Geçen günlerde çorapla ıslak terliğe basmış gibi rahatsız hissettiğim için hiç yazamamıştım.
Bu bölümün hepsini dün yazdım.
İyi okumalar<33
---- ----
Jungkook otele hiç bir şekilde giremeyeceğini anlamış olacak ki çıkışa yönelmişti. Geniş otomatik kapılar açıldığında gecenini serinliğini hissederek biraz olsun rahatladı. Kararmış havada hafif bir rüzgar vardı. Lüks otelin girişinde kapının önünde sigara içen bir kaç takım elbiseli dışında kimse yoktu. Telefondan tekrar Taehyung’u çaldırdı ama hat meşgule düştü. Sinirle tekrar cebine yerleştirirken sessizce ne yapacağını düşündü. Gideceği hiçbir yeri yoktu.
-”Bayım!”
Arkasında duyduğu sesle otelin çıkış kapısına uzanan beyaz mermer merdivenlerden inmeyi bırakıp arkasını döndü. Sahte barmeni kendisine el sallarken gördü. Gülümsediğini gördüğünde oraya gelmesini beklediğini anladı ve ters yönde tekrar merdivenleri çıkmaya başladı. Yanına geldiğinde gülümseyemeyecek ya da nazik olamayacak kadar yorgundu:
-”Bir şey mi oldu?”
-”Hayır...Neden otelin lobisinde dolanıyordunuz? Sanırım birini arıyordunuz.”
Başını otelin etrafındaki arabalara çevirirken rüzgar saçlarını geriye savurdu. Bu çok rahatlatıcıydı. Uykusunun geldiğini hissetti. Sırf bunu sormak için gelmiş olamazdı değil mi?
-”...Geziyordum sadece-”
-”Yukarı çıkacaksanız yardımcı olabilirim.”
Jungkook bakışlarını arabadan gülümseyen adama çevirdi. Bir an emin olamadan suratına baktı:
-”Siz burada mı kalıyorsunuz.”
Adam kendisine nedenini anlayamadığı derecede cahil hissettiren bir bakış atıp konuşmaya başladı:
-”Ah, aslında...Bay Park ile dediğim gibi yakınım. Bu yüzden girmek için odada kalmama gerek yok...Götürmemi ister misiniz?”
Birkaç saniye düşündü. Gidecek bir yeri yoktu. Daha ne kadar barda takılabilirdi? Başını onaylar derecede salladığında adam ona eliyle kendisini takip etmesi gerektiğini söyledi. Onun peşinden giderken sigara içen adamları izledi.
--- ---
Asansörün oldukça yavaş oluşu biraz sinir bozucuydu. Arkada fon müzik olarak sakin bir müzik çalsa da gerilmemek eldi değildi. Başını zeminden kaldırdığında kendisine bakan 'Sahte Barmen'le karşılaştı:
-”Nereye gitmek istiyorsunuz?”
‘ben de bilmiyorum’ demek istedi. Onun yerine sorduğu soruyu ıskalayarak başka bir şey denedi:
-”Burası gerçekten büyüleyici...Bay Park mı yaptırdı gerçekten.”
-”Evet.”
-”O da burada kalıyor olmalı o zaman...bu kadar büyük bir yerde kontrolü uzaktan sağlıyor olamaz.”
Barmen gözlerini kıstığında Jungkook dolaylı yoldan odasını öğrenmeye çalıştığını anlamamasını diledi. Gülümsemeye çalıştı. Geç cevap vermesi iyi hissetmemesine yol açmıştı.
-”Evet.” dedi adam nihayet. “Burada kalıyor. 25. katta.”
Bu bilgi işine yaramıştı ama yinede her katta 10’dan fazla oda olduğu ihtimalini düşününce tekrar dalgın dalgın kırmızı zemini izlemeye başladı. Bir anda neden kendisini otele soktuğunu düşünmemişti. Düşünmesi gereken daha önemli şeyler vardı.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Mr. V's Bunny
FanfictionPsikopat katil Kim Taehyung ve onun peşini bırakmayan hırslı müfettiş Jeon Jungkook Her cinayetin ardından katil tarafından bırakılan güller, müfettiş Jungkook'un koleksiyonunu çoğaltıyor. Ona bir adım daha yaklaşıyor, istemeyeceği kadar dahil oluyo...