Öncelikle merhaba sevgili okurum. Umarım günün güzel geçmiştir ve iyisindir. Hayatında her şey yolunda olmasa da umarım bir çoğu seni mutlu etmeyi başarıyordur ve değerli hayatını anlamlı kılmana yardımcı oluyordur.
Beni soracak olursan, ben iyi değilim. Dün akşam saatlerinde çok sevdiğim birinden kötü bir haber aldım ve dün geceden beridir kendime gelemiyorum fakat her zamanki gibi yeniden toparlanmak ve ayakta kalabilmek için çaba sarf ediyorum. Sevdiklerimle vakit geçiriyor ve her şeye rağmen gülmeye çalışıyorum fakat bunu yapmak zorunda olmadığımı da biliyorum.
Kırıldığımız veya üzüldüğümüz zaman ayakta durmanın ne kadar zor olduğunu çok iyi biliyorum ve ayakta kalmaya da çalışmıyorum. Hissettiklerimi etrafa olmasa da kendime karşı açıkça yaşıyorum. Gözyaşlarımın akmasına izin veriyor, onları silmek için çabalamıyorum çünkü biliyorum ki buna oldukça ihtiyacım var.
Kendinizi kötü hissettiğinizde bunu etrafınızdakilerden gizlemek zorundaymış gibi hissetmenizi çok iyi anlıyorum çünkü kötü olduğunuzu bilmelerine rağmen üzerinize gelmeye devam eden insanlar maalesef benim de çevremde var. Bu durumdan onları çok takmamaya çalışıyorum fakat onları takıyorsam da üzüntümü onların yanında açmıyorum. Sığınabilecek limanlarım olmasa da çok şükür bir limana sahip olduğumun bilincindeyim fakat aranızdan bu limanlardan hiç birine sahip olmayan, büyük bir okyanusta gidecek tek bir yeri olmayan insanlar olduğunu da biliyorum. Bu dünyada yalnız kalmayacağınızı bilmenizi istiyorum, umudunuzu kaybetmemenizi istiyorum ve bunun çok zor olduğunu da biliyorum.
Böyle bir durumda olsanız da olmasanız da her zaman burada olduğumu ve derdinizi paylaşmaya hazır olduğumu lütfen unutmayın. Onları paylaştığınızda içinizin tarifsiz bir acıyla kaplanacağını biliyorum fakat destek bulduğunuzda ne kadar rahatlayacağınızın da bilincindeyim.
İşiniz insanları motive etmek, onlara destek olmak ve ayakta olduğunuzu göstermek olsa bile herkesin bu duygular yaşayabileceğini lütfen unutmayın. Kendi içinize kapanmayın ve yaralarınızı paylaşmaktan çekinmeyin. Ne kadar acıtsa da ne kadar kalıcı olsa da bir süre sonra alışacağınızı ve daha az acıtacağını lütfen unutmayın.
En önemlisi de lütfen hayatınıza son vermeye çalışmayın.
Bu en yaralayıcı, en kırıcı ve en berbat veda şeklidir. Arkanızda sizin için gözyaşı dökenlerin olacağını unutmayın. Bu kadar kıymetli bir cana, özenle yaratılmış bir ruha; kendi ellerinizle son verme fikrinin tüm umutlarınızı söndürdüğü gibi başka insanlarında umutlarını söndürebileceğini unutmayın. Fakat her şeyden önemlisi hayatınızdan bu kadar kolay vazgeçmeyin. Bunu başkası için değil ilk olarak kendiniz için yapın. Ne kadar korkutucu da gelse, dayanamıyor gibi de hissetseniz; yürümeye devam ettikçe ayaklarınıza batan camların açtığı yaralar yollarınızı öyle güzel boyayacak ve renklendirecek ki siz yürüdüğünüz bu yolda acınızla şekillendirdiğiniz hayatınızı her zamankinden daha huzurlu yaşayacaksınız.
Unutmayın sonsuz bir mutluluk veya huzurdan bahsetmiyorum, bahsedemem. Fakat şuan yaşadıklarınızdan daha az acıtacağını söyleyebilirim çünkü ne kadar acıtsa da artık onun tadını biliyorsunuz. Ona karşı direnciniz var çünkü bir kere onunla savaştınız ve kazandıysanız, her seferinde daha da kolaylaşacak ve daha az acıtacak.
Umutlarınızın ölmemesi dileği ile...
19.04.2023
**
Bugün kendimi bölüm paylaşacak kadar iyi hissetmiyordum fakat taslakta bölüm hazır bekliyordu. Duygu ve düşüncelerimi sizlerle paylaşmak da iyi hissettirdi, bu yüzden paylaşma kararı aldım. Keyifli okumalar.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KORUMA PROGRAMI
AksiyonKadınların korunmak zorunda olmadığı, özgürce yaşayabildiği bir dünyanın hayal olmaya başladığının farkına vardığımda fazlasıyla gençtim. Küçük kızımın katledilişi tüm fikirlerimi ve benliğimi değiştirirken bu değişimin içine birden atlayarak kendim...