29

1.3K 84 28
                                    


Okyanusa vuran dalgaların sesiyle öylece otururken esen rüzgar saçlarımı savuruyordu. Ellerimle kumla oynarken bir yandan telefondan açtığım şarkıyı mırıldanıyordum.

Onu ve diğerlerini telaşlandırmak istemediğim için birazdan eve gidecektim. Doğrularak üzerimdeki kumları sirkeledim. Arabaya ilerleyecekken bir anda ayağım takılınca dizimin üzerine doğru düştüm.

Bütün aksilikler şu sıralar beni buluyor gibiydi.

Hafif sıyrılan dizim yanarken aldırış etmeden arabaya bindim. Ebrar'ın evinin önünde durduğumda inerek asansöre yöneldim. Üst kata çıktığımda kapıyı çalmamla açılması bir olmuştu.

"Şükür, geç hadi yemek yiyeceğ-"

Bakışları dizimde kalırken şirince gülümsedim.

"Sakar birisiyim biraz."

Melissa ile göz göze geldiğimde boydan boya beni süzerken dizlerimi gördüğünde kaşları çatılmıştı. "Önemli bir şey yok ayağım takıldı." Elimden tutarak lavaboya girdiğinde kapıyı kilitleyerek klozetin üzerine beni oturttu. Dolapları karıştırarak ilk yardım çantası tarzı şeyi açtığında onu izliyordum.

Suskun olması hoşuma gitmemişti.

"Acımıyor çok zaten merak et- ah." Bir anda yarama değdirdiği ilaçlı pamukla yüzüm ekşirken bana bir bakış attı. Fakat sinirli mi yoksa endişeli mi anlayamamıştım. O üfleyerek dizimi temizlerken ben küçük bir çocuk gibi ellerimi birleştirmiş öylece oturuyordum.

Onu yine kızdırmış olmalıydım.

Küçük yaramaz çocuktan farksızdım.

"Gece yine değişelim."

Çıkacakken kolundan tuttum. Yüzüme bakmadan konuşması kötü hissettiriyordu. "Kızdığını belli edebilirsin Melissa ama böyle yapma." Yüzünü sıvazlayarak derin bir nefesi içine çekti.

"Neyi yanlış yapıyorum ben? Neden seni kendine getiremiyorum bunu yapamadığım için neden kendimi boğmak istiyorum?"

Bağırmıştı ama bana değil daha çok kendine kızarcasına.

"Hiçbir şeyi yanlış yaptığın yok. Lütfen böyle deme."

"O zaman sorun ne bebeğim? Neden bir anda böyle oldu?"

Ellerini sıkıca tutarak hafifçe gülümsedim. Bu sefer alğlamayacaktım.

"Kafamda bir sürü düşünce var. Ailemi özledim, en iyi yaptığım işi yapamamak beni agresifleştiriyor, bir yandan size yansıtmamaya çalışırken yüzüme gözüme daha çok bulaştırıyorum. Eskisi gibi topa vuramıyorum adapte olamıyorum bunların yanında bir de..."

Göz göze geldik.

Ondan bir şeyler saklamak istemiyordum.

"Söyleyeceğim ama sinirlenmeyip ani tepki göstermeyeceğine söz ver?"

Kafasını salladığında derin bir nefes aldı. "Alexander, bu sabah sen hesabı öderken mesaj attı. Konuşmak istiyormuş ben de onu aradım beni rahatsız etmemesini seninle birlikte olduğumu söyledim işte sonra da engelledim numarasını." Tepkisini ölçmek için ona bakarken hafif gerildiğini elimdeki ellerinin sıkılaşmasından anlamıştım.

"Pekala sinirlenmeyeceğim. Anında söylemeni tercih ederdim ama sorun yok. Bir daha seni rahatsız ederse bana söyle buna bir çare bulacağız.*"

Elimin üzerini öperek yanağımı okşadı.

"Diğer şeyler içinde bir şeyler yapacağız. Eskisi gibi topa vuracaksın sadece tekrar eskisi gibi güçlenmen lazım. Adapte olacaksın çünkü bunu yapmak zorundayız. Ailene gelecek olursak da belki Santa'dan izin koparabiliriz bir kaç gün bakalım."

Amour' Melissa VargasHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin