"Ya ben çok sıkıldım, yeter lan!" Müge'nin hayvanların bile çıkarmadığı sesleri çıkartmasıyla göz devirip saçlarıma fön çekmeye devam ettim.
"Hazan ben de gelebilir miyim, ne olur!" Evde sıkıldığı belli oluyordu, bir haftadır da veli toplantılarıyla uğraştığı için hiçbir şey yapamamıştı.
"Tamam gel ama önce Devrimle bir konuşalım. Belki arkadaşını falan getirir, tanışırsın adam gibi ilişkin olur." Burun kıvırarak bana baktı.
"Ben çapkın hayatımla mutluyum ama biriyle tanışıp bir şeyler yaşamaktan zarar gelmez." Elimdeki fırçayı bacağına vurdum.
"Başlayacağım şimdi orospuluğuna, yeter adam akıllı ilişki yap!" Kahkaha atarak yanaklarımı sıktı. O odasına hazırlanmaya gittiğinde ben de Devrimi aradım.
"O dosyaları sisteme geçirin!" Sert sesiyle gözlerimi devirdim, üslubunu düzeltmeliydi kesinlikle.
"Kibar ol öküz."
"Öküzü görürsün yatakta." Öksürdüm, ayıp yahu!
"Terbiyesiz adam! Bu akşamki yemek planımızda bir değişiklik oldu hayatım." Sesimi tatlı tutmaya çalışarak konuştum.
"Nasıl bir değişiklik?"
"Böyle 60 kilolarda, orta boylu çekik gözlü bir şey eklendi."
"Müge!" Bıkkın sesiyle güldüm.
"Çok sıkılmış eşlik etsin bize."
"Tamam gelsin, benlik sıkıntı yok ama gece bendesin." Oflayarak onayladım, aklı fikri fan fin fonda.
"Ha bir de Özcanı da mı getirsen?" Kahkaha atmasıyla kaşlarımı çattım.
"Müge gibi dobra ve patavatsız bir kız va Özcan gibi bir İstanbul beyefendisi. Pekâlâ, yine de getireceğim." Ben onları bir günde aşık edeyim, bir haftada evlendireyim, bir ayda da çocuk doğurtayım gör sen!
"Adresi mesaj at biz geliriz." Görüşürüz faslından sonra kapatmıştık. Elbisemi de üstüme geçirerek aynada kendimi süzdüm. Tek omuz askısı olan siyah bir elbiseydi, tek askısında inciler sıralıydı. Vücudumu tamamen sarıyor etek kısmı çapraz bir şekilde geliyordu bir tarafı bileğimde bitiyor bir tarafı baldırımda ve bittiği yer gerçekten kısaydı. Devrim kıyafet konusunda umarım kıskanç değildir.
Müge de üstüne siyah düz mini askılı bir elbise giyerek çizme geçirmişti, ben de bilekten bağlamalı bir stiletto giyerek arabayı Devrim'in attığı konuma sürmeye başladım.
...
"5 sene sonra tekrardan!" Mügenin kıkırdayarak konuşmasıyla tabelaya tekrar göz gezdirdim.
Anason
"Biraz öyle oldu, neyse hadi girelim." Müge koluma girdi, birlikte içeri geçtik. İlk geldiğimizde bu kadar kalabalık ve deliren insanlar yoktu. Şu an her yer doluydu. Yanımıza bir adam geldi.
"Merhaba efendim, sizi Devrim Beyin yanına götüreceğim buyurun lütfen." Kafamı sallayarak Mügeyle birlikte peşinden gittim.
Devrim localardan birine oturup bir ayağını diğerinin üstüne koyarak erkeksi bir oturuş yapmıştı. Gülerek Özcana bir şeylerden bahsediyordu, Özcan da kahkaha atıp duruyordu.
"Neye gülüyorsunuz bu kadar?" Özcan ayağa kalkıp elini uzattı. Bende elini sıktım, elime küçük bir öpücük kondurdu. Devrim masadaki çakmağı Özcana fırlatmıştı, ah bu adamın kıskançlıkları! Özcan göz devirerek tekrar bana baktı.
"Çok şıksınız Hazan Hanım." Gülümseyerek karşılık verdim,
"Artık hanım, bey kısmını kaldırabiliriz bence." Özcan kafa sallayarak Mügeye döndü, el sıkıştı ve tatlı bir gülümseme sundu çok sempatik bir adamdı. Müge aptal gibi gülümsemesine baktı. Kolundan dürtmemle kendine gelerek locadaki geniş koltuğa oturdu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
DERMAN +18
Roman d'amour"Üzgünüm, rahatsız olacağını tahmin etmedim." Sert bir soluk vererek beni birden koltuğa yatırdı ve üstüme çıktı. Sertliğini tam olarak özel bölgemde hissedince istemsizce inledim. "Aynen böyle altıma almak istiyorum seni." Kulağıma yaklaştı, sesi...