1.4K 221 430
                                    

Merhabalar güzellerim~

Geç kalabilirim diye uyarmıştım sizi ama erken geldim 🤭 hem de nispeten uzun bir bölümle. Sonlara doğru çok eğleneceğiz, lütfen bol bol yorum yapın 🌝

Keyifli okumalar 💜

🛸🌲✨

Çatı katına uzanan merdivenleri düşmüş omuzlarla aştıktan sonra alt katın neden böylesine ıssız olduğunu anladı

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.






Çatı katına uzanan merdivenleri düşmüş omuzlarla aştıktan sonra alt katın neden böylesine ıssız olduğunu anladı. Ev halkı her zamanki gibi sohbet etmek için terası seçmiş, ortak alanın ışığını açık bırakarak terasa yansıyan loş ışığı yeterli bulmuştu. Jimin sırt çantasını merdivenlerin bitimine gelişigüzel bırakıp Taehyung'un kendisini fark ettiğini görünce duraksadı ve olduğu yerde kalıp, genişçe gülümsemesini seyretti.

Arkadaşı diğerlerinin de dikkatini dağıtarak, "Hoşgeldin, iki gözümün çiçeği," dediğinde sıcacık sesi biraz olsun gevşemesini sağlamıştı. "Çok neşeli görünüyorsun."

Terasın açık vaziyetteki kapısına ulaşıp eşikte öylece dikildiğinde Taehyung'un kendisi için kullandığı sıfatın alaydan ibaret olduğu konusunda hemfikir oldular. Jimin neşeli görünmek şöyle dursun, canlı gibi bile görünmüyordu aslında.

Asık suratıyla oldukça uyumlu dümdüz bir sesle, "Uyuyacağım," dedi. "Yorgunum."

Gerçekten de öyleydi. Hiç şüphesiz, hayatının en çalkantılı günlerini geçiriyordu ve psikolojik olarak çökmesine ramak kalmıştı. Salıncağa tek başına kurulmuş olan Jin'e kısaca göz attıktan sonra hemen karşısındaki uzaylıya bakmamaya özen göstererek arkasını döndü. Onunla tek kelime bile konuşmadan doğruca uyumak ve mümkünse tüm bunların bir rüyadan ibaret olduğu alternatif bir evrene uyanmak istiyordu.

Fakat Jin, gecenin bombasını henüz arkasını dönmüş olan arkadaşının da duyabileceği bir sesle, "Joon yine depoda basmış kendisini," diye patlatıvermişti.

Taehyung'un sürpriz olmayan kahkahası çatı katında çınladığında Jimin olduğu yerde kalarak derin bir nefes verdi ve bu konudaki ilk yorumunu duymak adına yeniden onunla yüz yüze geldi.

"Bir daha olursa ispiyonlayacağını söylememiş miydi?"

Pekala, bu doğruydu. Namjoon bu olay son yaşandığında oldukça kesin bir şekilde uyarısını yapmış ve sağlam bir göz dağı vermişti.

Seokjin kahvesine eşlik eden sodayı oldukça iştah açıcı bir şekilde içtikten sonra, "Ben vazgeçirdim," diye böbürlendi. Fakat bu doğru değildi; sevgilisi ve Jimin'in arasında onun bile bilmediği pek çok minik sır vardı. Haliyle birinin sırrı ifşa olursa, diğerinin de başı yanacağından adı konulmamış bir anlaşma içindelerdi.

Jimin bunu olduğu gibi söylemek yerine, "Blöf yapıyordu," dedi, bıkkın bir şekilde. "Kıyamaz bana."

Bu da yalan sayılmazdı; Namjoon onu mütemadiyen kızdırmasına rağmen Jimin'e derin bir şefkat besliyor, karşılığında bolca saygı gördüğünü bilerek arkasını kolluyordu.

olillon || kookminHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin