31

96 13 5
                                    

"Babaannemin fotoğrafı sende ne geziyor olm?"

"Derin dondurucuya çerçeve koymuşsun sığmaya çalışırken götüme girdi. Bende aceleyle ceketimin cebine koymuşum işte"

Kaan yere dökülmüş unla yere şekiller çizerken onların kadim muhabbetini böldü.

"O değil de Hürkan'ı nasıl çıkaracağız?"

"Hürkan'ı tutuklayacak değiller ya. Sorguya alıp bırakırlar. Yardım ve yataklıktan ötürü tutuklamışlarsa bilemem"

Ömer derin bir of çekip elini çenesine yaslayarak beklemeye devam etti. Aniden içeri giren fırıncı çırağıyla üçü de donup kaldı.

"Usta kaç paket getireyim-"

Tegzahın arkasına baktığında yere çökmüş, dökülen unla oynayan üç genci görür görmez pantalonun arka cebinden çıkardığı oklavayla kendini savundu.

"Siz kimsiniz lan?! Defolun fırından"

Ömer tanınma korkusuyla en önden topuklayıp kapşonunu başına çekerek ara sokağa girdi. Çöp konteynerının kör nokta yarattığı tarafa geçerek diğerlerini beklemeye başladı.

Kaan ve Emre kısa süre içinde geldiklerinde üçü de tekrardan yere çöktü.

"Bir arkadaşımı aradım. Çok kalabalık olmayan bir semtte bir evi var. Çatı katını kullanmamız için bize izin verdi" diyerek telefonunu kontrol etti Kaan. Ömer'in çöp kutusuna bakıp sırıttığını görünce korkuyla Emre'yi dürttü.

"Bu adamın halini hiç iyi görmüyorum. Çöp kutusuna gülüyor"

"Ulan Reddit'e atsalar sende gülersin"

Ömer hiç belli etmeyerek tüm sohbetlerini dinlerken açıklamaya yapmak için izin istedi.

"Hürkan'la ilk buluştuğumuz yer buraya benziyordu. Arka sokağın birinde yere çöküp öylece konuşmuştuk. Benden hala korkuyordu ama bir yandan da bana bağlıydı"

Sulanan gözleri tek bir noktaya bakarken Kaan ve Emre hikaye dinliyormuş gibi odaklandılar. Hayatlarında asla böyle bir aşk yaşayamayacak olmaları biraz üzse de Hürkan ve Ömer'in hayatlarında her şeyin yolunda gitmesi, ikisini de mutlu ederdi.

"Birbirimize zarar veriyorduk ama ayrı da kalamıyorduk. Onun için sadece bir yabancıyken aynı zamanda yakın olduğu tek kişiydim"

Elinin tersiyle yanağını silip burnunu çekti.

"Şimdi ise tüm hayatını mahvettim"

"Hürkan sana güveniyor Ömer. O adamı öldürmenin sebebini de biliyor inan bana. Tabi bu cinayet işlemiş olmanı hafifletmez ama Hürkan sana asla sırtını dönmez. İçin rahat olsun. Şimdi sadece sorunu çözmeye odaklanalım"

Ömer yerinden kalkıp Kaan'a doğru atıldı ve ona sıkıca sarıldı. Boşta olan koluyla Emre'yi de yanlarına çekip kucaklaşmanın içine alırken gökyüzüne bakıp her şeyin yoluna girmesini diledi.

"İyi ki varsınız lan"

"Sende Ömer'im. Her ne kadar beni özlemesen de"

Ömer geri çekilip sırıtarak Kaan'ın koluna vurdu.

"Hürkan'ın hayatıma kattığı en iyi şeylerden birisiniz"

Ortam daha da yumuşarken Ömer aniden arkasından kendisine seslenen birini duydu. Kendinden biraz küçük görünen biri kaldırımda durmuş, işaret parmağını kaldırarak onu gösteriyordu.

"Aaa Ömer abi naber?"

Ömer hiç garipsemeden yanıt verdi.

"Sağol iyiyim kardeşim senden naber?"

invisible #2 | porgolaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin