Yaramızda Kalsın Tutku

İlk İş Günü

Akşam her zaman geldikleri eğlence mekanına gelmişti yakın arkadaşlar.
" Oğlum anlattıklarına bakılırsa, o kadın nasıl oldu da seni işe aldı. E artık kadını etkilemek için neler yaptıysan." Gülümseyerek söyledi Seda.
" Kadın. Kızım kadın değil buzdolabı. Hem zaten şirketteki lakabıda buzlar kraliçesiymiş. Ordan çıkarın yani. " dedi Yaman.

Ali ise internette Deniz Arhan'ı aratmıştı. Telefonun da bakıyordu:" Oğlum kadına haksızlık etme. Baksana baya güzel görülüyor." Deyip telefonu Seda'ya uzattı.
Seda:" oooo kadın baya iyi."
" fotoğrafa aldanmayın oğlum. Karşısında buz kesilirsiniz. Aman boşverin. Allah yolunu açsın bana sarmasında."
Muhabbetlerine devam ettiler. Fazla geçe kalmadan evlerine dağıldılar.

Sabah alarmın çalmasıyla Yaman kalkıp işlerini hallettikten sonra hazırlandı. Evden çıktı. Dün şirket üst düzey çalışanlarının otoparkı kullanacağı söylenmişti. O nedenle arabasına bindi. Şirkete geldiğinde arabasını park edip odasına doğru çıktı.

Asansörde Sevgi ile karşılaştı:" Merhabalar günaydın. Nasılsınız Sevgi hanım."
Sevgi:" Günaydın Yaman bey. Tekrar hayırlısı olsun. "
Yaman:" sizinde etkinizi unutamam tekrar teşekkürler iyi çalışmalar."

Odasına girdiğinde Alper'de arkasından geldi.
"Günaydın Yaman nasılsın?" Dedi Alper.
Yaman:" günaydın Alper. İyiyim sen nasılsın?"
" iyiyim bende. Bügün projeyle ilgili toplantı olacak gel sana vereyim de bi kontrol et."
Yaman başıyla selam verip, masasına yöneldi. Projenin çizimini önüne açtı. Bilgisayardan da çizimleri kontrol ediyordu. Güzel bir iş çıkarılmış diye düşündü. Bir kaç düzeltmeyle daha da güzel olacağını düşündü. Kendine ait notları aldı.

Deniz şirkete giriş yaptığında, her zamanki gibi onu selamlayanları selamlıyordu. Yamanların odasının önünden geçerken gözü masada kendini kağıtlara gömmüş adama bi bakıp devam etti. Odasına girdiğinde Sevgi bugünün akışı hakkında bilgi verdi. Masasına oturup toplantıdan önce birkaç dosyayı incelemeye başladı.

Kapının açılmasıyla Serdar girdi:" Günaydın nasılsın?" Deyip yanağından öptü.
Deniz:" İyiyim Serdar sen nasılsın?"
" iyiyim bende akşam Eda'nın doğum günü var. Beraber gidelim mi?" Dedi
" tamam akşam için haberleşiriz. Şimdi çalışmam lazım." Dedi Deniz ve önündeki dosyalara döndü.

Kapının çalmasıyla Sevgi toplantı odasının hazır olduğunu söyledi. Deniz kalkıp toplantı odasına doğru gitti. Odaya gittiğinde herkesin hazır biçimde olduğunu gördü. Yerine oturduğunda babası da karşısına oturmuştu.

Alper ve Seçil proje hakkında bilgilendirme yapıyordu. Herkes dikkatlice onları dinliyordu. Yaman'ın bakışları bi an Deniz'e kaydı. Bu kadar bir insan ciddi olabilir mi diye düşündü. Önüne döndü.

Deniz:" Güzel iş çıkarmışsınız Alper ve Seçil. Tebrik ederim. "
Engin bey:" Yaman projeyle ilgili senin bir fikrin varmı?"
Yaman bakışlarını Engin beye çevirdi:" Gerçekten güzel bir proje Alper Bey ile Seçil hanımın emeklerine sağlık. Bugün sadece toplantıdan önce inceleme fırsatım oldu. Bence yürüyüş yolu kısımlarındaki sadelik yerine bir peyzajla o alanlar biraz daha yeşillendirilebilinir. Sonuçta bu siteyi şehirden uzak, doğayla içiçe sloganıyla satışa sunacağız. Fakat projede yeşillikten çok dükkan alanları fazla. "

Ayağa kalkıp proje çizimiyle Engin beyin yanına gidip masaya serdi:" Bahsettiğim kısımlar buralar şu dört köşedeki birer dükkanı bu alanlara çevirirsek, yeşil alanlar artmış olur. " dedi.
Engin Bey:" güzel fikir. Sen ne dersin Deniz."
Deniz ayağa kalkıp, babasının önündeki projeye baktı:" Hangi kısımlardan bahsediyorsunuz Yaman bey."
Yaman bir adım yaklaşıp, elindeki kalemle "şu dört dükkandan bahsediyorum." Deyip gösterdi.
Denizle yan yana masanın başına eğilmişlerdi. Deniz tek eliyle önündeki saçları kulak arkasına aldı. Yaman bi anda kadının hareketine baktı. Kendini toparlayıp kağıtlara doğru baktı.