Herkese selam!
Her bölüm aranın kısa olacağına dair söz veriyorum ve sanırım şimdiye kadar tutamadığım tek söz bu :(
Yeniden karşınızdayım, biraz ısınalım mı?
Çayınız ve kahveniz hazırsa, buyurun yeni bölüme.
🔪
Yeni doğan günün ışıkları yüzümü ısıtırken gözlerimi aralayabildim. Zeminde yeni kapattığım toprağın izleri hemen burnumun dibindeydi. Toprak kokusu her zerreme işlemişken artık midemi bulandırıyordu.
Elim, Zero'nun açtığı yaranın üzerindeydi. O gideli ne kadar olmuştu bilmiyordum. Zaman algımı kaybetmiş gibiydim. Kendimde kalkacak gücü bulamıyordum. Elimdeki deri eldivenlere baktım. Hiçbir iz bırakmamak için uğraştığım yerlere kanım dökülmek üzereydi. Hatta dökülmüş bile olabilirdi.
Telefonumu cebimden çıkardım. Saatler içinde bir ton çağrı birikmişti. Beni dinlemeyecek tek kişi vardı ve çağrı listemi süsleyen tek isim Koray'ınkiydi. Parmağım isminin üzerine gitti. Eğer arama tuşuna basarsam işler iyice sarpa saracaktı. Vural'ı toprağa koymak için beni beklediklerini biliyordum fakat aynı zamanda bu halde dönmemi beklediklerini de biliyordum. Başıma bir şeyler geldiği için endişeden bitap düştükleri de bir gerçekti. Gökay'ın tek bir çağrısının olmama sebebi yine bendim fakat onun da aynı hislerde olduğunu biliyordum.
Yapabileceğim tek mantıklı şeyi yaptım ve son aramalardan çıkıp rehbere girdim. İsmi en tepeyi süslerken adına dokundum ve onu aradım.
"Lera Ha- Lera!" Hitap şekline gülmek istesem de acıdan dişlerimi sıkıyordum.
"Asil, beni iyi dinle. Şuan benimle konuştuğunu kimseye söyleyemezsin! Duydun mu beni?" tekdüze bir cevap verdi.
"Evet." Bir şeyi kısa yoldan anlayan insanları daha çok severim.
"Öz geçmişini okudum. Kıdemli hemşire olduğunu biliyorum. Yaklaşık 7 santimlik bir yaraya müdahale edeceksin. Eşyalarını ona göre hazırla. Sana atacağım konuma gel. Yanında kan takviyesi de getir, bir kürek ve çuval da." Sessizce beni dinlerken hala orada olup olmadığını duyma ihtiyacı hissederek duraksadım fakat "Anlaşıldı." dediğinde dudaklarım kıvrıldı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KORUMA PROGRAMI
ActionKadınların korunmak zorunda olmadığı, özgürce yaşayabildiği bir dünyanın hayal olmaya başladığının farkına vardığımda fazlasıyla gençtim. Küçük kızımın katledilişi tüm fikirlerimi ve benliğimi değiştirirken bu değişimin içine birden atlayarak kendim...