Mr. V's Bunny

4.4

Hi...✨🍞

Bölümü kısa tuttum. Bir sonraki bölüm uzun olacak çünkü🙃 Bu bölüme kadar benimle gelenlere şimdiden teşekkür ederim. Sonuna kadar okuduğunuza pişman olmayacaksınız çünkü mükemmel beynim mükemmel bir son ile bitirecek bu kitabı:)

Hepinize iyi okumalar<3

---- -----

Jungkook 5 ve 4. vagon arasındaki tuvalete girip kapıyı kilitler kilitlemez telefonundan gelen bildirim sesi ile yerinden zıpladı. Elini cebine götürüp onu çıkarmadan önce gözlerini kapatarak derince iç çekti.

'Aptal gibi korkmayı bırak!' diye düşündü. Sinirleri bozulmaya başlıyordu.

Telefonu çıkardığında gelen mesaj kendini şaşırmadı. Zaten elindeki tuşlu telefona benzeyen uzun ekranlı cihazdan kendisine mesaj atabilecek iki kişi vardı. Ya Taehyung ya da bilinmeyen numara.

Bilinmeyen numara:

-Bıçağı almışsın. Ne yapacaksın son durağa kadar tuvalette mı saklanacaksın haha?

Dişlerini birbirine sürterken kapalı klozetin üzerine oturdu ve geriye yaslanıp bir şeyler düşünmeye çalıştı. Haklıydı. Ne zamana kadar burada saklanabilirdi? Yuna'yı tek bırakamazdı. Sunghoon'a güvenmiyordu. Biraz önce Taehyung'un bavulundan çaldığı uzun ve keskin bıçağı cebinden çıkardığında elinde tutarak yansımasından kendisini izledi. Belki Taehyung oyuncağını aldığı için sinirlenebilirdi ama umurunda değildi. Katliama izin veremezdi.

Kafası gittikçe karışırken ikinci bildirimle başı umutsuza telefonuna döndü tekrardan.

Bilinmeyen numara:

-Ne o? Görüldü atmaya devam edeceksin sanırım.

Bıçağı tutan parmakları sıkılaşırken soğuk tuvalet kabininde nefes almaya çalıştı. Sanki aldığı her nefes boğazında tıkanıyor ve yutkunmasını zorlaştırıyordu. Daralmış hissediyordu. Trenin içinde sıkışıp kalmıştı sanki ve çok az seçeneği vardı. 

Bıçak elinden düştü. İki eliyle sakince başını tuttu.

-"Düşün..." diye mırıldandı kendi kendine. "Beynini kullan!"

Gözlerini kapatırken dişlemekten paramparça olan dudakları aralandı. Tekrar ciğerlerini yakan havayı içine çekmeye çalıştı.

Bıçak kendisindeyken Taehyung istediği gibi Triad'ı öldüremezdi. İntikamını almak için her yolu deneyeceğini biliyordu. İstemsizce aklına yemek vagonlarındaki chopstickler geldi. Öldürmek için fena bir yöntem değildi.

Bilinmeyen numara:

-Bana cevap yazarsan sana küçük bir ipucu vereceğim.

Jungkook telefonu gözlerinin önüne getirdiğinde nihayet parmaklarını üzerinde gezdirmeye çalıştı. Demek sevgili kullanıcı kendisinin cevap yazmamasına katlanamıyordu.

Siz:                                                                  -Lütfen.

Bilinmeyen numara:

-Ah, demek bana güvendin.

Siz:
-Sana güveniyorum.

'Asla' diye düşündü mavi duvarlara tutunurken. Bir yandan yan vagondan ses duymayı bekliyordu. Tae'nin gelip bavulunu açışı ve bulamayıncaki küfürleri gibi sesler. 'Ah, hayır. Küfür edemez. Orası sessiz vagon.'