25☆

805 67 47
                                        


Gece yarısını çoktan geçmişti.Taehyung dizlerimde uyurken, ben hala ellerimi saçlarında gezdiriyordum.İlk defa yüzünü bu kadar yakından görebiliyor ve inceleyebiliyordum.Ve bende çok farklı duygular uyandırmıştı.Taehyung'a karşı hissetmeye başladığım bu duygular bana aslında Jimin'i benim için bir hiçmiş gibi hissettiriyordu.Taehyung dizlerimin üzerine uzanmış, elleri bacaklarımı hafifçe sarmış ve uykusunda çıkardığı tatlı mırıltılar kalp atışlarımı sınıra indirmiş, kalbimin o kadar hızlı çalışmasına neden olmuştu ki kalbimin dinlenmeye vakti yoktu.

Parmaklarımı sütlü çikolata renkli yüzünde gezdirmemek için kendimi zor tutmuştum.Sağ gözünün üzerinde, alt kirpiklerinin arasında, burnunun ucunda ve dudağının sağ tarafındaki benler çok güzel görünüyordu.O anda istemsizce mırıldandım, "Neden ilk aşık olan ben olmak zorundaydım?" Diye.
Ayrıca beni her zaman inciten birine.

İşte o kadar alçalmıştım.
Bu benim karakterimdi. Pis, alçak biri.

"İlk aşık olanın kendisi olduğunu sanıyor, aptal.."

Duyduğum cümleler karşısında şokla gözlerimi açmış ve kalbim bedenimi delmek üzereyken nefesimi tutmuştum.Uyumadı mı? Yoksa uykulu muydu? Duymasına imkan yoktu, sesim çok kısıktı.Ve bunu uyurken duymak gibi bir şey tamamen inanılmazdı.Sarhoş olmasaydı belki de duydukları karşısında dünyayı yerle bir ederdi.

Gözlerini biraz açtığında ona baktığımı görmüş ve gülümsemişti. Gözlerim bana oyun mu oynuyordu yoksa gerçekten bu güzel manzaranın önünde miydim? Böyle bir şansım olamazdı ki bu bir rüya olmalıydı.En güzel rüya.

"Benim evimde kal.." diye mırıldandı uykulu bir sersemlik içinde.Kalmayı gerçekten çok isterim, hem Haru yüzünden hem de..Devamını düşünmek bile beni çok garip hissettirip kalbimi yerle bir ederken, onun yüzünü her gün aynı evde görmek beni öldürürdü.

"Hayır Taehyung. Kalamam."

Fısıldadığım sözler gözlerini sımsıkı kapatıp ellerini bacaklarımdan çekmesine neden olurken, sanki bir boşluğa düşmüş gibi hissettim. Gözlerini tekrar açıp bana baktı, kırgınlığını hemen anlamıştım.Yine yanlış anlamıştı ve bu beni çok incitmişti.Çünkü onun da incinmesine sebep olmuştum.

"Bana güvenmen için ne yapmalıyım ki güzelim?"

Kulaklarım bana oyun mu oynuyordu?Yoksa bu sözlere gerçekten şahit oldum mu?Kalbim yine acıyor, Tanrım!

"Bana güvenmen için her şeyi yapabilirim, sadece söyle."deyince parmaklarım benden habersiz saç tutamlarını çekti.Sanki bu hareketi hiç fark etmemiş gibi gözleri hala benimkilere sabitlenmiş ve herhangi bir yüz ifadesi yapmıyordu.

"Bu, cevap vermeyeceğin anlamına mı geliyor... Ya da bana karşı güven diye bir şey asla olmayacak."

Sözleri boğazımdan güçlükle yutkunmama neden oldu.Gözlerine bakmaktan kaçınırken yüzümü diğer tarafa çevirdim.Ama yine de, o ela gözlerin derin bakışlarının ağırlığını üzerimde hissedebiliyordum.Hayır, bu bakışlar beni rahatsız etmiyordu, aksine seviyordum.Aynı zamanda, bu bakışlar beni güvende hissettiriyordu.

"Taehyung, senin bir şey yapmana gerek yok." Dedim ve tam devam edecekken kapı çalmadan duvara çarparak açıldı.

İkimiz de kapıya bakarken Yoongi'nin gergin, kızarmış gözlerle Taehyung'a baktığını gördüm anında. Bir kavga çıkacağından korkarak başını dizlerime koyan Taehyung'u ayağa kalkması için itmiş, ben de yataktan kendim kalkmıştım.Taehyung zar zor ayakta dururken duvardan destek almış,o anda Yoongi tamamen gelip yanımızda durmuştu.

"Jungkook! Söyle bana, bu adam benim evimde ne arıyor?"

Yoongi'nin sert sesi tüm evi sararken bağırmasıyla irkildim o an.Taehyung, beni korumak için elini önümde tutarken Yoongi'nin önüne geçti.Hyung'un bana bir şey yapmayacağını elbette biliyordum, sadece sevdiği ve kin beslediği insanlarla çok agresif bir insana dönüşüyordu hep.Ama tabii ki sarhoş olan Taehyung'a ve sinirden başı dönen Yoongi'ye bir şey söylemek ya da açıklamak imkansızdı.

FOR HARU || TAEKOOK Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin