İKİ YÜREK (TÖRE )

9.Bölüm (Kına)

Yiğit telefonunda gördüğü cevapsız aramalar ve atıkları mesajlarda nişanın bu akşam olucağini unutmuştu gerçi hiç gidesi de yoktu.
İşine gelmişti tüm gününü Zehrayla geçirmişti.

Yiğit arabasıyla konağın önüne gelince arabasını anahtarını kapıda ki çalışana verip konağa girdi. Herkesin bu saate kadar uyuduğunu düşünürek
yavaş adımlarla merdivenleri çıkarken annesinin sesini duymasıyla bu saatte kadar uyanık kalmasina şaşırmıştı. Zelal hanım uyumamıştı, oğlunun nişana gelmiycek kadar çok mu seviyordu o kızı.

-Ana bu saate kadar neden uyumamışsin bişey mi oldu ?

Zelal hanım oğlunun yanına gelmesiyle elini yüzüne koydu ardından gözlerinden akan yaşları silmeden.Eli yavaşça oğlunun kalbinin üzerine koyup

- Oğul başkasını yar diye sevip yanındakiyle bir ömür geçirmek nedir bilirim.Belki oda istemezdi seninle evlenmeyi onunda gönlü başkasını yar diye biliyordur belki .
Onunda canı çok yanıyordu yüzük takılırken gözünden düşen yaşları,yüzüne taktiği acı tebessüm yüreğime bir kor gibi düştü.Oda isterdi herkes gibi nişanlanacağı kişinin yanında olmasını terli duvaklı, mutlu bir gelin olmasını oda mecbur kaldı oğul sen nasıl istemiyorsan oda seni istemiyor.

Zelal hanım gözyaşlarını silip ayaklanip elini oğlunun omzuna koyup

-Mecbursun sevmesen de saygı duymak zorundasin karın olucak koruyup , kolayacaksin
yarında olucak düğün alışverişine gelemzsen sana yeminim olsun ki bir daha bağırma basıp oğlum demem. Yiğitin konuşmasına bile izin vermeyip odasına çıktı.

Yiğit giden annesinin gitmesiyle sırtını koltuğa yaslayıp gökyüzüne baktı.
Neden kimse onu anlamıyordu gönlünde başkası varken nasıl o kızı benimseyip sevecekti.Nasil karım diye sevip koynuna alacaktı.

~~~

-Abla hadi uyansana yaa geç oldu bugün düğün alışverişine gidilicek , akşam kınan var , koaför gelicek ve sen hala uyuyorsun.Nasıl yetiştireceksin.

Bejna uykulu halde sol gözünü yarı açıp çatık kaşlariyla Dilana bakıp

-Sabah sabah güzel haberlerinle yüreğimi mest ettin sağol Dilancim.
Diyip yataktan çıkıp dolaptan elbiselerini çıkarıp banyoya girip kapıyı sertçe kapattı.
Dilan ise şaşkın gözlerle kapıyı çarpan Bejna'nin arkasından başını iki yana sallayıp banyo kapısının yanına gelip

-Ben aşağı iniyorum abla sende hazırlan hemen in geç kalıcaz yoksa.

Bejna hem dün gece gelemeyen Yiğitten dolayı hem kızgın hemde kırgındı.Oda istememişti bu evliliği bu hayatı.

Bejna duştan çıkıp dolaptan çıkardığı siyah dizlerinin üstüne biten yakalı bir elbise giydi.
Konaktaki son günleriydi evet belki hiç mutlu değildi ama burası doğup büyüdüğü, çocukluğunun geçtiği evdi.
Kardeşleriyle anıları vardı her ne kadar onlara kırgında olsa hepsini de çok seviyordu.

Aynadan son kez kendine bakıp aşağı indi.

~~~

-Yaw ana tamam küçük bir işim var halledip gelicem.

-Bana bak Yiğit bu sefer hiçbir bahane kabul etmem dün dediklerimi de unutmayasın valla hakkımı helal etmem.

Yiğit sinirli bir nefes verip gözlerini annesine dikip

-Ana darlama beni gelicem dediysem gelicem .

Zelal hanım oğuluna sert bir bakış attıp.

- İnşallah inşallah.