yine ben..
++++
sıcak, sert fakat rahat bir şeye sarılıyordum. bu his çok hoşuma gitmişti. sarıldığımı şeye biraz daha sokuldum ve kollarımı ahtapot gibi sardım. sarıldığım şey bir anda titreyince ne olduğunu anlamayarak yavaşka gözlerimi kırpıştırdım ve kafamı kaldırım. kaldırmamla beraber taehyungun gülen yüzünü gördüm. ilk defa güldüğünü görüyordum ve gülüşü çok güzeldi. bende hafifçe tebessüm ettiğimde kafamı tekrardan göğsüne yasladım ve gözlerimi kapattım. bir dakika. sarıldığım sıcak, sert fakat rahat olan şey taehyungun göğsüydü. gözlerimi ardına kadar açıp geriye doğru gitimeye çalıştığımda belimdeki el buna izin vermedi. "sanırım amacın burdan kendini yere yuvarlamak jeon. hem yerin rahat duruyordu, neden kalktın ki?"
resmen benimle dalga geçiyordu. ama yalan yok gerçekten de rahattı yani. çok rahattı hatta. "hayır hiç de rahat değildi. uyuyamadım gece boyu." kaşlarını kaldırıp şaşırmış bir ifadeyle bana baktı. "halbuki gece bir ara üstüme çıkıyordun. ama madem rahat değil ben kalkayım o zaman." neden kalkıyordu ki? kalkmasındı. kuş parmağından tutup kafamı başka yere çevirdim. şu anda yüzüne bakamazdım çünkü utanıyordum. gece uyumadan önce yaptığı gibi tekrar ellerimizi birleştirdi. "benimde kalkmaya pek gönlüm yoktu zaten. rahat böyle. helede göğsümde yatan bir tavşan olunca."hemen kafamı çevirip "tavşan mı?" diye sordum. jimin hyung da tavşan demişti. "hıhm tavşan."
"taehyung?"
"efendim güzelim." bir saniye kalbime bir şeyler oluyor. sanırım kalp krizi geçiriyorum. son sürat atmaya başladı da çünkü. "jeongguk, iyi misin? rahatsız olduysan özür dilerim. dememeliydim." hemen kafamı olumsuz anlamda salladım. "rahatsız olmadım. şey, birazcık şaşırdım sadece." ve çok da heyecanlandım. tabii bunu ona söyleyemezdim çünkü utanırdım. her neyse.
"jimin hyung iyi mi?"
"evet durumu iyiye gidiyor. yarın normal odaya geçecek bir aksaklık çıkmazsa." gülümsedim ve anladım dercesine kafamı salladım. ilk defa arkadaş edinmiştim, kaybedemezdim.
birden midem yüksek sesle guruldarken gözlerimi büyültüp taehyung duydu mu diye ona baktım. sırıtarak bana bakıyordu. "acıktın sanırım. doktora soralım bir, yemek yeme iznin var mıymış." elimi bıraktı ve yataktan , pardon, sedyeden kalktı. birden bire bedenimi bir üşüme sardı. büyük bir boşluk hissettim.
aradan zaman geçtiğinde taehyung elinde tepsi dolusu yemek ile içeriye girdi. "doktor yiyebileceğini söyledi bende aldım geldim hemen." yemekler çok güzel kokuyordu. oturduğum yerde yavaşça doğrulduğumda omzumda ki acıyla hafifçe yüzümü buruşturdum. "dikkatli ol."
taehyung tam yanıma oturmuş ve eline kaşığı alarak biraz çorba alıp ağzıma götürmüştü.o mu yedirecekti? bön bön suratına bakarken, "ağzını açman için davetiye mi bekliyorsun jeon?" diye sormasıyla ağzımı açtım ve bana yemek yedirmesine izin verdim.
yemek bittiğinde kaç gündür yanımdan ayrılmadığını bildiğim taehyungu da zorla yemek yemesi için göndermiştim. ama sonra elinde yemek tepsisiyle gelip yemeğini yine yanımda yemişti. bu yaptığına ilk başta şaşırsam da sonradan mutlu olmuştum ben bırakmadığı için. "taehyung?"
"efendim?" "yürüyeli mi biraz? oturmaktan çok sıkıldım." kararsızca yüzüme baktı. beklentiyle bakan gözlerime karşı gelememiş olacak ki, "tamam ama çok duramayız. fazla ayakta durman sağlıklı değil." onaylamak için kafamı salladığımda yavaş hareketlerle ayağa kalktım ve kolundan destek alarak yürümeye başladım. "jimini görmek ister misin?" heyecanla ona döndüğümde, "olur mu ki?" diye sordum. "yanına giremezsin ama camın önünden bakabilirsin." hızla kafamı yukarı aşağı salladım ve yavaş yavaş beni götürmesine izin verdim.
yoğun bakımın önüne geldiğimizde yoongi hyungun gözleri şişmiş ve perişan bir halde koltukta uyuduğunu gördüm. kolunda sargı vardı. taehyung kurşunun sadece kolunu sıyırdığını söylemişti. camın önüne geldiğimde jimin hyunga baktım. yanakları içine çökmüş, ten rengi solmuştu. dudakları çatlamış ve saçları karmakarışık duruyordu.
bir süre orda ona bakıp biraz daha dolandıktan sonra taehyung tarafından zorla dama getirilmiştim. bir işinin olduğunu söyleyerek beni jin hyunga bırakmıştı.
hava kararıyordu ve çokça uykum gelmişti. yatakta yana kayıp taehyung için yer açtığımda gözlerimi kapatıp uyumaya çalıştım. tam derin bir uykuya kapılmak üzereyken kapı açıldı ve yatağımın yanına bir ağırlık çöktü. belime dolanan kollar ve saçlarımı öpen dudakların taehyung olduğunu anlamıştım. uykuyla uyanıklık arasında gidip gelirken hayal meyal taehyungun dediğini hatırladım. "onlar gibi sende gitme jeon, lütfen..."
***
onlar kimler acaba?
neyse görürsünüz..
kaktüs ve lavinia diye bir kitap yazmaya başladım.
angst olacak büyük ihtimalle..
attığımda bir bakın derim, güzel olacak inanıyorum ben.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
I'M WITH YOU- TaeGguk
Fanfictionİnterseksüel olduğu için eziklenen Jeongguk yolun ortasında bayılır ve uyandığında hiç bilmediği bir yerdedir... #semetae @1 #ukekook @1 #kimseokjin @1 #taegguk @3 #vgguk @1 #interseksüel @1
