Bölüm Sınırı: 350 oy 200 yorum
Sınır geçilmediği sürece bölüm gelmeyecek. Alıntı gibi birçok şey için beni takip etmeyi unutmayın. Keyifli okumalar.
instagram : meryemcagrak
7. BÖLÜM
KÖRDÜĞÜM OLMUŞ İP
Eline bir ip alırsın, dolarsın onu istediğin kadar. Farkında olmadan sonu gelmiştir çünkü öyle bir dalgınsındır ki ne kadar ileriye gittiğini bilmezsin, devam eder durursun. Ta ki en sona kadar. O an anlarsın işte bittiğini, sona geldiğini. Zihnin durulur, nefes alırsın, asıl amacını düşünürsün; kırılırsın gerçeklerle yüzleşince. İp bitti, sona geldin, der içinden yükselen acımasız bir ses; o sesin yanından yükselen başka bir seste vardır. Der ki sana, önemli olan istediğin değil, doğru olandır. Sen istediğin için doladığın ipi bitirdin. Sona geldin. Şimdi ne olacak? Ya sonuçları kötü olursa? İşte, diye yükseldi o acımasız sese karışan başka bir ses. Sen sonunu düşünmeden hareket edersin hep ne olacak diye düşünüp o doladığın ipi aslında fark etmeden boynuna canına almak isteyen urgan olarak dolamış olacaksın. Fark etmedin, sona geldiğini. Bu senin suçun, düşüneceksin, neyin doğru olduğunu... O zaman zaten yine istediğini yapmış olacaksın. Ama önce düşüneceksin, sonra istediğini yapmış olacaksın zaten.
Küçük salonumuz ortasında, yere çökmüş, dizlerimi kendime çekerek kollarımı dolayarak oturuyordum. Dizlerimi dayadığım çenemin acısına daha fazla dayanamadığım için başını yavaşça kaldırarak boş, beton duvara baktım: Yüzeyine hiçbir sıva yapılmadığı için tırtıklıydı her yeri. Dümdüz o duvara bakarken içimdeki çıkan boşluğu düşünüyordum. Yanlış seçim yapmamıştım, hatta doğru olduğunu ilk an hissetmiş ama yine zihnimde doğru bir zemine oturtmak için düşünmüştüm. Ama yine cevap o olmuştu. Doğru şıktı o, benim için. Şimdi yoktu, gitmişti. Nereye olduğu bilmiyordum. Gitmişti sadece. Bitmiştim sadece.
"Ben senden vazgeçmiyorum ama senin zihnin durulana kadar sana zaman veriyorum. Kalbin ve aklın beni seçtiğinde yanından olacağım. Hep. Umarım yolun bana çıkar Meltem... Hep."
Öyle olacaktı, bunu biliyordum. Ona tüm kalbimle inanıyordum. Şu an arasam, gel desem anında burada olurdu. Bunu nasıl yapardı bilmiyorum ama yapardı. Çünkü o hiç gitmedi senden... Nasıl gitmedi? Gitmişti, O gün o sözleri söyledikten sonra bir daha konuşmamıştı, bende zaten ağzımı açıp tek kelime edememiş, susmuş kalmıştım. Beni eve bırakana kadar gözleri bir kez olsun bana değmezken, arabadan ineceğim sıra büyük elleri bileğime nazikçe sarılmış bir halde mavi gözlerime bakarak "Hep." Demişti, yumuşak bakarken. Kahveleri saran hafif yeşil dallar beni yaşatmak için son panzehrimi vermişti. Ona tutunmamı sağlamıştı, her şeye rağmen. Dediği doğruydu, bana kırgın veya sinirli değildi. O, tamamen Sinan'ın yaptığı edepsizliğe sinirliydi. Kendi de demişti, sevsin, hatta söylesin ama evlenecek olan bir kadına değil. Haklıydı. Onun bakış açısından değil, gerçek bir ahlak kuralları çerçevesinden baktığımda haklıydı. O bana empati yapmamı istemeyecek kadar kötü hissettirdiği söylemişti. Sadece anlamamı istemişti.
Dudaklarımdan firar eden sinir bozucu kıkırtılarla elimi yere koyarak kalkmaya çalıştım. Neden herkes onları anlamamı istiyordu, anlamış değildim. Kıkırtılarım kahkahalara döndüğünde yerden kalkmış mutfağa doğru gitmiştim. Anlamak... Beni anlayan var mıydı?
Vardı; Selim Efe.
Beni anlayan, bana gerçek bir merhametle yaklaşan, zayıflıklarımla vurmak yerine ne kadar güçlü olduğumu hissettiren... Çünkü hissettirmekten daha önemliydi ve Selim Efe bu ikisini de yapıyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Tarumar
Ficção Geral•TAMAMLANDI• Meltem aşık olduğu adamdan bilerek hamile kalıp, evlenir. Ailesi onu bir kalemde silerken o sevdiği adama kavuşmasının mutluluğu yaşıyordur ama her şey göründüğü kadar tozpembe değildir. Meltem evlendikleri ilk akşamdan itibaren hiçbir...