Merhaba!
Yeni bölüm geldii!
Ay biliyorum harikayım jsksskskskslMedya; Seversin Sen adlı kitabımı okur musunuz lütfen? ⭐
♡ İyi okumalar... ♡
Dört katlı apartmanın çıkışına geldiğim an önümde siyah bir araba durdu. Sanırım Barış'ın arabasıydı. Arabalar pek ilgi alanım olmadığı için markasını bilmiyordum ama çok güzeldi.
Kapı açıldığında içinden inen Barış yanıma gelip "Merhaba!" diyerek arabayı gösterdi. "Binsene?" Gözlerine saniyelik bir bakış atıp omzuna diktim bakışlarımı.
"Merhaba! Bineyim..." sanırım şu an utanıyordum, evet evet kesinlikle utanıyordum çünkü Barış gözlerinin içine kadar ulaşan bir gülümsemeyle bakıyordu bana...
Yanımdan geçip ön kapıyı açtı ve binmemi bekledi onu bekletmeden hızlı bir şekilde bindim arabaya içerisi çok hoş kokuyordu. Barışın kokusuydu galiba. Normalde kokulara karşı çok hassas biriyimdir ama Barış'ın kokusu hoşuma gitmişti. Kemerimi takıp binmesini bekledim. O da beni bekletmeden hemen sürücü koltuğuna oturdu ve arabayı çalıştırmadan önce bana dönüp " Nereye gidelim? " diye sordu.
" Önce AVM'ye gitsek sorun olur mu?" diyerek sessizce sordum.
Ay buralar çok sıcak mı ne?! Yanıyomm.
" Olur tabi, Bahar benden çekinme lütfen." diyerek kalbimi eritti.
Yanlış anlaşılmasın sıcaktan!
Arabayı çalıştırıp AVM'ye sürdü ve yolculuk başlamış oldu. Sessizlikten dolayı canım sıkılmıştı ama konuşmak da istemiyordum.
" Bu arada çok güzel görünüyorsun. " Ellerimde olan gözlerim duyduğum sözlerle yolu dikkatle izleyen Barış'a döndü. " Te-teşekkür ederim! " Gülümseyişi aklımı bulandırırken bana yandan bir bakış atıp tekrar yola döndü. O da sessizliği sevmeği için elini radyoya uzattı ve sevdiği müzikleri aramaya başladı.
" Sevdiğin bir müzik gelirse dur demen yeterli. " Sözlerine kafa sallayıp bekledim ama bekleyişim kısa sürdü çünkü en sevdiğim şarkılardan bir çalmaya başladı.
" Durur musun? " Elini radyodan çekip bana yandan bir bakış attı ve " Garezi Var? güzel seçimmiş. " diyerek yola döndü. Bende dışarı izlemeye başladım.
' Yalanlar olmasın beklemem fazla kifayet.'
' Ben durursam şeytan durmaz, olmaz hiç adalet.'
' Dünyayı değiştireceğimize hiç inancın yok mu, insan dediğin bir çuval etten mi ibaret?'
' Direndim, yenildim ama kaybettim diyemem.'
' Eksiklik hayatta değil zihinlerimizin içinde...'
Şarkının sözleri cidden çok güzel ve anlamlıydı.
' Üzüldüm ama nefrete sebep değil bu küsemem, '
' Saygına ihtiyacım yok tüm dostların benimle...'
Yine aklıma gelen dostlarımın olmayışı canımı yakarken arabanın durmasıyla elim yüzüme gitti ve hızlıca ne zaman dolduğunu bilmediğim gözlerimi silip Barış'a döndüm.
Barış zaten bana dönmüştü ve göz göze gelmiş bulunduk. " Ağladın mı sen? " Şefkatin kol gezdiği sesiyle bana baktı ne diyebilirdim ki ' Dostlarım olmadığı için üzüldüm mü? ' konuşmaya cesaret edemedim çünkü sesimden anlaşılırdı. Kafamı iki yana sallayıp kemerimi çözdüm ve kapıyı açıp indim, benden hemen sonra da Barış indi.
" Baahaar? " Arkamda duyduğum ses ile kafamı oraya çevirdim. " Efendim Melahat teyze? " Elinde tuttuğu çantasını yere bıraktı ve kollarını göğsünde bağlayıp bana iğrenircesine bakmaya başladı. " Ne teyzesi ayol senden gencim ben bi kerem! " diyerek saçma triplere girdi.
Hee bi kerem Allah'ım ya!
Bakışlarını benden çekip arkamda duran Barış'a dikti.
" Ayh duyduğuma göre seni istemeye gelmişleeer doğru muğ? Hattaa bu yanındaki yakışıklı beyefendi istemiş seniii!" Barış'a attığı cilveli bakışlar midemi bulandırırken Barış yanıma gelip gözlerime baktı. " Bir sorun mu var? " Kafamı iki yana sallayıp cevapladım. " Yok, yok bir şey! " Bakışlarını gözlerimden çekip bize bakan kadına dikti.
Yoo kesinlikle Barış'a bakıyor ya saçını başını yolacağım şimdi
" Buyrun hanımefendi? " Melahat teyze elini uzatıp cilve kattığını düşündüğü o iğrenç ses tonuyla konuştu. " Ayh tanışamadık biz değil miiğ? Melahat been, Bahar'ların alt komşusuyum. " Yüzümü Barış'a dönüp ne yapacağına baktım.
" Barış bende. " diyerek sadece baş selamı verdi. Bu hareketi gözümde artı bir puan almasına sebep olurken elini indirmiş gözleriyle Barış'ı yiyen Melahat teyzenin sesini duydum.
Ay aldık başımıza belayı he gitmez ki be bu şimdi! Arsız şey...
" Ay tanıştığımızağ çok memnun olduuum. Ayrıca şu gereksizin ayh pardoğn Bahar'ın dediğine bakmayın siz teyzesi falan değilim niredeyse iki yaş var aramızdağ abartıyo kendisi ayol! " yalanı gözlerimi devirmeme sebep oldu.
Yirmi yaş olmasın o???
onuşması ile hemen araya girmek zorunda kaldım.
" Barış beyğ be- " elimi uzatıp " Aman Melahat teyze lütfen AVM ye gitmemiz gerekiyor sonra konuşuruz haydi Allah'a emanet! " kadın suratıma bön bön bakıp kısa ve sarı saçlarını savurdu ve çekip gitti.
" İyi gidiyoğrum ne haliniz varsa görün! Hoşçakalın Barış Beyğ " kıkırdayarak konuştum hemen " Hee Barış'tan sana ekmek çıkmayacağını anlayınca gidersin tabii! " arkamda duyduğum kahkaha sesi yüzümü arkaya çevirmek gibi bir gaflete düşmeme sebep oldu.
Yapma! Ay kalbim çok hızlı atıyoo. Zalımın oğlu ne de güzel gülüyor bee!
Gülüşünde takılı kalmış olan bakışlarım Barış'ın ismimi seslenmesi ile gözlerine ulaştı. "Bahar?" Anlık bir " Hıı? " Çıktı ağzımdan ve rezil olduğumu Barış'ın yeniden kahkaha atmasıyla anladım.
Ben demiştim rezil olacağız diye.
İç sesimin haklılığı yanaklarımın kızardığının kanıtı idi.
Ben sıcak demiş olabilirim ama bu kadarı fazla bakma şu adama.
Yüzünde olan bakışlarımı iç sesimin haklılığı ile yere diktim. İyice kafayı sıyırmıştım.
" E-efendim? " Gülüşünü durdurup yüzüme baktı. Kafasını iki yana sallayıp kendine gelmeye çalışır gibi davranmaya devam etti.
Noluyoz bee?
" Eh hadi gitmiyor muyuz? " Beyfendi sonunda nerde olduğumuzu hatırlatmıştı.
" Gi-gidelim tabii! " Ani çıkışım onu gülümsetirken bu sefer bakmadım yüzüne ve arkamı dönüp mağazaya girdim.
Arkamda olduğunu belli eden asker adımları ile camdaki yansımamıza baktım.
Ay biz çok mu yakıştık ne???
Ve bitti ♡
Diğer kitaplarıma gelmeyenle küsüyormuşum, haber vereyim dedim :")
Sizi seviyom!
Diğer bölümde görüşelim...
Allah'a emanet olun...

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Umudum
ChickLitSelam! Bu kitabı içimden geldiği gibi yazıyorum. Eleştiriye açık biriyim sınırlar aşılmadıkça tabii... Keyifli okumalar (。•̀ᴗ-)✧ Acı mı öldürür insanı, acıya alışmak mı? Doğru bildiğin yalanlar mı yakar canını, yalan uğruna heba olan yılların mı? ...