İyi okumalar 💜
Akın çuval yarışında sırf yağmur ile baş başa gidiyolar diye bilerek ona yenilmişti, gerçekten bizi kimse şu çocuk kadar sevmicek kızlar bu konuda bir anlaşalım. Çuval yarışını yeşim gil kazanmıştı sıra bilek dövüşündeydi. Giray'ı karşıma olarak ellerimi omzuna koydum, merakla beni izliyordu aslında daha çok gene ne saçmalicaksın acaba bakışı atıyordu ama olsun.
"bak giray bu yarışı kazanman lazım" sağ elimle giray'ın kolundan ki kaslara bir kaç kere hafif vurarak" sen bunları boşuna yapmadın, ver şu kasların hakkını..." motivasyon konuşmam dikkatimi kol kaslarına vermem yüzünden bir tık dağılmış olabilir" Bu arada kaslar da maşallah"
Son dediğim hoşuna gitmiş olucak ki yüzünde bir gülümseme oluşmuştu" beğendiysen" gözüyle aşşağıyı göstererek " eve gidince sana başka şeylerde gösterebilirim" gözlerimi kocaman açıp hızlıca giray'dan uzaklaşarak tek elimle ağzımıza kapattım.
"terbiyesiz!" bu tepkimle daha da keyiflenip " ne anladın acaba?" gözlerimi sıkıca yumup başımı yan tarafa çevirdim. " ben bu konu hakkında konuşmak istemiyorum" gülüşü kahkaha ya dönüşmüştü. Kafamı geri ona çevirdim. " bu kadar fesat olduğunu bilmiyordum" ona yüzümü ekşitmiş bir şekilde bakıyordum.
Sonunda kahkahası sakinleyince " karın kaslarımdan bahsediyordum . " beni gözüyle başta aşşağı süzüp " Artık aklın neredeyse..."
Yerin dibine nasıl girebilirim ?
Gözlerimi kaçırıp yalandan öksürerek "ben de onu kast ettim!" eliyle yav he he der gibi yaparak yanımda ayrılıp beni bu utancımla baş başa bırakma kararı aldı.
.
.
"giray! Giray! Giray!" ben ve akın bilek güreşinde en sona kalmış giray için tezarat yapıyorduk. Karşısına çıkan herkesi yenmişti, en son yeşim'in nişanlısı Kaan kalmıştı. Aşırı heyecanlı bir yarış oluyordu, ikisinin de zorlandığı yüzlerinden belli oluyordu zaten, biz ona güç vermek için akın'la bağırıp duruyorduk ne kadar işe yarıyordu bilmiyorum.
"hadi giray!" yüzünü ekşitip tüm gücüyle kaan'ın bileğine yüklendiğinde kaan'ın bileği masaya dediği an ikisi de ellerini çekerek derin nefesler almaya başladı.
Akın'la el ele tutuşup zıplayarak etrafımızda dönmeye başladık. Akın benim ellerimi bırakıp kaanla el sıkışan abisine koşarak bacaklarına sımsıkı sarıldı, gülümseyerek yanlarına ilerlerken yenildikleri için üzülen Yeşim'in yanından geçerken, omzuma çarptığı için dengemi kaybettim. Giray allahtan bana yakındı da hızlıca neredeyse düşücek olan beni kolumdan tutarak düşmemi engelledi.
Yeşim sanki başkası bana omuz atmış gibi şaşırarak " ayyy iyimisin canım?"
Kaşlarımı çatarak " dikkat etsene" ağzından beni küçümser gibi bir "hıh" sesi çıktı sonra " tatlım daha düz yolda yürüyemiyorsun acaba yarışmada ne yapıcaksın." benim cevap vermeme izin vermeden giray lafa karıştı" özür dilemek bu kadar zor olmamalı?"Yeşim sanırım giray'dan böyle bir tepki beklemiyordu, Ben de beklemiyordum aslında.
" Gi... " eliyle durmasını söylerek tek elimi tutup" iyi misin? " diyip yanağımı okşadı. O an ne diyiceğimi bilemediğimden kafamı sallamakla yetindim sadece. Cevabımla birlikte gülümseyip" güzel hadi biraz dinlenelim"
Kafamı yine tamam anlamında sallayarak hipnoz olmuş gibi onun peşinden gittim, akın gülerek diğer boşta ki elimi tuttu " birazdan sizin yarışınız olucak ona gününü göster tamam mı?" yumruğunu uzattığında bende elimi yumruk yaparak tokuşturduk.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KÜÇÜK MUCİZEM
RomantikBir günde herşeyini kaybetmiş bir kadın diğer tarafta sadece kardeşine bakmaya çalışan bir adam ve onların yollarını birleştiren küçük bir mucize. Zamanla ikisinin arasında oluşan bağ onları da birbirine bağliyacak ayrılmalarına izin vermicekti.