1.6K 264 328
                                    

Merhabalar 💜

2. bölüm okunmadığı için kalbim kırık ama geldim yine...

Neden okumayıp bölüm biriktirdiğinizi anlıyorum ama benim için çok zor oluyor böyle motivasyonsuz devam etmek. Pes etmem umarım 🥲

Biricik Olillon'umu okuyup güzel yorumlarıyla destek olanlara çok teşekkür ederim. Hepinizi etiketleyebilirim, o derece aklımda ve özelsiniz.

Keyifli okumalar 💜

🛸🌲✨


Hafızasında ömür boyu yer edecek olan o gün aynı yolu ikinci kez aşarken az evvel başına gelenlerin etkisi vücudunu hala terk etmemiş, bacaklarının hafif hafif titremesine sebep oluyordu

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.




Hafızasında ömür boyu yer edecek olan o gün aynı yolu ikinci kez aşarken az evvel başına gelenlerin etkisi vücudunu hala terk etmemiş, bacaklarının hafif hafif titremesine sebep oluyordu. Benzinliğe ulaşana dek çoktan kaçırmış olduğu uçağın havadaki yolculuğunu hayal etmiş ve bir B planına ihtiyacı olduğunu kabullenerek düşüncelere dalmıştı.

Birinci seçenek uzaylı dostunu reçinenin ölümcül bir silah olduğuna ikna edip, bulabildiği miktarla üzerine saldırmaktı fakat böyle bir durumda bakışlarını her daim ensesinde hissettiği mor ışığın neler yapabileceğini kestiremiyordu. Nihayetinde asfalt yolu yıldırım şiddetiyle ikiye ayırışı hiç de dostane değildi doğrusu.

İkinci bir seçenek ise tüm bu kaçış macerasını unutturacak kadar inandırıcı bir oyunculukla uzaylının güvenini kazanıp hakkında çok daha fazlasını öğrenmek ve bulduğu ilk fırsatta onu hassas noktasından vurmaktı, ki bu kulağa oldukça mantıklı geliyordu. Ne de olsa her canlının güçsüz bir yanı vardı. Yalnızca biraz çabalayıp Olillon'unkini bulması gerekiyordu.

Benzinliğe ulaşmasına yalnızca 100 metre kadar kalmışken asfaltın kaldırıma en yakın kısmına oturmuş mor saçlı adamı görünce frene asıldı ve direksiyonu sağa kırarak, kaldırıma yanaşmaya çalıştı. Çoktan bakımı yaklaşmış olan Elantranın gün içinde yaptığı ani frenleri düşününce, balataların şaşırtıcı derecede iyi çalıştığı söylenebilirdi.

Bu dünyaya ait olmayan fakat her nasılsa içerisindeki en güzel varlık olmayı başarabilen adam yerinde ayaklanıp yanındaki köpekle birlikte arabaya yanaştı ve Jimin'in araladığı pencereye doğru eğilerek dirseğini kapıya dayadı. Yüzündeki ifade rahatsız edici derecede belirsizdi ve sıcak havanın etkisiyle terlemişti.

Jimin, çekingen gözleri çenesinden süzülen ter damlasını mor tişörtün gizlediği yere dek takip ettikten sonra seslice yutkundu ve durumun garipliğini ortadan kaldırmak adına hiçbir şey yokmuş gibi, "Selam," dedi.

Sesi olduğundan daha ince çıkarak cesaretini kırsa da bozuntuya vermedi ve gözleriyle arabanın yanında dikilen köpeği işaret ederek, "Arkadaşın kim?" diye sordu.

Olillon'un delici bakışları bir süre daha ifadesiz bir şekilde kendisini izledikten sonra, "Onu anlıyorum," dedi, çok doğal bir şeyi söylermiş gibi. "Fakat fazla fikri olmadığından bir işe yaramıyor."

olillon || kookminHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin