Derin bir nefes alarak Devrimle birlikte odaya girdim. Dönüp gözlerine baktım, o da anlamıştı ne yapmak istediğimi bir süre gözlerime baktı. Beni arzuladığını biliyordum ama aramızda az önce geçen duygusal konuşmanın etkisinden çıkamamıştı. Yatağa oturmasını sağladım, yavaşça bende tam erkekliğinin üstüne oturdum. Altımda hissettim şeyle anlık gözlerimi kapattım. Devrimin de gözleri artık şehvetle bakıyordu. Eğilip dudaklarına yaklaştım, uzun uzun öptüm. O da bana hiçbir şekilde karışmıyordu. Bütün kontrolü bana vermişti.
Dudağından yanaklarına doğru öpücüklerimi sıraladım. Kulağının altını öptüm, kulak memesini dişlerim arasına kıstırıp çektim. Devrim hırlayarak beni yatağa bıraktı.
"Emin misin son kez soruyorum, bu saatten sonra kendimi durduramam." Konuşmak yerine bacaklarımı beline sarıp onu kendime çektim. Kendimi çok azgın hissediyordum. Daha fazlasını istiyor, ellerinin vücudumu talan etmesi beni deli ediyordu. Yavaşça üstümdekileri çıkarttı, çamaşırlarımla kalmıştım karşısında. Ayağa kalkıp o da üstündekileri çıkarttı. Boxerınının üstünden kendini bana bastırdı, daha net hissettiğim şey ile inledim. Kafamı kaldırıp gözlerine baktım. Fısıltıyı andıran sesimle konuştum.
"Korkuyorum sevgilim." Gülümseyerek dudağımın kenarını öptü. Ellerini arkamdan geçirip sütyenimi çıkardı, anlık bir utanma yüzümü yaladı geçti. Eğildi her iki göğsüme sonra tekrar sol göğsüme öpücük kondurdu. İkisini de öptü bir süre dişlerinin arasına kıstırdı ve geri çekti. Hem acıyla hem de aldığım hazla inledim. Ardından boxerını indirdi, baktığımda uzunluğu kısalığı hakkında diyeceğim bir şey yoktu ilk defa bir erkek aleti görüyordum ama kalın olduğu kesindi.
"Hoşuna gitti herhalde." Kıkırdamasıyla göz devirdim.
"Aynen bayıldım, tam yemelik!" Dediğim şeyin sonradan farkına varmıştım, gerçekten aptaldım. Düşünmeden konuşma işini bırakmam gerekiyordu.
"O günlerde gelecek yavrum ama şimdilik sadece yavaş bir seks yapacağız. Çünkü bakiresin ve seni zorlayamam." Düşünceli haliyle gülümsedim. Elini kadınlığıma atıp bir süre okşadı, aldığım hazla dudaklarımı ısırıp inledim. Yavaş yavaş gözlerim kapanıyordu, bir titreme sardı vücudumu. Gözlerimi kapatıp derin derin nefesler aldım. Ilık ılık bir şeylerin aktığını hissederek utanmıştım.
Gözlerimi açarak kafamı çevirdim, "Orgazm olduğun için utanmayacaksın değil mi Hazan?" Gözlerim hâlâ başka yöndeydi, Devrime asla bakmıyordum. Çenemden tutarak benimle göz göze geldi.
"Yavrum böyle utanmaya devam edersen devam edemem." Kafamı sallayarak gözlerine baktım. Dudağımı öperek penisinin ucunu kadınlığıma dayadı. Gözlerime bakarak yavaşça kendini ittiriyordu, benim canımın yandığı kadar o da dişlerini sıkıyordu. Devam etmek istiyordu ama dar kadınlığım buna izin vermiyordu. Devrim gözlerini kapatıp derin bir nefes aldı, canımı acıtmak istemiyordu. Ben de onu daha fazla zor durumda bırakamazdım. Damarlı ve kalın penisini elime alıp hızlıca içime ittirdim. Hissettiğim acıyla alt dudağımı sertçe dişleyerek gözlerimi kapattım, derin bir nefes verdim. Gözlerimi açtığımda Devrim hayranlıkla bana bakıyordu.
"Bakma şöyle, daha fazla kendini sıkmana dayanamadım." Gülümseyerek hem benimle öpüştü, hemde git gel yapmaya başladı. Hissettiğim bir haz vardı ama acı biraz daha ağır basıyordu. Devrim'in penisi gerçekten kalındı, önceki orgazmım gibi tekrardan titreyerek derin nefesler eşliğinde boşalmıştım. Devrim bir süre daha git gel yaparak içime boşaldı, içimde hissettiğim sıvısıyla tuhaf ama güzel hissettmiştim.
Bir süre boynumda derin derin nefesler aldı verdi. Boynumu öperek dudağıma geldi, alt dudağımı da bir süre emip kafasını çekerek gür kirpikleri ve ela gözleriyle beni inceledi.
"Ben hiç bir zaman böyle olmadım, kalbim böyle çarpmadı. Bir kadına aşk dolu gözlerimle bakmadım, her hareketine göz bebeklerim titreşmedi. Güzel kalbi altında kendimi küçücük hissetmedim hiçbir zaman ve toprağı andıran gözlerin altında kendimi hep daha güçlü hissettim. Bir kadına güzel sözcükler söylemeyi, saçını okşamayı öğrendim. Merhametimi hissettim ve ben sevmeyi öğrendim." Yavaşça eğilip alnımdan öptü.
"Senin sayende öğrendim güzel kadınım." Yüzümde öyle aptalca bir ifade vardı ki; gülmek desen değil, ağlamak desen değil...
"Nâzım Hikmetin, Piraye'ye dediği gibi: 'Senin bana nasip olman, şahsi hayatımın en değer biçilmez talihidir.' Teşekkür ederim sevgilim..."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
DERMAN +18
Romance"Üzgünüm, rahatsız olacağını tahmin etmedim." Sert bir soluk vererek beni birden koltuğa yatırdı ve üstüme çıktı. Sertliğini tam olarak özel bölgemde hissedince istemsizce inledim. "Aynen böyle altıma almak istiyorum seni." Kulağıma yaklaştı, sesi...