Başlangıç(+18)

205K 2.9K 1.2K
                                    




"Kızı neden yanında getirdin Gabriel?" Adam sakin bir tonda sordu.

"Kardeşim olduğunu öğrenmesem ona yanaşacaktım bende yalan yok Diavolo." Gabriel pişkin pişkin göz kırptı. Asla böyle bir niyeti yoktu ama kuzenini test etmek istedi. Saniyeler içinde Diavolonun bakışları kasvetli bir hal aldı.

"Bana o kızı istediğini söyleme Diavolo."

Diavolo başını iki yana salladı.

"İstesem çoktan yatağıma almıştım Gabriel. Onu öldürmüyorsam, dikkat çekecegi için."

Bu bir bahane değil. Diye düşündu Gabriel. Ama sesini çıkartmadi.

"Babamı ne yapacağız?."

Diavolo'nun ilk defa kafası bu kadar karışık gibiydi.

"Büyük güne az bir zaman kaldı. Ve aptal baban her şeyi mahvedebilir. Doktor bir hafta uyutacak. Bu sırada saçma evlilik meselesini çözeceğiz. Bir kardeşin olduğu ortaya çıkarsa başa onun geçmesi için her şeyi yaparlar. Sıkıntı şu ki ; kızda o potansiyel var."

Gabriel bu ayrıntıyı ciddi anlamda atlamıştı.

"Onu öldürebilirim?" Dedi.

"Dikkat çeker." Diavolo haklıydı ama bir şekilde çözmek istedi Gabriel.

"Yaya geçidinde alkollü sürücülü bir araba çarpsa hiç de dikkat çekeceğini sanmıyorum Diavolo."

"İyi o zaman öldür. Mesuliyeti senindir. Götünü kurtarmam bu kez."

Gabriel göz devirdi. Sırıttı ve arkasını döndü.

"Sevgili kardeşime odasını göstermeliyim." Dedi kinayeyle. Diavolo düz düz bakmakla yetindi. Yüzünden mimikleri alinmiş gibi hareket etmesi bu adamın en avantajlı yanıydı...

...

"Üniversitenin yurdunu araştırdım. Orada kalabilirim." Dedim kahvaltı masasında.

"İstedigini yapmakta özgürsün ufaklık."

Çatal elimde öylece baktım. Kaşlarım garip bir hal aldı.

"Sen ciddi misin?" Dedim.

Omuz silkip salatalığı azına attı.

"Ufaklık ne ya. üç yaş var aramızda altı üstü."

"Ufaklık illa yaşla mı oluyor. Öyle olsa çocuk derdim. Bir altmış beşsin. Bir seksen dokuzum ben. Ufaksın." Göz pınarlarımı ovdum. Bu bir doksansa ve Diavolo'dan kısaysa. Bende diyorum ben neden bu adamı duyamıyorum. Kendi esprime kusacağım şimdi. Çatalı masaya bıraktım. İştahım kaçtı.

"Cidden anneni öylece silecek misin?"

Kafamı aşağı yukarı salladım.

"Bu zamana kadar emeklerine saygı duyarım fakat güven olmadığı sürece sevginin bir faydası yok."

Zeytini kafama attığında çatık kaşlarla ona baktım.

"Yaşıtlarına göre çok olgunsun biliyor musun. Bu da benim kardeşim olduğunu kanıtlıyor. "

Elimi yüzüme attım bu sefer.

"Ya ben seni ilk gördüğümde o dizilerdeki asi, herkesle derdi olan, ciddi biri sanmıştım. İçinden Mesutcan Tomay çıktı anasını satayım."

İtalyan aksanıyla "MESUT TOYAM?" Dedi anlamayarak.

"Yok bir şey." Diye geçiştirdim.

"Seni ne kadar sevmesem de evini açtığın için sağ ol Gabriel. Hayatını kurtardığım kuzeninden beklerdim o performansı. Gerçi gitmezdim ama nezaket denilen bir şey var."

Ve Bir Italiano(+18)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin