3. Bölüm

2.7K 62 33
                                    

Emre baran Şahin'in ağzından

Bugün her zaman olduğu gibi saçma sapan işlerle uğraşıyordum. Babamın zoruyla yapıyordum her şeyi yapmak zorundaydım.
Bir yandan da doktoru düşünüyordum onu düşünmeden duramıyordum.

Ben koskoca mafya Emre baran şahin aşık olmuştum. Hemde okul arkadaşımın kardeşine evet abisi en yakın arkadaşımdı. Babam yüzünden okuldaki kimseye mafya olacağımı söylemedim. Bunları düşünürken içim daraldı balkona çıktım. Cebimdeki sigara paketini çıkardım, içinden bir dal alıp içmeye başladım. Hayatta ilk defa aşik olmuştum bunu ona nasıl söylecektim? Çıkmaz bir sokaktaydım sanki ne diyeceğimi ne yapacağımı bilmiyordum.

babam bu işlere karşıydı ona da söyleyemezdim. Doktorla konuşacaktım böyle olmazdı tepkisi ne olursa olsun gidip konuşacaktım. Ben sigara içmeye devam ederken arkadan adamlarım geldi.

"Abi uzun zamandır beklediğiniz emanet geldi" dedi sigrayi söndürüp depoya gittim.

Uzun zamandır bu anı bekliyordum yani babam bekliyordu.
Pis işlerde kullanmam için silah getirtmişti her ne kadar istemesem de kargoyu açtım. Tam da beklediğim gibi içinden yeni silahlar çıktı adamlarıma "bunları düzgün bir yere koyun." Diye emir verdim hepsi başını salladı. Bir şey demeden dışarı çıktım arabama bindim. Hastaneye gidecektim. 20 dakika Sonra hastaneye vardım. Kendi kendime umarım burdadır diye düşündüm.

"Oooooo ünlü mafya babası emre baran şahin aşık olmuş."

Kes sesini iç ses!

Düşünceleri bir kenara bırakıp hastahanede dolaşmaya başladım. İlk karşılaştığım kapıda "Beyin cerrahı operatör doktor Belinay yıldız" yazıyordu. Kapıyı çaldım ve içeri girdim.

Doktor Belinay yıldızın ağzından

Odamda evrakları incelerken kapı çaldı asistanım mert gelmiştir diye düşünüp "gel" dedim.
Odaya giren kişi ile şok oldum. Bu oydu emre barandı ayağı kalkıp şok içinde ona baktım. Boğazını temizledi ve konuşmaya başladı.

"Doktor hanım sizinle bişey konuşmam lazım müsait miydiniz?"
kendimi toparlayıp "tabi buyrun" diyip oturması için koltuğu gösterdim. Ne konuşacağını aşırı merak ediyordum. O da fazla beklemeden söze girdi.

"Aslında size bişey söylemek istiyorum ama nasıl tepki vereceğinizden emin değilim" dedi korkmaya başlamıştım bu adam benimle ne konuşabilirdi ki!
"Sizi dinliyorum." Dedim heyacanımı gizlemeye çalışarak.
"Aslında buraya yaralı bir şekilde geldiğim ilk günden beri sizden hoşlanıyorum"

Hoşlanıyorum mu dedi o? Yoksa ben mi yanlış duydum. Yok yok kesinlikle ben yanlış duydum.

"Doktor hanım yanlış duymadınız" dedi ben onu dışımdan mı söylemiştim ya!

"Ee şey ben onu dışımdan mı söyledim ya" dedim utanarak. "Evet" diye cevap verdi, başını eğdi ve burnundan gülmeye başladı.
Boğazımı temizledim ve konuşmaya başladım.

"Şuan da ne diyeceğimi bilmiyorum böyle bişey beklemiyordum " dedim tam cümleme devam edecekken sözümü kesti.
"Doktor hanım hemen cevap vermek zorunda değilsiniz, istediğiniz kadar zaman veririm size." dedi

Sohbeti kısa kesmek için "T-tamam sonra konuşuruz şimdi işlerim var iyi günler" diyip ayağı kalktım ve kapıyı gösterdim o da başını sallayarak dışarı çıktı.

Gerçekten oha şimdi bu adam beni sevdiğini mi söylemişti.
Hayır ya hayır böyle bişey olamaz imkansız. Allah'ım napicam ben ya bende ona karşı bişeyler hissediyordum ama tam emin değildim. O yüzden net bişey söyleyemiyordum dalmış bir şekilde düşünürken odaya birisi girdi.

"Güzelim bitmedi mi işin ya ağaç oldum burda"
Bu gelen abimdi hemen kendimi toparlamam lazımdı. Az önce abimin yakın arkadaşı bana çıkma teklifi etmişti daha kötüsü olamazdı.

"Belinay? İyi misin sen abim"

"İ-iyiyim abi birşeyim yok işim bitti hadi çıkalım" deyip odamdan dışarı çıktım abimde peşimden geldi. Arabayı kullanmasını rica ettim. Bu halde araba kullanamazdım aklımdan çıkmıyordu o bana ilk görüşte nasıl aşık olabilirdi?

İlk görüşte aşka inanır mısınız? Ben inanmam hiçbir zaman da inanmadım hem ilk bakışta aşk mı olur?
☘️

Hastahaneden eve geldiğimde yemek yiyecek halim bile yoktu. Yorgun olmaktan ziyade düşünceliydim. Uyku tutmuyordu. En iyisi balkona çıkmak diye düşündüm. Balkona çıktım, kahvemi elime aldım ve manzarayı seyretmeye başladım. Kafa dağıtmaya çalışıyordum yoksa düşünmekten kafayı yiyecektim.

Beni sadece bir kez gören birisi nasıl aşık olabilirdi? Aşk bu muydu? Ona karşı bir şey hissedip hissetmediğimden emin değildim ne yapacağımı da bilmiyordum. Hayatımda hiç aşık olmamıştım aşk nedir, nasıl bir duygudur bilmiyordum. Ama tek bildiğim şey karmaşık olduğuydu.

Hayatım boyunca birine şans verip sonrasında pişman olmaktan korktum hep. Birine kendimden daha fazla değer vermekten korktum. Tek başıma kalmaktan korktum. Arkadaşlarım hep korkularını yenmenin tek yolu üzerlerine gitmektir derdi. Bunu hiçbir zaman yapamadım hiçbir zaman birine güvenerek bişey anlatamadım.

Hayatım zorluklarla geçmişti. Hiç unutmam yıl 2018 5 mayıs tarihinde daha 18 yaşındaydım. Akşamüzeri sokakta yürürken arkamdan birisinin geldiğini hissettim. Daha hızlı adımlarla yürümeye başladım fakat arkamdaki kişi de hızlandı. Bir zaman sonra bana yetişti kolumdan tuttu. O gece 8 eylül gecesi ilk kez birisi bana dokunmaya çalışmıştı. O gün eve ağlaya ağlaya dönmüştüm O geceden o günden o tarihten sona hiçbir erkekle konuşmadım, aynı ortamda bulunmadım. Ben şimdi bu tarihi nasıl unutayım ki nasıl unutur insan? unutamaz.

Semicenk'in şarkısında da olduğu gibi, ne kadar doğru söylemiş "unutmak öyle kolay mı sandın?"...

Yazarın anlatımıyla

Aynı Belinayın olduğu gibi Emre Baran da çok düşünceliydi. Aklından çıkmıyordu bir türlü. Her saniye belinayı düşünüyordu üstüne düşündükçe kalbi daha da hızlanıyordu. Elini yavaşça kalbine götürdü "noluyor bana ya Allah kahretsin!" diye söylendi kendi kendine. Belinaya olduğu gibi emrenin de hayatı çok zor geçmişti. Annesi ile babası sürekli kavga ederdi.

Yıl 1999 istanbul

"ya Mehmet bu çocuk susmuyor belim koptu nolur biraz yardım etsen be adam!" diye söylendi emrenin annesi.

"Anne olan sensin farkında mısın be ben mi emzireyim çocuğu bak seda ben bu çocuğu hiç istemedim. Eski defterleri açmayalım istersen. Sakın bir daha bana çocuğa bak deme" diye kükredi Mehmet.
Evet emreyi seda istemişti. Seda hep anne olmak istiyordu fakat eşi Mehmet istemiyordu. Emreyi seven bir tek annesi vardı. Sırf emre olsun bir çocuğu olsun anne olabilme duygusunu hissetsin diye oldu. Emrenin de kaderi buydu işte böyle bir ailenin çocuğu olmak. Herkesin kaderi farklıdır Allah kimisini sağlıkla kimisini parayla kimisinide böyle imtihan eder. Önemli olan sabır etmek ve bu günlerin geçici olduğunu bilmektir. Emre de bu sayede ayakta kalmayı başarmıştı. Sabır ile. Allah kimseye taşıyamayacağı yük vermez...

Bölüm sonu




Bir bölümün daha sonuna geldikkk
Siz ilk bakışta aşka inanır mısınız?
Bölüm nasıldı?
Sizde Belinay emre baranin çıkma teklifini kabul edecek mi?
Bölüm hakkındaki düşüncelerinizi yazmayı unutmayınn
Oy vermeyi yorum yapmayı ve Instagram'dan beni takip etmeyi de unutmayın hepinizi seviyorum.

Instagram: @beyzaalkoc.hayatimolmus

Kederli Aşk [Tamamlandı]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin