"Kartlar yeniden dağıtılsa ne fayda,
Sil gözyaşlarını, sana yazılmış masalı oynamaya başla,
Çok zor olmasa gerek,
Nasıl olsa adın bile yabancı sana."
O gece, şeytanın dizeleriyle dolunay ikiye bölündü.
Işığının yarısı kurtlar sofrasına ihanet, diğer...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Keyifli Okumalar🖤 5.UNUTULMUŞ RUHLAR 🌗
Kilisede büyümüş bir çocuğun, kalbine yerleşen ilk kavramın merhamet olması gerekirken benim kalbime ilk yerleşen; içine doğduğum taş duvarları düşününce hissettiğim tek gerçeklik olan öfkeydi.
Öyle ki bu öfke, kaderim yazılırken içine işlenen tek duygu gibiydi.
Sanki bana düşmanmış da Tanrı'nın emirlerine karşı gelerek kendi kafasına göre de bir şeyler karalamıştı satırlarıma.
Yoksa bu kadar karmaşayı aynı anda yaşıyor olmazdım.
Ya da belki de aramıza mesafeler girdiği için Tanrı, yeniden bir kader çiziyordu önüme.
Kızgındı belki de.
Veyahut kırgın.
Beni unuttuğuna dair söylediğim sözler belki de kızdırmıştı. Yarattığı ruhumun günahkar oluşuna karşın, ödemem gereken kefaretleri ödememiş olmam da buna sebep olabilirdi.
Belki de hiçbiri değildi de uzun zaman önce boynumdan çıkarttığım ve bana kim olduğumu hatırlatan kolyemin artık gerdanımda olmayışı da olabilirdi...
Tanrı neye kızmış ve beni yalnızlığa mahkum etmişti bilemiyordum ancak aramızdaki kutsal bağın gücüne fazlasıyla inanıyordum.
Kader çarkını bir şekilde çevirdiğimde katibin yazısının denk geldiği dişliyle çakışmadan da içine düştüğüm durumdan çıkacaktım.
Çünkü kalbimde hissettiğim öfkenin yanı sıra, kendinden, ruhuma üflediği gücün bilincindeydim.
Şeytanın taktığı kanatları kopartıp Tanrı'nın bana armağan ettiği kalbimdeki o gücü, bir gün kullanacaktım.
Bugün, Kenan Faryalı'nın haber gönderdiği üçüncü gündü. Üç gündür, kapıya diktiği adamlarla ve resepsiyondaki Ömer'le not kağıtları yolluyordu odama. Aynı zamanda da devamlı arıyordu. Ancak katiyen kendisi gelmiyordu.
