KÜÇÜK MUCİZEM

2. BÖLÜM

Gülümsedi "ben hevini çok sevdim oluy diyorum" dediğinde Giray gülümsedi ilk kez ben şok göz kırpttım akına oda bana iki gözünü kapatıp kendince göz kırptı bu hareketine güldüm sanırım akın bana gerçekten iyi gelicek benim küçük mucizem oldu yani bu bir hafta o kadar kötüyüm ki ve şimdi ki halim iş buldum ve artık ağlamıyorum bu Bi gelişme bu kadar çabuk toparlicağımı sanmıyordum aslında. Sözleşmeyide imzaladım işim var.

Evime eşyalarımı toplamam için şöförle göndermişti Giray bey. Eve gelince sarı bavulumu alıp içine kıyafetlerimi tokalarımı yani. İhtiyacım olan herşeyimi ve annemin en sevdiği hırkasını birde ikimizin resmini aldım kapıyı kitleyi aşağı indim konağa geldiğimde odam ikinci katta akının odasının hemen yanıydı üçüncü kata çıkmam yasakdı orası Giray beyin katıymış hizmetçi yani hülya abla dedi orda çalışma odası yatak odası ve spor odası varmış kütüphanede yukardaymış keşke ikinci katta olsaydı mutfakta hülya ablayla konuşurken "keşke kütüphane orda olmasaydı ya" "niye ki" "kitap okumayı çok seviyorum ve yanımda kitap getiremedim akın okuldayken napcam ben" "dediğimde güldü" aman gider evden getirirsin kitap numana söyleriz gidersiniz "gülümsedim" öyle yapıcam artık " birden içeri Giray bey girdi" kütüphaneye girebilirsin "aklım çıktı be manyak arkamı döndüm ona baktım ovvvvvv kalpten gidicem galiba yeni spordan çıkmıştı sanırım üstünde sıfır kollu tşört altında siyah şortu boynunda Bi havlu bana kapı eşiğine dayanmış bakıyordu" gerçekten mi "" hıhım "" teşekkür ederim Giray bey "diyip gülümsedim oda hafiften böyle bir gülümsedi ama hülya abla öyle tip tip bakıyordu ki geri ciddileşti" hülya abla bana meyvesuyumu getiririrmisin "" tabi oğlum "Giray bey mutfaktan çıkınca hülya abla bana tek kaşını kaldırıp baktı" ne "" ilk kez benden başka bir kadın o kata çıkıcak "" niye bu kadar önemli ki orası "" orası girayın özeli kırmızı çizgisi ondan öyle herkesi özeline sokmaz "" yani ii "" ayh ne kadar safsın seni niye özeline soksun kızım "" niyee? "" anlarız zamanla diyip portakal sıkmaya başladı "ben akına bakmaya gidiyorum" diyip yukarı çıktım akının odasına girdiğimde yerde uyuyakalmış arabası elinde kıyamam ben sana ya akın kahverengi saçlı böyle hafiften esmer tenli böyle koca koca gözleri ve UP uzun kirpikleri olan Bi çocuktu zayıftı yorganını açıp akını kucağıma alıp yatağına yatırdım üstünü örtüğüm sırada "ımmm anne" dediğinde öyle donup kaldım anne dedi rüyasında annesini mi görüyordu gözlerim dolmaya ve burnumun ucu sızlamayan başlamıştı üstünü örttüp yanına oturdum saçını okşadım gözümden bir damla yaş akmıştı onun için çok zordu ben en azından büyüktüm annemi görmüş onu çok iyi hatırlıyor ve anılarım vardı ama o resimlerden gördüğü kadarısıyla hatırlıyordu yüzünü kokusunu böyle bişey yaşamak için çok küçüktü saçına küçük bir öpücük kondurup gece lambasını yakıp ışığı söndürdüm kapısını yarım kapatarak odasından çıktım o sırada Giray bey aşağı iniyordu "uyudu mu" "evet uyudu" odaya girdi saçından öptü ona bakıp gülümsedi benim yaptığım gibi kapıyı yarım kapatarak odadan çıktı bana bakmadan "iyi geceler" "diyip merdivenlerden aşağı indi" sessiz bir şekilde "sizede iyi geceler" diyip odama girdim odamın duvarları beyazdı tavandan aşağı yere kadar uzanan bir tül vardı yatağın başında böyle çiçekli mavi ve pembe yatağın yorganına da genellikle pembe ve mavi vardı yatağın yanında bir komidin üstünde lamba vardı camın hemen kenarında orta boylara 3 kapaklı beyaz bir dolap vardı dolabın yanında makyaj aynası vardı gene beyaz camın önünde tek kişilik bir koltuk vardı siyah bir koltuk bavulumu alıp yatağın üstüne koydum bavulumdakileri boşaltıp yerlerine koydum makyaj malzemelerini makyaj masasına kıyafetleri dolaba ve annemle olan resmimizi komidinin üstüne koydum annemin hırkasınıda yatağın üstüne koydum pijamalarımı giyip yatağa girdim annemin hırlasına sarılıp uyudum o güzel huzur veren kokusunu içime çeke çeke.
Sabah alarmla uyandım hemen kalkıp üstümü giyindim mavi diz hizasında Bi elbisem vardı onu giyindim saçlarımı dağınık topuz yapıp beyaz sporları ı giyinip akının odasına gittim hala uyuyordu yanına oturdum "akınnn akınn" "hımmm" "hadi uyan bakalım" "biyaz daha" "olmaz ama akın hadi bak geç kalırsın yoksa" "öfff tamam ya kayktım" diyip kalktı bana bakıp sarıldı bende ona sarıldım "hadi git elini yüzünü yıka bende kıyafetlerini çıkatırıim" "tamam" diyip koşarak banyoya gitti dolabından kıyafetlerini çıkartıp aşağı indim sofra çoktan hazırdı" günaydın tatlım "diyen hülya ablaya gülümsedim" günaydın abla "Akın koşarak aşağı gelip bana sarıldı" bu ne hız ya "" sen beni ne sandın "" aferin sana hadi otur bakalım "diyip masaya oturttum Giray bey aşağı indi masaya oturup gazetesini aldı eline bende akının yanına oturup kahvaltı etmeye başladık tabi biz akınla 2 dk susmadık sürekli gülüşüp durduk "biraz sessiz olun" diye bağırdı Giray uyuzu ikimizde yerimizden sıçradı akın başını öne eğip "özüy dileyim abi" Giray hiç oralı olmadı ama akşam ki o adam gitmiş yerine başkası gelmişti sanki akının saçını okşayıp "hadi sütünü de iç sonra doğru okula" "tamam" diyip bir kerede sütünün içti "ohhh aferin sana" sofradan kalkıp "ben gidiyorum" "dur bakalım" diyip sofradan kalkıp dizlerimin üstüne çöktüm "öpücük vermeden nereye" yanağımı öpüp koşarak numanın yanına gitti ayağa kalkıp masaya geri oturdum çayımı içtim "şey bişey diyebilirmiyim" dedim çekinerek bana baktı buz gibi suratıyla "akına bu kadar sert davranmasanız daha iyi olucak çünkü onun en çok sizin ilginize ihtiyacı var siz ona destek olucağınıza köstek oluyorsunuz" dediğimde tek kaşını kaldırdı sakince kahvesinden bir yudum aldı bana baktı "sen çok biliyorsun zaten dimi" dediğinde "sizden daha iyi biliyorum çocuk psikolojisi okudum ben çocukların bu yaşta özellikle ailelerinin ilgisine ihtiyaçları olur" hülya ablaya döndü "görüyorsun dimi abla benden daha iyi biliyor" bana döndü "ben sana bu yüzden para veriyorum onunla ilgilen diye zaten yoksa seninle ne işim olur benim senin işin onunla ilgilenmen benimle ve davranışlarımla değil" diyip sofradan kalktı malla bakya ben akın için diyorum bu gelmiş ne diyor sinirle sofradan kalkıp odama çıktım hızlıca yatağıma oturup göz yaşlarımı engellemeye çalıştım ama beni dinlemiyorlar herzaman ki gibi

Giray dan
Şuna bakya kendini ne sanıyor bu ya gelmiş bana çok bilmişlik taslıyor yok akına böyle davranmicakmışım yok ilgi göstercekmişim sana niye para veriyorum ben ya ilgi gösterebilsem zaten sana gerek kalmaz odamda bir sağa bir sola giderken hülya abla geldi "oğlum kıza çok sert çıkışmadın mı kötü Bi niyeti yoktu kızcağızın akın için dedi" "hülya abla ben zaten akına ilgi gösterebilsem ilgilensen ona gerek kalmaz ki hayır yani kendince bana emir veriyor böyle yap şöyle yap diyor benim kardeşim ona noluyor ya" "tamam oğlum sakin ol bak Kız daha yeni annesini kaybetmiş fazla üstüne gitme kızcağızın" dediğinde olduğum yerde durdum doğru ya daha geçen gün mezarda ağlıyordu annesinin mezarında "tamam hülya abla hadi çıktım ben" diyip aşağı indim ikinci katta geldiğimde odasının önüne gittim tam içeri girecektim ki ağlama sesi geliyordu ahhh hadi ama ciddi olamazsın ağlıyor olamaz bu hiç iyi olmadı. boğazıma Bi yumru oldu yutkunamadım bian sinirle aşağı inip arabama bindim basıp gaza şirkete gittim şirkete geldiğimde can çoktan gelmişti toplantı vardı bugün nasıl unuttum ben ya can beni görünce gülümsedi "oooo Giray bey erkencisin" "can sabah sabah uğraşamam" "sabahları kimseyle uğraşamıyorsun insanlarda senle merak etme" dediğinde göz devirme den edemedim toplantı odasına girdiğimizde hemen toplantıya başladık 1 saat süren aralıksız toplantıdan sonra baya daralmıştım "arkadaşlar bu kadar yeter öğleden sonra devam edelim diyip salondan çıktım odama girip balkona çıktım temiz hava gerçekten iyi gelmişti zihnim açıldı be can geldi balkondaki sandalyelerin birine oturdu" hayırdır neyin var "dediğimde bana baktı" abi sorma ya benimkiyle yüzükleri attık "dediğinde ona döndüm" niye "