Beyaz Gece

1

"Dur!"

Göğüs uçlarımı emmeye başlamıştı.Buna karşı koyamadığımı biliyordu.Altında zevkten inlemekten başka bir şey yapamıyordum.Sürekli inleyerek ona sürtünüyordum.

"Burası öyle demiyor ama..."

Parmakları deliğimin etrafını turladı.Çoktan ıslanmıştım.Yaşadığım tüm zevkler ona aitti.Peki neden kızgındı?

"İsakh..D-dur henüz gevşemedi- ah!"

Beni hazırlamadan içime girmişti.Altında acıdan kıvranmamı büyük zevkle izliyordu.Canımın yanması hoşuna gidiyordu.Ön sevişme bile yapmamıştık.

"İsak ne-nefes alammh-"

Boğazımı sıkan el yüzünden konuşamıyordum.Üzerimdeki beden tüm hareketlerimi engellemişti.Gözlerindeki nefreti görebildim en sonda.İçime yaptığı sert vuruşlar bilerek canımı yakmak içindi.

"Senin cezan bu Amir.!"

"HAYIR!"

Yine aynı rüya yüzünden uykudan korkarak uyanmıştım.Terlediğim için saçlarım ıslanmıştı.İsak..1 haftadır rüyalarımda benimle seks yapıyordu.İçime girdiğinde boğazımı sıkan elleri sıkılaşıyor.Ölmemi istiyor gibi.Ama neden?

"Baba!"

Kucağıma atlayan oğluma baktım.Mutluluğumun tek sebebi.

"Erken uyanmışız bakıyorum."

Yüzümdeki endişe yerini kocaman gülümsemeye bıraktı.Oğlum Ryan.Henüz yedi yaşında.Bana çok benziyor.Zeki ve aynı zamanda merhametli bir çocuk.Sahip olduğum her şey onun.Ancak maalesef Ryan sahip olduğum en kötü şeyide aldı.

"Annem seni uyandırmamı istedi.Baba,kötü bir rüya mı gördün?"

Yüzüm solgun durduğu için soruyordu.Kısa saçlarını karıştırıp alnına öpücük kondurdum.

"İyiyim ben.Duş alıp geliyorum,tamam mı?"

Beni onaylayıp kucağımdan inmişti.İyi değildim.İsakın hayali bile beni korkutuyor.Hem de suçum olmadığı halde.İsak benim eski sevgilim.Sekiz yıl önce ayrıldık.Yirmili yaşlarımıza beraber girmiştik.Hikayemiz mutlu bitmemişti,lakin 1 haftadır sanki hikaye devam edecek gibi hissediyorum.Lütfen,sadece rüya olarak kalsın.

"Son zamanlar aşırı yorgun görünüyorsun.Dinlenmeye ne dersin?"

Karım Julia.Sarı saçlarını topuz şeklinde yığmış,sabah olmasına bakmayarak çoktan makyajını yapmıştı.Üzgünüm Julia,oğlum benim yakışıklılığımı aldı.

"Proje bitsin güzel bir yere gidelim.Kafamın,bedenimin,hatta ruhumun dinlenmesi gerek."

Masaya oturup çatalımı aldım.Kahvaltı yapmayı pek sevmezdim,baba olana kadar.Çocuğumun sağlığı her şeyden önemli sonuçta.

"Duydun mu Ryan?Tatile gidicez!"

"Görmek istediğin özel bir yer var mı?"

"Bence Eyfel kulesini görmek ister babası.En son gittiğimizde hastalandığı için görememişti."

Ryan kaşlarını çatıp annesine bakmıştı.Onun yerine konuşulmasını sevmiyordu.

"Eyfeli görmek istemiyorum anne!Ben Paskalya adasına gitmek istiyorum.!"

İçtiğim su boğazımda kalmıştı.Öksürüklerimi dizginleyip oğluma baktım.

"Paskalya adası?Şilinin batısından bahsediyorsun dimi?"

Ryan kafasıyla beni onayladı.Julia ve ben şaşırarak onun konuşmasını bekliyorduk.

"Moai heykellerini görmek istiyorum.Eyfelden farklı olarak onların tarihi anlamları daha büyük!"

Oğlumun zekası bazen benide şaşırtıyordu.Her sabah buna şahit oluyorduk işte.

"Ryanın sana bu kadar benzemesine üzülsem mi,sevinsem mi bilemedim."

Kravatımı bağlamayı bir türlü öğrenemiyordum.Julia kravatımı bağlayıp yakamı düzeltti.

"Keşke bana benzemese dediğim konular var,biliyorsun."

"Amir.Ryan bununla başa çıkabilecek biri.Lütfen oğluna güvenebilir misin?"

Oğluma güveniyordum,ama insanlara asla.

Bayılacağım bir hikaye yazıyorum.