Tiktok:elvinnxw0
İyi okumalar :)
🦋🦋🦋
(...)
Bir saat kırk beş dakika üç saniye sonra, işkence gibi gelen at arabasından inmiştik.Belim tutulduğu için esneme egzersizlerinden bir kaç tane yapınca,tuğrulun öfkeli bakışlarına maruz kalmıştım.Neymiş efendim,bir kadın bir sürü adamın olduğu,yabancı yerlerde kendini göstermemeli,hatta yüzleri görünmesin diye ince bir tülden oluşan örtü takıyorlarmış.
Tuğrulun dediğine göre, bir kervansaraya gelmiştik.kadınların burda konaklaması yasak ve uygun görülmediğinden,askerler mi desem yoksa yeniçeri mi bilemedim ama askerler kervansaray da kalıcak,biz ise bir handa konaklanacakmışız.
Ne ara ben ve tuğrul biz olduk?Askerler kervansarayda kalırken,
ben ve tuğrul dışarı çıktık.Elinde beyaz ve güzel bir atla gelen bir adam vardı.Bizim tam önümümüzde durup,
"Buyur beyim." dedi,tuğrul başını salladığında,adam toz olup gitti.
Herkesin ise kınayan ve rahatsız edici bakışları üzerimdeydi.Kıyafetlerim onlardan değişik olduğu için garip görmüşlerdi,ve bir kadını bir adamın yanında görmek ise namusuzluğa giriyormuş. Benim geldiğim yerden farksız değil."Bu,akgüzel." diyen tuğrula odaklandım.Bu attın adı demek,akgüzelmiş,adı kadar vardı.
Önce akgüzelin tüylerini okşadı,akgüzel bi kaç mırıltı çıkarınca tek hamleyle üzerine çıktı.Ben ise bu manzaraya hayran kalmıştım.Tuğrul,niye bu kadar yakışıklıydı?,yunan tanırısıyla anlaşma falan mı yaptı. Aklımdaki bu saçma sapan düşünceleri,def ettim."Hatun?" diyen tuğrula,'hı' cevabını verdim,ben daha ilk saniyeden pişman olurken,tuğrul muzipçe güldü.
Gülünce,öyle mükemmel duruyordu ki,anlatmam.Bana elini uzatınca,gözlerim parladı. halam derdi ki 'İla hayatına beyaz atlı bir prens girecek' derdi,acaba bu prens tuğrul mu? Yoks değil mi?Bir tuğrula birde uzatığı eline baktım.
"Noldu?" dedim merakla. Bıkkın bir nefes verdi."Hadi gel,yürüyerek mi gideceksin hatun?" dedi ciddi ses tonuyla.Ben onunla aynı ata mı binecektim YUH!.Kesinlikle fesat anlamadım, etrafıma baktım şöyle,tanımıyorum buraları,kurta kuşa yem olurdum. Heleki buraya yabanıcıyken,bir tek tuğrul ayısını tanıyorum. İstemsizce ona bir güven besliyorum,neden acaba?En sonda pes ederek,nasırlı elini tutum. Küçük ellerim,onun büyük ellerinde kayıp olmuştu. Elimi tutuğu gibi beni yanına çekince, çığlığı bastım.Ben önünde o ise arkamdaydı.Kulağıma yaklaşan sıcak nefesle irkildim."çığlığa gerek yok hatun, sakin ol ve sıkı tutun. " dediği an,akgüzele komut vererek adeta jet hızında ormana doğru ilerledik.
Benim geldiğim yerdeki,araba, uçak vb. Araçlardan bile daha hızlıydı.Rüzgâr saçlarımı tuğrulun suratına atarken,hiçte şikayetçi değildi. Sanki...hoşuna gidiyordu.
Yüzüme çarpan ilkbahar rüzgarı ve kokusuyla içim titredi,ve tuğrulun göğüsüne daha sindim.Bir kokusu var...her gün koklamak için ata binerdim...🦋
SON.
Oy ve yorum
ŞİMDİ OKUDUĞUN
OSMANLI'NIN KAYIP TACI(BİTTİ)
Ficción histórica#Osmanlıya ait bir kurgu! Arkeolog olan kumsal demirkan,görev aldığı bir kazı çalışmasında, siyah ve kırmızı renklerinden oluşan bir taç bulmasıyla kendisini osmanlı döneminde bulur... Sadrazam olan tuğrulla tanışır,peki kumsal başına geleceklerd...