derdim ne olursa olsun yalnış dahi yapsa gelinimin yanında olacağım

Güneş "Yalnış anlamazsanı- " kadın Güneşin aklında bir değilde çok daha fazla soru olduğunu bildiği için

"Kızım ne istersen sor yeter ki sana birazcık yardımcı ola bileyim "

Güneş kadının anlayışına bir daha şükretdi

"Gelininiz neden kaçdı ?"

Gülşah hanım " Avjinin aylesiyle Bizim ayle çok uzun zamandır kan davalı en son Firaz Avjinin Babasını
Avjinin küçük amcası Azat da Firazı vurdu
Sonra işde Azat hapse girdi 
Sonra Aşiret büyükleri kan davasını bir evlilikde bitirmeğe karar verdiler

Biliyormusun kızım Abisi ölene kadar Baran Mardinde bile değildi bütün bu ağalık ,töre zırvalığından hep kenar tutmaya çalışdım onu
Baranda nefret ederdi zaten bu dar düşüncelerden

Kendisini okumaya vermiş okul bitdikden sonrada İstanbulda kalmış ordakı işlerin başında durmuşdu ama gel gör ki kaderden kaçınılmıyor

Güneş başını kadının dizinden kaldırmış ikiside yatak başlığına sırtlarını dayamışdı kadın konuşuyor Güneşde can kulağıyla dinliyordu

"Nasıl yani bir anda gel Abin öldü geç aşiretin başına birde hiç tanımadığın kızla evlenmi dediniz ? Peki siz dedinizde o neden kabul etdi ki ? "

Gülşah hanım " Nadir ağa ve Büyüklerin sözünden kim çıka bilmiş ki Baran çıksın. Hem iki aylede artık ölümlerden bıkmışdı kaç yıldır sevdiklerimizi bir hiç uğruna kaybediyorduk ,hem Baran önceden de Avjini görmüş gönül vermişdi
Sadece imkansı olduğu için hiç dillendirmeden okuluna gitmişdi "

Avjin bu eve geldiği günden konuşmaz yemez içmez olmuşdu
Baranda onu sabırla beklemeye başladı hiç bir şey için zorlamadı
   sonra bir şey oldu değişmeye başladı azda olsa konuşuyor
iletişim kuruyordu

Ama bir türlü rahat brakmadılar kızı Helin , Esmira en çokda Dilşah bırakmadılar kızın yakasını "

Güneş "Aa sahi ya o kadın kim Kumanız mı ? Avjine neler yapdı bilmiyorum ama benimle hiç konuşmadı buraya geldiğimden beridir "

Gülşah hanım " Yok kızım Kumam değil o Baranın ablası yani ben onun anasının üzerine kuma geldim "

Güneş yatak başlığında başını kaldırarak ağzı bir karış açık  kadına bakdı

Gülşah hanım " hadi bu günlük yeter söz sana her şeyi teker teker anlatacağım ama şimdi dinlen "

Güneş korkuyla bir kadına bir kapıya bakdı

"Korkma ben burdayım gelemez sen rahat uyu "

Güneş yeniden kadının dizlerine yatarak gözlerini yumdu bu kadını qarip bir şekilde kendisine yakın hiss ediyordu

EsaretHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin