8. Korkup Kaçtıklarımız

19 3 0
                                    

Christian Reindl- Nobody Wants To Be Alone ft. Atrel

-------------------

Saklamaya çalışma benimle daha iyi olduğunu biliyorsun

Çünkü kimse yalnız kalmak istemez yanındakiler hayalet olsa da 

Ben senin omzundaki şeytanım

------------------

Genç kız, öğle yemeği için kantinde toplananların çıkardığı gürültünün dikkatini dağıtmasına izin vermeden önündeki kâğıda aklındakileri hızla geçiriyordu. Unutmamalıydı. Acele etmeliydi. Eğer birazdan yanına gelirse işi yarım-

Kendisini o kadar kaptırmıştı ki karşısındaki sandalyeye biri oturana kadar uzaktan izlenildiğini hissetmemişti. 

"Merhaba."

Kız irkilerek başını kaldırdı. Karşısındaydı. Bundan daha kötü bir zamanlama olamazdı. Genç adam tam yanında otururken yazamayacağı şeyleri kağıda geçirmek için eve gidene kadar sabredememiş, öğle yemeği arasında kantinde boş masaların birine yerleşmişti.

Fakat yokluğunu hemen fark ettiğinden olsa gerek peşinden gelmişti.

Gerginlikle dudağını ısırırken gergin bakışlarının kâğıda düşmemesi için çaba harcıyordu. Ama yine de -karşısındaki genç adamın kızaran yüzünden bir şeyler çevirdiğini fark ettiğini anlamamış gibi- gülümsedi. "Merhaba." Sesi kulağa tiz geldiğinde yüzünü buruşturmamaya çalıştı.

Genç adam oturduğu sandalyeyi düzeltecekmiş gibi yaparak hareket ettirdi ardından aniden eğilerek kâğıda bakmaya çalıştı. Fakat kızın refleksleri hızlıydı. Bir şey görmesine fırsat vermeden kâğıdı masada kaydırıp avuç içinde buruşturdu. Genç adam imayla kaşlarını kaldırdığında "İngilizce performans ödevi." Dedi heyecanlı bir sesle.

"Öyleyse az önce ödevini mahvettin. Artık hayatına buruşuk bir kâğıt olarak devam edecek."

İngilizce dersi için beş yılı kapsayacak şekilde hayallerini yazacakları bir ödev vermişti öğretmenleri. Hangi üniversiteye gitmek istiyorlar, üniversiteden sonra nasıl bir hayatları olacak hepsini yazacaklardı. Ailesinin ona biçtiği geleceğin dışında kendi hayalleriyle ilgili bir şey yapmak çok hoşuna gitmişti.

Gözlerine giren kaküllerini başını sallayarak arkaya attı. "Daha iyisini yazarım." Genç adam dudağını büzdüğünde "Kibirli görünmek istemedim." Diyerek ekledi.

Genç adam öyle düşünmediğini belli eden bir tavırla bir gerçeği dile getiren rahatlıkla "İstesen mükemmel bir yazı yazacağını biliyorum." Derslerine iyi demek az kaldırdı mükemmeldi. Fakat genç adam, kaküllü kızın bunun için ne kadar çok çalıştığını yakından gözlemleyebiliyordu. Beli ve boynunu ağrı çektiğini ele vererek sık ovuşturuyordu.

Kızın yanakları kızardı. Basketbol sahasındaki o günden sonra basit kelimeler bile kalbinin yörüngesini şaşırtıyordu. Birinin fizyolojisi üzerinde bu denli söz sahibi olması inanılır gibi değildi.

Fakat genç adam bu değişimlerin farkında değil gibi gözüküyordu.

Miskin bir hareketle başını yana eğdi. Rahat tembel bir gülümseme sergilerken elini kaküllü kıza uzattı. "Hadi onu bana ver de senin için çöp kutusuna atayım."

Kız, gözlerini örten kakülleri arasından gülümsemesini bastırmaya çalışarak başını salladı. "Çok ince düşüncelisin ama teşekkür ederim."

Ölü OlanlarHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin