Güven bir şey söylemeden tekerlekli sandalyesini kütüphaneye çevirdiği odasına sürdü. İnsan bir iltifat ederdi.
Çantamı alıp peşinden gittim.
Bu kitaplarla dolu odaya ilk defa geliyordum ve burası gerçekten harika bir yerdi. Çok güzel kitap kokuyordu."Vay çok güzel. Her yerde müthiş kitaplar var." Dedim.
Bütün kitaplara göz attım. Çok düzenli dizilmişti ve hepsi yeni gibi duruyordu. Kitaplara çok iyi bakmıştı.
"Burası bana huzur veriyor." Dedi.
"Güzel bir seçim."
Küçük prens adlı kitabı elime alacakken durdum. Burası Güvene ait bir yerdi. Elim havada durdu ve geri çektim.
Onun eşyalarına izinsiz bir şekilde böyle serbest bir şekilde dokunamazdım.
"Neden almaktan vazgeçtin?" Diye sordu. Ona çekingen bir şekilde baktım.
"Burası senin alanın. Böyle serbest bir şekilde kitaplarını alamam." Dedim.
Eliyle bütün kitapları işaret etti.
"Lütfen böyle düşünme. Buradaki her şey ikimize ait." Dediğinde sevindim.
Telefonum çalınca açtım. Arayan Denizdi.
"Efendim, ay tamam. Kusura bakma canım daha yeni evden çıkacağım. Evet gerçekten evlendim. Deli ya düğün davetiyesi veremedim çünkü aile arasına bir şey oldu. Biliyorum biliyorum canımı okuyacaksın."
Telefonu kapatırken gülümsüyordum. Denizi çok özlemiştim.
"Neyse ben gidiyorum ama son bir şey soracağım. Bu kitapların arasında bana hangi kitabı önerirdin?" Diye sordum.
Hemen yanında duran kitaba uzanıp Zülfü Livaneli'nin kardeşimin hikayesi adlı kitabını bana verdi.
"Zülfü Livaneli'nin kalemini çok beğenirim. İçinde istediğin her şey var. Anlatması çok iyi bunun için emek verdiği ortada. Olaylar anlattığı bilgilere uyuyor. Kardeşimin hikayesini hiç okudun mu?"
Güven karaman kitapları çok seviyordu. Bunun için sabaha kadar benimle konuşurdu.
Bende onu sabaha kadar dinlerdim.
"Seranad adındaki kitabını okumuştum ama bunu da okuyacağım ve dediğin gibi o gerçekten harika bir yazar."
Yanağına küçük bir buse bırakıp,
"Görüşürüz" dedim. Bana alışmasını istiyordum.
***
Şoför beni Denizin konum attığı cafeye getirmişti. Deniz beni görünce ayağa kalkıp kocaman sarıldı. Bende ona sarıldım.
"İnek öğrenci seni
Benden habersiz nasıl evlenirsin?" Diye cırladı."Sakin ol anlatacağım."
Ona olayları kısa bir şekilde anlattım.
Ela gözlerini kocaman açıp abime küfürler etti.
"Ağzına sıçtığım abin ne işe yarıyor. Onun yüzünden hayallerinden vazgeçtin."
Parmağımda duran yüzüğe baktı.
"İnanamıyorum evli olduğuna."
İki tane sıcak çikolata isteyip siparişlerin gelmesini bekledik. Deniz eline telefonunu alıp Instagram sayfamı gösterdi.
"Kızım ünlü oldun. 400.000 bin takipçin hayırlı uğurlu olsun."
İnsanların beni neden takip ettiğini bilmiyordum. Karaman soyadı çok büyüktü.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SON DEFA
Romance+18 İÇERİR! Bir yakışıklının çirkine dönüşme hikayesi... Ayşegül ailesinin zoruyla bir adamla evlenir. Bu adam onun çocukluk aşkı Güven Karamandır ama bir sorun vardır. Bu adam eskisi gibi yakışıklı değildi. Sarhoşken araç kullandığı için trafik kaz...