6

1.4K 118 98
                                    

Hyunjin

Minho bir bana bir vücuduma bakıp yan bir sırıtışla

"Noldu giyinemedin mi?" Diye sordu

Bu dediği sinirlerimi bozmuş ve çağırdığıma pişman etmişti.

"Vazgeçtim çık geri" dedim sinirle

"Tamam" deyip kapıya yaklaştı tam kapıyı açarken

"Dur nereye saçmalama yardım et diye çağırdım seni!"

" A-aa az önce çıkmamı isteyen sendin kocacığımm"

" Kes bana kocacığım deme!"

"Tamam kocacığım" 

Derin bir nefes aldım ve elimle alnımı ovuşturdum. Ne diye bunu çağırmıştım ki

" Neyse gel hadi üstünü giydireyim" dedi

"Zahmet olacak ama"

"Eğer ters ters cevaplar vermeye devam edeceksen çıkıyorum bak"

"Tamam tamam sustum"

Minho bana yaklaşıp bileklerime dikkat ederek üzerimi değiştirdi. hastaneden çıkıp taksiye bindik eve geldiğimizde kapının önündeki adam kapıyı açtı. Eve girdik ve birlikte yukarı çıktık. Koltuğa yatmak için ilerledim fakat minho durdurdu

"Koltukta yatma şimdi yatağa geç sen iyileşene kadar birlikte yatarız"

"Daha iyi bir fikrim var sen koltukta yat bende yatakta yatayım" dedim.

"Başka isteğin var mı!?"

"Sabah erken uyandırmazsan sevinirim"

Dedim ve yatağa uzandım. Minho arkamdan hayretle

"Sen ciddisin yani" dedi. Ancak cevap veremeyecek kadar yorgun ve halsizdim o da cevap alamayacağını anlayıp koltuğa yattı.

Minho

Kaç saat geçtiğini bilmiyordum. Ağzımda hissettiğim kurulukla ayağa kalkıp mutfağa indim bir bardak su içip yemek yapmayı bilmediğimden bir şeyler sipariş ettim.
.
.
.
Yemek gelmişti yemeği içeri aldığım sırada telefonuma bilinmeyen bir numaradan mesaj geldi mesajda "şu şirket işini halledemezsek biricik oğlunuza zarar vermekten hiç çekinmem bay Lee siz ne demek istediğimi anladınız"

Okuduğum mesaj sinirlerimi tahrik ediyordu. Bu mesaj neden bana gelmişti ayrıca benimle şirketin ne alakası vardı?
Babam kim bilir yine ne işler karıştırıyordu
Hızla babamın çalışma odasına girdim ve telefonu babamın yüzüne tutup bağırarak

"Bu ne yine ne işler çeviriyorsun! Senin benimle derdin ne ya"

Korkuyla ayağa kalkıp konuşmaya başladı

"Minho ses tonuna dikkat et bana bağıramazsın ayrıca neyden bahsediyorsun anlamıyorum"

"Çok iyi anlıyorsun salağa yatma bu mesajı kim attı ayrıca şirket meselesiyle benim ne alakam var hemen açıkla"

" Beni zorlama minho bu zamana kadar sana katlanmak zorunda değildim sadece çaresiz ve bir o kadarda acınası olduğun için sana baktım ancak sana bakma gibi bir zorunluluğum hiçbir zaman olmadı özelliklede öz çocuğum bile değilken"

"Ne" benim yüzüme şaşkınlık yayılırken o da ne dedim ben der gibi bakıyordu daha sonra toparlanıp

" Duydun işte öz çocuğum değilsin senin için zavallı çocuğu babasından ayırıp okuldan ayrılmasına ve gençliğini bir deliyle evli geçirmek zorunda bıraktım. Hepsinin tek suçlusu öz annen ve sensin Minho artık ölsende umurunda bile olmaz anlayacağın. Senin gibi hasta ve deli bir çocukla uğraşacağı için hyunjin'e acıyorum minho. Ayrıca sen benim soyadımı bile haketmiyorsun."

Söyledikleri beni resmen deliye döndürmüştü onu şuracıkta boğmamak için kendimi çok zor tutuyordum. Bu benim öz babam değilse öz babam kimdi ayrıca annemle ne ilgisi vardı hiçbir şey anlamamıştım zaten düşünecek durumda da değildim.  Sinirle konuşmaya başladım

"Seni öldürmeden önce çık git şu evden!"

"Ben giderim gitmesine hatta birdaha karşına bile çıkmamda sen bir bok yapamazsın bensiz. Nasıl yaşayacaksın minho dışarı bile çıkamıyorsun nasıl para kazanacaksın hyunjin zaten seni bir iki güne bırakır yine yalnız kalırsın beş parasız nasıl yaşayacaksın merak ediyorum doğrusu minho"

"Defol git şuradan dedim sana"

Önce odadan daha sonrada evden çıkıp gitmişti sinirden önüme ne geliyorsa devirip  parçalıyordum. Daha sonra gelen seslerle merdivenlere döndüm hyunjin aşağı inmiş bana bakıyordu.

6. Bölüm sonu

Bir sonraki bölüm için aklımda mükemmel bir kaos var sonraki bölüm biraz geç gelebilir ama siz beklemede olunn

Neurotic   HyunhoHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin