🧚‍♀️32

14K 754 51
                                    

Size mood düşürecek bir şey diycem bölüm sonunda şimdilik susuyorum peri kızlarım. 

Keyifli Okumalar...

🧚‍♀️

Bütün gün babamla ve annemle vakit geçirmiş elit lüks ve kasılmaktan çatlayacak insanların içinde enerjik numarası yapmıştım. Eğlendim mi? HAYIR. Canım sevgilim ile olsaydım böyle mi olurdu onunla yan yana bile otursak eğlenir her andan zevk alırdım.

Neyse ki babam benim cidden iyi olduğuma o zaman anlık bir sinir boşalması yaşadığıma ikna olmuştu ve arkadaşımın yanına gitmek istiyorum dediğimde izin vermişti.

Eve gelir gelmez kendime orta boylarda bir valiz hazırlayıp bizimkilerin acelen ne yangından mal mı kaçırıyorsun ikazlarını umursamadım ve yangından kaçmıyorum yanmaya gidiyorum diyerek evden ayrıldım.

Hayır bunu sesli değil içimden söyledim elbette.

O kadar da cesur değilim tamam cesurum da yani abartmayalım.

Diyarbakır'a inince Tahir'i arayacağımı düşünerek attığı mesajlara göz gezdirip kapattım direkt. Normal rutin kontrollerden geçtikten sonra uçaktaki yerimi almamla Tahir'imin kaslı kollarına doğru yola koyuldum. Ona sürpriz olmayacaktı ama o kadar çok özlemiştim ki üzerine atlarsam buna şaşırabilirdi. Yani belki, biraz...

Görevden geldi ve ben görmek yerine trip atmak zorunda kaldığım için daha da bir özlemim artmış oldu. Üstelik yaralıydı. Hem de baklavalarından. Ben öperim geçsin diye kocamın tatlı sert ve şekilli sıkı kaslarından. 

Kısa bir uyuklamanın ardından üzerimde ki kısa kot şortum ve beyaz kalın askılı crobumla sırtımda sırt çantam Diyarbakır'ın gece bile olan yakıcı sıcağı ile buluşmuş oldum. Telefonumu direkt açıp kocamı aradım. Telefon ikinci çalışta "Peri kızım?" diye açıldı. Yüzümde eşsiz bir tebessüm oluşurken "Bu saatte neden uyumadın yavrum?" diye sordum merakla. 

Kısa bir hışırtının ardından "Sen akşam gelince arayacağım dedin ya güzelim senden haber bekliyordum. Ne yapıyorsun?" dediğinde kenarda ki banklardan birisine oturdum çantamı da ayağımın dibine bıraktım. Düştük mü? Valla ben düştüm aşırı tatlı değil mi ben bunun ağzını yüzünü yerim. "Sevgilimin gelip beni havaalanının önünden almasını bekliyorum işte ne yapayım." 

Muzip bir sesle onunla uğraşırken havanın bu denli sıcak olmasına içten içe sövüyordum. Tamam ben yaz kızıydım ve büyüdüğüm yerde hep sıcaktı ama hiç bu kadar sıcakla karşılaşmamıştım. Kuru yakıcı bir sıcaklık vardı ve ben bembeyaz bir insan evladıydım. Güneş kremi olmadan sonumu zaten düşünemiyorum da ona rağmen yakıyordu buranın sıcağı.

Tahir birden "Siktir! Şaka yapıyorsun?" derken ayaklandığını düşen sandalye sesinden anladım. Dayanamadan kıkırdarken "Hayır gayet ciddiyim." dedim gülüşlerimin arasından. Beni unutup küfür etmesinin bedelini o tatlı dudakları ısırarak alabilirim bence. "Neden binerken haber vermedin ki güzelim ya? Ben hemen geliyorum, kapatma telefonu." Bacaklarımı bağdaş haline getirirken "Oluuur. Eee nasıl geçti günün." derken dedikodu haline geçtim bile. 

Onunla günümde neler olduğunu ya da onun neler yaptığını konuşmayı çok seviyordum. İçtiği çaydan oturduğu banka kadar dinlemek bile hoşuma giderken ona yaptırdığım tırnaklarımı anlatıp aldığım kıyafetleri gösterip yorum yaptırmak çok mutlu ediyordu beni. Tahir ile konuşmak mutlu ediyor belki de. Ya da onu düşünmek diyelim biz daha da başa giderek bence.

Gelirken aldığım suyumu içip çikolatamı açarken "Aynı güzelim içtima, spor ve sensiz." dedi arabayı çalıştırırken. "Sen neler yaptın?" Dudaklarımı büzerken "Babamla çıktık işte restorana gittik yemek falan yedik. Bir davet varmış oraya uğradık ama o kadar sıkıldım o kadar sıkıldım ki." dedim bıkkın bir nefes verirken. "O niye?"

YANLIŞ KOMUTAN | TextingHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin