Baran abinin dediklerini duymamak için ellerimle kulağımı kapattıp artık devamını dinlenmek bile istemiyordum.
Zelal hanımın acı çığlıkları kulağımı delip geçiyordu.
Benim yüzümden oğluna hasret kalacaktı 3 yıl boyunca oysa ben cezamı çekmeye hazırdım ama Yiğit izin vermemişt.
Teyzemin kolumdan tutup kaldırmasıyla kendimi ona bıraktım ne konuşacak mecalim vardı nede ayakta duracak gücüm.
Zelal hanımla göz göze gelince başımı öne eğip olanların benim yüzümden olduğu için beni suçlamasını beklerken hiçbir şey dememişti.
Odaya girdiğimde çekmecede duran Yiğitle düğün günü çektiğimiz fotoğrafa kayınca istemeden dolan gözlerimle bir yaş düşmüştü gözümden.
Teyzemin kolumu bırakmasıyla kendimi hemen banyoya attım.
Üzerimdekileri çıkarmadan kendimi soğuk suyun altına bırakıp göz yaşlarımı serbest bıraktım. O kadar canım yanıyordu ki suyun soğukluğu bile bedenimi üşütmüyordu.
Oysa Yiğit benim için bu fedakarlığı yapmazsaydı boşanıp gidicektim burlardan.Ama şuan benim yüzümden o durumdayken elim , kolum bağlanmıştı. Onu öylece bırakıp gidememem bir yere.
20 dakika suyun altınadan kalıp üzerimdeki ıslak elbiseleri çıkarırken elim karnımda ki dikiş izlerinin üzerine gitti.
O gün yaşananlar gözümün önünde canlanırken bağırışlarım, yalvarmalarım kulağımda yankı yapınca o an anladım ki her bu yaraya baktığımda bana o günü hatırlatacaktı.Oysa ne demişti Evin "hiç değilse affetmeyi dene " bedenimde açılan yaranın sorumlusu bile kendisiyken nasıl affedecektim ben onu.
Yanıma elbise alamadığımdan bornozumu üzerime geçirip banyodan çıktığımda teyzemi görmemyince dolaptan çıkardığım sade çiçekli bir elbise üzerime geçirip kendimi yatağa attıp.
Aşağı inmek istesem de yüzlerine bakacak cesaretim yoktu.~~~
Sorgumun bitmesiyle avukatımın 2 gün sonra nöbetçi mahkemeye sevk edileceğimi adam yaralama suçundan 3 yıl hapis cezası verilme ihtimali ile şikayettini geri çekme durumunda serbest kalıcağımı söylemişti.
Ama Hasan ağanın şikayetini geri çekmiyecğini bildiğimden bir daha Bejna'yi görmemek kalbime acı veriyordu.
Açtığım yaraları sarıcağıma söz vermiştim ama yine kader oynanmıştı oyununu.
O hiç unutamadığım kokusunu , daha bakmaya bile doyamadığım o yeşil gözlerden 3 yıl nasıl ayrı kalacaktım.Nezaret kapısının açılmasıyla içeriye giren polis masa başında nöbet bekleyen polisin kulağına bişeyler diyip birlikte çıktıklarında içeriye giren kişiyi görünce neden çıktıklarını şimdi anlamıştım.
- Seni bu parmaklıklar arkasında görmek de nasip oldu Yiğit Berwan.
Sakin kalmaya çalışarak yerimden kalkıp Diyara doğru ilerledim.
-Bakıyorum da hasretime dayanamamışsın buraya kadar geldiğine göre.
Söylediklerime alayla bir kahkaha atıp
-Hasretinden demiyelim de Bejna için yaptığın fedakarlığın karışılığında bir teşekkür için ve bir ricada bulunmak için gelmiştim.
Bejnanın ismini ağzından duyunca sinirlendirime hakim olmayıp bağırmıştım
-Karımın adını ağzına bir daha alırsan o dilini keserim şerefsiz.
-Sen böyle sinrilenirsen biz seninle nasıl uzlaşıcaz.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İKİ YÜREK (TÖRE )
RomanceKüçük yaştayken annesini kaybeden Bejna baba sevgisinden mahrum kalarak büyüp zalim bir ağayla berdel zoruyla evlenmek zorunda kaldı...