"Çorbayı içiyorsun." Önüne koydum. Üzerine beyaz t shirt giymişti.
"Güzel karım ben iyiyim."
"Sus! Bir de ben sıkacağım şimdi sana." Hafif sırıtır gibi oldu. Koskoca adama çocuk muameleside yapmadım demem.
Masanın üzerinde çalan telefonumun yanına gittim.
Beş on dakika sonra serumu kontrol etmeye geldim. Tabletinde dosya bakıyordu. Az sonra çalan kapıdan içeri mert girdi.
"G-Geçmiş olsun." Dedi kapının önünde.
"Sağ ol Mert." Dedi Cosimo.
Mert'e yemek masasını işaret ettiğimde bilgisayarımın yanına bilgisayarını kurdu.
Çalışmaya başladığımızda arada bir gidip Canı sıkılan Diavolonun serumunu kontrol ediyordum. Az sonra masaya iki sandiviç iki içecek geldiğinde Diavoloya baktım ama tabletiyle ilgileniyordu.
"Sen anladın değil mi mert?" Dediğimde kafa salladı.
"İlk önce güvenlik bariyeri." Dedi ve bilgisayarını kapattı.
"O zaman ben şirkette devam edeyim." Kafa salladım.
Mert çıkarken Diavolonun yanına oturdum.
"Bir işler karıştırıyorsun." Dediğimde dişlerini sıkıyordu. Tableti kapatıp kırarcasına masanın üzerine attı. eliyle başını ovdu.
"Mühim bir şey değil."
"Anlat." Dedim dizlerimi kendime çekip bir elimle saçlarını düzelterek.
"Kardeşim gelecekti biliyorsun."
Kafa salladım.
"Gelmek istemiyor."
Kaşlarım çatıldı.
"Neden?"
"İri bir herif vardı yanınızda sizin."
"Ah! Dağ ayısı. Onu'da özledim biliyor musun." Diye mırıldandığımda boğazını temizledi.
"Evlenme kararı almışlar. Düzenini bozmak istemiyormuş."
Burun kıvırdım.
"Sana sinirli olma ihtimali var mı?" Dediğimde kafasını iki yana salladı.
"Nasıl mutlu olmak istiyorsa öyle olsun." Dediğimde bakmaya devam etti.
"Her gün bana italyaya dönmek istediğini söyleyen kız iki günde dağ yarmasına aşık mı oldu!" Kalkacağı esnada kolundan tuttum.
"Kötü birisi değil o. Biraz çok yiyor sadece." Güldüm.
"Onlar olmasa asla geçmezdi zamanım Diavolo. Yalan söylediğim için her gün pişmanlık çektim. Sonra bir öğrendim senin kardeşinmiş. Yani üveyde olsa kardeş değil mi. Sen ona sahip çıktın. İkizi öldüğü için kim bilir ne haldeydi sen onu toparladın. Keşke en başından anlatsaydın bana bunları bilseydim kardeşinle olduğumu.."
"Şu sikik senenin o kadar yaşanmamasını dilerdim ki Arya. Tüm saygınlık saçının teline zarar gelmemesi içindi."
Hafifçe ofladım.
"Sana bir şey soracağım." Eli bel kıvrımımı okşadı.
"Neden iki kız kardeşine sanki değer vermiyormuşsun gibi geliyor bana."
"Vermiyordum çünkü." Dudaklarım aralandı.
"Neden ki?"
"Değer verirsem beni değer verdiğim şeyden vurmaya çalışacaklardı. Ölmemesi için elimden geleni yaptım ama o yine sikik bir herif için ölmeyi tercih etti. İntahar edip abisini yok saydığı için bende onu kendi içimde öldürdüm. Şimdi ise Veronica da aynı şeyi yapıyor."