Reha Toprak Vural.
insan öldürmek kolay ama kan ruhuna da sıçrar. insan öldürenin ruhu kanar.
Bir insanı öldürmek asla fiziksel bir şeyle sınırlı değildi. Ayrıca bu ölüm direkt öldürmüyordu. Siz yıllarca acı çekiyordunuz, o bıçak saplandığı yerde kalıyordu. Siz de yaşamaya devam ediyordunuz.
Okulun önünde kampa gitmek için bekleyen sürekli birbiriyle şakalaşan bazen bana bakıp tiksinen insanları izlerken düşündüğüm şey buydu.
Hayır, düşündüğüm şey bu değildi. Düşündüğüm şey kaybettiğim bir hayattı.
"Bir mangal yaparız varya ofhh!"
Yanımdan geçen iki çocuğun dediği şeyle elimdeki sigara bir an durdu.
Saat 12'ye gelirken koşarak eve varmaya çalışıyordum. Tek istediğim o adamın evde olmamasaydı. Babam evdeyse... Beni döverdi.
Hızlıca merdivenleri çıktım. Annem kapıyı açıp odaya doğru giderken arkasından bakakaldım. Tırnaklarımı avuçlarıma bastırıp salona girdim. Babam elindeki telefonu bıraktı. "Gel buraya. Nerdesin sen?"
"Baba ben," Karşısına oturdum. Ellerim titriyordu. Çünkü ondan korkuyordum. Çok korkuyordum.
"Biz mangala gitmiştik..."
Hayatım da ilk defa pikniğe gitmiştim. O kadar çok eğlenmiştim ki bunu düşünmeliydim. Bu kadarına haddim olmadığını düşünmemiştim
Ayağa kalkıp bana doğru yürürken kendimi geri çekip sırtımı koltuğa yasladım. Elini kaldırdığında elimi hemen kafamın üstüne koydum. "Vurma baba."
"Mangal senin neyine lan!? Bana söyledin mi lan sen!?"
"Ben... Anneme söylemiştim."
"O kim lan!?"
Kafama sertçe vurduğunda gözlerimi kapattım sıkıca. Bu da bitecekti. Acımayacak Reha, geçecek bu da.
"Bir daha geç kalmayacaksın duydun mu?"
"Duydum baba, tamam."
Kafama bir daha sertçe vurduğunda gözlerimi kapattım. Ayağıma sertçe basarken artık gözlerim dolmuştu.
Ben bitmiştim artık, ama o hâlâ hırsını alamamıştı. Annem diğer odadaydı. Ben yalnızdım, ben bir canavarın elinde ölürken hep yalnızdım.
"Ben geldim!"
Önümde zıplayarak duran Hayalle bir anda düşüncelerimden irkilerek ayrıldım. "Hoş geldin."
"İyi misin sen?"
"İyiyim, dalmışım."
Yüzüne bakarken kahverengi saçlarına taktığı mavi kurdeleye baktım. "Ne kadar tatlı olmuş, benim güzelim."
Yanağından makas alıp sigarayı söndürüp çöpe atmıştım. Onun yanında sigara içmek istemiyordum. Onun yanında ona zarar verecek en ufak şey bile yapmak istemiyordum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SAAT 11.24 yarı texting.
Teen Fiction*tamamlandı.* Tam intihar etmek üzere olan bir çocuğa mesaj atsaydınız ne olurdu? "O gece." "Efendim?" "O gece bana tam saat 11.24 de mesaj attın. Ölecektim, Hayal. Eğer bir dakika sonra yazsaydın, ölecektim." Yüzümde silik bir gülümseme oluştu. "...