Keyifli Okumalar🖤
3.ÇEHREDE DOLAŞAN NEFRET EMARELERİ
🌗Moskova, 2002
Ders bitiminde herkesin yataklarına döndüğü gecelerden biriydi.
Benim gibi yirmi bir kimsesiz çocuğu çatısı altında tutan bu kilise, benim nefretimdi.
"Bir, iki, üç... Tıp!"
Mari'nin duygusuz sesiyle dolaşarak sayması, uyku vaktinin habercisiydi. Elindeki şamdanla gezerken gölgesi taş duvarlara yansıyor, ürkünç bir görüntü sunuyordu.
Saçlarının özenli topuzundan uçuşan ince sarı saç tellerinin kılcal damarı andıran görüntüsünü duvardan seyrediyordum.
Silüeti korkunçtu, gerçekte öyle değildi.
Gün ışığında gördüğüm yüzü, her daim aynı soğuk ifadeyle bizleri karşılasa da güzel bir kadındı.
Kilisedeki kimsesiz çocukları eğitirdi. Kendi çocuğu olmadığı için genç yaşta hayatını buraya adadığını anlatırdı. Çoğu zaman kullandığı eski püskü kelimelere anlam veremesem de Mari'yi dinlemek keyifliydi.
Gece çöktüğündeyse Mari, bambaşka bir kadına dönüşürdü. Çocukça bir hisle, onun gerçek bir insan değil de canavar olduğunu varsayardım.
Karanlıkta canavara dönüştüğü için uyumayan çocuklara kızar diye avuturdum kendimi.
Eğer böyle düşünmezsem, gündüzleri sığındığım kadına kalbimi bir daha açamazdım.
Bu, hayatım boyunca yaşamıma alacağım yalanların ilkiydi galiba. Bundan sonrasında ne gibi yalanlara kanacaktım bilinmezdi ancak çokça yalan söylediğim ve söyleyeceğim garantiydi.
Zira kendimi kurtarmak için bulduğum tek yol yalandan geçiyordu.
Mari, herkesin yatakta olduğuna emin olunca mumları üfledi ve demir kapıdan çıkıp gitti. Gecenin sessizliğinde yankısını devam ettiren kapının gürültüsüyle yataktan çıktığımda buz gibi betonla ürperdim ama vazgeçmeden yürüdüm ve köşedeki dolaba saklanan kağıtlardan birini aldım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Viraha +18
General Fiction"Kartlar yeniden dağıtılsa ne fayda, Sil gözyaşlarını, sana yazılmış masalı oynamaya başla, Çok zor olmasa gerek, Nasıl olsa adın bile yabancı sana." O gece, şeytanın dizeleriyle dolunay ikiye bölündü. Işığının yarısı kurtlar sofrasına ihanet, diğer...