Fafnir

5.8K 97 20
                                    

Ömrümüzün çoğunda, yaralarımızdan izler taşırdık. Acılarımız, kederlerimiz, kayıplarımız bizimle beraber gelirdi. Hayat dediğimiz bu yolda, bizim sırtımızda bir kambur olurlardı. Bazıları utanç kaynağıydı bizler için. Bazıları da hiç hatırlamak bile istemeyeceğimiz birer anılar...

Masasından kahverengi bakışlarını kaldırdı. Abisi gelmişti odasına. Sıkıntı ile nefesini verdi ve önüne döndü. Abisini ne kadar çok sevse de, sinsilik, yalancılık kaynıyordu kanında. Ve Ferit'in en sevmediği huylardan birkaçıydı bunlar. Yine de abisi olduğu için ses etmiyordu. Abisini sevip sevmediğinden emin değildi. Saygı gösteriyordu.

"Gelebilir miyim kardeşim?" dedi kalın bir ses. Ferit, kafasını salladı. Abisi de bunun onayı ile içeri girdi. Abisi Ferit'i küçükken, şimdiye nazaran daha çok seviyor; sahipleniyordu. Şimdi ise kendisini bir tehdit olarak görüyor ve onu buradan uzaklaştırmanın hayallerini kuruyordu. Ama bunu Ferit'in bilmesine gerek yoktu. Korhan'ların veliahtı kendisi ve Feritti. Ama ortada eğer Ferit olmazsa, kendisi kalacaktı. Ve kocaman Korhan'ların serveti kendisine kalacaktı.

Ferit sessizce önündeki yüzüğü çizmek ile uğraşıyordu. Aklı dedesinde kalmıştı. Kalp krizi geçirmiş ve hastaneye kaldırılmıştı.

"Nasılsın?" dedi abisi yanına sokulup.

"Nasıl olayım abi? Dedemin halini düşünüyorum." dedi elindeki kalemi kağıtta gezdirirken.

"Bende bunu konuşmak için gelmiştim kardeşim." dedi abisi. Sesi her zamankinden daha soğuk, daha mesafeliydi. Ferit sessizliğini korudu. Odanın içinde kalemin kağıtta bıraktığı sesler dolanıyordu. Abisi Ferit'in ses etmeyeceğini anlamış olacak ki direk konuşmaya başladı.

"Biliyorsun Ferit, dedem hasta. Doktor birkaç günü kaldığını söylüyor." dedi yavaş yavaş. Ferit'in tepkisini ölçtükten sonra devam etti. "Ve şirket babam ile bize kalacak." dedi. Aklındaki fikrin tamamını anlatmaya gerek duymuyordu abisi. Çünkü aklındaki fikir, Ferit'in hoşuna gitmeyeceği türdendi.

"Öyle abi, sorumluluk alabilir miyim bilmiyorum. Daha önce hiç şirket yönetmedim." dedi bakışlarını tasarladığı yüzükte gezdirirken. Yüzüğün taşı dedesinin gözlerinin rengindeydi. Çerçevesini sert desenler ve yumuşak çizgili tasarlamıştı. Aynı dedesi gibi.

"Bende onu diyorum Ferit. Senin sorumluluk almana gerek yok." dedi abisi. Sonra Ferit'in kolunu yavaşça tuttu. Destek verir gibi. "Yani demek istediğim ben seni biliyorum. Sana destek olabilirim." dedi. Bu Ferit'in ilgisini çekmiş olacak ki bakışlarını abisine çevirdi.

"Nasıl yani?" dedi merakla. Abisi, Feritin gözlerindeki meraklı ışığı görünce içten içe rahatlamıştı.

"Yani demem o ki, sen yurt dışından geleli üç sene oldu. Hala eski düzenini özlediğini biliyorum. Şimdi sana bir şey teklif edeceğim," dedi abisi. Sonra kulağına yaklaştı. Sanki kimsenin duymasını istemiyor gibiydi. "Eğer yurt dışına gidersen, ne şirkete sahip olman, ne de sorumluluk alman gerekecek. Eski düzenine geri döneceksin. Masrafların şirketin üstüne olacak merak etme." dedi sonra uzaklaştı. Göz kırptı. "Üniversite dönemlerin gibi." dedi abisi. Ferit'in ilgisini çeken bir teklifti. Kaşlarını kaldırdı.

"Dedem ne der, babam nasıl karşılar abi? Olmaz öyle şey." dedi. Yine de içten içe Almanya'ya gitmek, eski düzenine geri dönmek istiyordu. Abisi başını eğdi. Kolay olmayacağını biliyordu.

"Bir şey olmayacak söz veriyorum abicim. Şirket zaten bizim üzerimize düştü. Dedem bize hak ettiğimizi verdi. Sen sadece yurt dışına çıkacaksın, ben senin sorumluluğunu da alacağım." dedi fısıldayarak. Kimsenin duymasını, sesinin bu odadan çıkmasını istemiyor gibiydi.

Bu teklif Ferit için çok cazip gelmişti. Ama dedesine verdiği sözü de çiğnemek istemiyordu. Yine de abisine uyarak kabul etti. İçten içe buradan, İstanbul'dan, kurtulacağı için mutluydu.

"Şimdi abicim, bu duyacakların ve yapacaklarımız aramızda kalacak tamam mı?" dedi abisi. Ferit kaşlarını çattı.

"Ne yapacağız ki?" dedi merakla.

"Babam ve dedemi bu servetten fesh edeceğiz. Ve bunu senin yardımın olmadan yapamam Ferit Korhan. Bütün servet senin ve benim olacak." dedi sinsice. Ferit'in tüyleri diken diken olmuştu. Abisinden korkması gerektiğini biliyordu. Dedesini ne kadar sevse de babası için aynı şeyi söyleyemeyecekti. Abisine uyarak dediği bütün planı dinledi. Gözüne ne kadar korkutucu gelse de, babasını saf dışı bırakmak hoşuna gitmişti. Abisine güvendi. Ve güvenmekle hata yaptığını çok sonradan fark etti.

----------------

Bismillahirrahmanirrahim 🤲

Yeni kurgumun giriş bölümünü yayımladım. Düzenli bölüm atar mıyım bilmiyorum ama umarım atabilirim -talebe bağlı-  Aslında Letavitsa bitmeden atmayı düşünmüyordum ama dayanamadım. Umarım beğenirsiniz🥳❤️

Bu arada kapağı nasıl buldunuz? Benim içime sindi ama sizin de fikirleriniz önemli tabii ❤️


Fafnir | Yalı ÇapkınıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin