25: çürümüş bedenler resitali.

72 18 37
                                    

13.11.2016

Öncelikle merhaba, sanırım bir gün hoşça kal da diyeceğim. Ben Han Jisung, sıradan bir lise öğrencisiyim, en azından içinde bulunduğum durumu öğrenene kadar öyleydim. Bir gece ansızın mide bulantıları ve acılı ağrılar ile uyandım, biliyor musun o gece hastalığımı bile bilmeden öleceğimi sandım, pek de yanılmamışım. Apar topar hastaneye gittik, bekledik, hem de uzunca bir süre bekledik. Doktor ailemle yalnız konuşmak istese de uzun uğraşlar sonucu kendimi konuşmaya dahil ettim. Hastane duvarları bir hapishane edasıyla üzerime gelirken gerçekler acı dolu bir şekilde vurdu yüzüme. Hastalığımı öğrendiğimde ailem gibi ben de şaşırdım, garip geldi. Bilirsin, beklemediğin anda beklenmedik şeyler olur, ve sen buna engel olamazsın. Ben de engel olamadım. Pankreas kanseriyim. Biliyorum şaşırtıcı. Doktorlar, hastalığımın henüz ilk evrede olmasından dolayı sonucun kesin olmadığını söyledi, hadi ama herkes yalan söyler. Sanırım bir gün olacaklar için kendimi hazırlamalıyım, ölmek için hazır olmak gerekir ne de olsa. Bu günlüğü hastalığımla beraber yaşamımı sürdürmek için yazıyorum. Ölümle yaşamak, senin için en doğru isim bu olsa gerek. Eğer bir gün ölürsem, şunu söylemeliyim ki yaşamayı her daim sevdim. Sanırım bu yüzden sevdiğim şeyler elimden alınıyor. Hayatta kaldığım bir başka gün görüşmek üzere, Ölümle Yaşamak.

24.12.2016

Yeniden merhaba, evet hâlâ hayattayım. Son birkaç haftadır çevremi incelemekten kendimi alıkoyamaz oldum. İnsanların hayata verdikleri değeri merak ettim, ellerinde olan yaşamı nasıl sonlandırdıklarını merak ettim. Elimden alınan hayatın neye mâl olduğunu her şeyden çok merak ettim. Cevap veriyorum: kocaman, ucu bucağı olmayan, sınırsız bir hiç uğruna. İnsanlar gerçekten aptal. Hepsi bir gün öleceğini biliyor, ne zaman olacağını bilmeseler de. Ben onu da biliyorum, yakında. Yaşamlarının ellerinden alınması gereken milyonlarca insan varken Tanrı neden bama merhamet etmiyor? Sanırım cevabı asla öğrenemeyeceğim. Yılbaşı yaklaşıyor , yeni bir yıl geliyor. Sanırım bu yılki dileğim biraz daha yaşama tutunmak olacak, ya da toprak yerine şeker dolu bir mezar.

19.01.2017

Yeniden merhaba, evet yine hayattayım. Kayda değer pek bir şey olmadığı için yılda birkaç kez uğradığımın farkındayım. Bunu değiştirmek istiyorum, madem ardımda kendimden bir parça bırakacağım, o halde kendimden söz etmeliyim. İsmimi biliyorsun zaten, lise son sınıf öğrencisi olduğumu da. Nasıl biri olduğuma gelirsek, eminim merak etmiyorsun ama yazma isteğim var iken birkaç cümle karalamak fena olmaz. Neşeli biriyim, diğer insanların aksine iyimser biriyim sanırım. Gezmeyi, yeni yerler görmeyi severim. Tek bir şeye takılı kalmak ve 7/24 aynı şeyi yapmak benlik değil, sanırım bu yüzden meslek seçiminde zorlanıyorum. Hastalığımın sevdiğim tek tarafı, meslek seçimi yapamadan dünyaya veda edecek olmam olabilir. Daha önce sadece bir kez âşık oldum, onda da reddedildim. Benim gibi mükemmel birini reddettiği için onu kınıyorum. Kendi kaybetti. Gerçek aşka pek inanmam, annem ve babam hariç tabii. Yaklaşık 20 yıldır evli olan iki insan nasıl olur da asla kavga etmez?! Şaka gibi. Bugünlük bu kadar sanırım. Hayatta kaldığım bir gün tekrar görüşmek üzere.

26.02.2017

Yeniden merhaba! Bugün mutluyum sanırım, hayır sanırım değil, öyleyim. Sabah doktor randevum vardı, beklediğimin aksine iyi geçti. İyileşiyor olduğumu söylediler. Sanırım yaşayacak fazladan birkaç yılım daha var? Ve bugün hastanede biriyle karşılaştım. Garip bir tanışmaydı. Seni kaybettiğimi sanıp koridorda deli gibi etrafa bakıyordum ki bir başkasının elleri arasında olduğunu fark ettim. Bu günlüğü benden başkası okumadı ve ben ölene kadar kimsenin okumasına da izin vermeyecektim ancak bugün istemeyerek de olsa cümlelerim bir başkasının hafızasını işgal etti. Ve biliyor musun, bu kişinin sınıf arkadaşım olduğunu öğrendim. Aptal olduğumu falan düşünebilirsin ama cidden, nasıl olur da öyle birinin varlığından birhaber olurum, anlamıyorum. Ancak güzel bir tesadüftü, her ne kadar benimle konuşmaktan kaçınmış olsa da. Acelesi mi vardı, yoksa beni mi sevmedi bilmiyorum ama ağzından çıkan birkaç kelime dahi sanki onu zorluyormuşum gibi hissettirdi. Sanırım bu tesadüfün peşinden gideceğim, bakarsın arkadaş oluruz. Tamam, bu söylediğime ben bile inanmıyorum ama neden olmasın, değil mi?

ölümle yaşamak 𝜗𝜚 minsung. ✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin