Kendini sadece işine adayan bir kadın..
Duygusuz, sert...
İlk karşılaşmalarında sinir olan bir adam..
Kadın, adamı ezmek için elinden geleni yapacak.
Adam kadının bilmediği duyguları ortaya çıkaracak..
İkili savaşa girecekler, savaşın sonunda kim ka...
Deniz kahvaltıya indiğinde, konu hafta sonu gelecekleri misafirlerdi. Nermin:" kızım özel istediğin bir şey var mı?" Deniz:" yok anne. Önemli olan beraber olmamız. Sen zaten her şeyi en ince ayrıntısına kadar düşünmüşsündür." Nermin:" merak etme yavrum. Üstesinden geliriz." Yağmur:" aman da aman; sen hafta sonu tuzlu kahve mi yapcan kocana." Deniz:" yok ben zehirli kahve yapcam. Onu da bil bakalım kime yapacağım." Yağmur:" size doyum olmaz. Ben okula geç kalmayayım. Görüşürüz."
Yağmur'un çıkmasının ardından, Deniz ile Engin şirkete gitmek için hazırlandılar.
Yaman bütün gün şantiyeleri dolaşmıştı. Şirkete geçtiğinde, çantasını bırakıp; Deniz'in odasına geçti. Kapıyı çalıp içeri girdi. Deniz, Yaman'ı görünce yerinden kalkıp sarıldı
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Deniz:" çok özledim seni." Yaman:" benim kadar olamaz." Ayrıldıklarında Yaman, Deniz'in dudaklarına yöneldi. Kapı çaldı. Deniz ile Yaman birbirinden ayrıldı.
Sevgi odaya girdiğinde, yanlış zamanda geldiğini anladı bozuntuya vermeden elindeki çiçekleri, Deniz'e uzatıp:" size gelmiş Deniz hanım." Deniz alıp:" tesekkur ederim." Dedi Sevgi odadan çıkar çıkmaz Deniz:" sevgilim bunu neye borçluyuz." Yaman'ın kaşları çatılmıştı:" ben yollamadım." Deniz:" sen yollamadın mı?" Yaman kafasını salladı. Çiçeğin üzerindeki zarfı alıp açtı.
Dün akşamki gülümsemenizi inşallah bu çiçekler tekrarlatabilir. Selim Soydan
Yaman:" bu kim?" Deniz:" Dün iş yemeğine çıktığımız, Ankara'daki iş ortağımız." Yaman:" iş ortağınız. Dün akşam adama nasıl güldüysen; bu çiçeklerle aynı gülüşü sağlayacağını düşünmüş." Deniz'in kaşları çatıldı:" Sen ne demek istiyorsun?" Yaman:" ya iş yemeğine gidiyorsun Deniz. Ama adam için bu pek öyle olmamış." Deniz:" senin anlayacağın biçimde konuşayım. Bütün gece yemekte Deniz Arhan'dım. Ta ki sen mesaj atasaya kadar. Seninle mesajlaşırken elimde olmadan gülümsüyormuşum. Adamında dikkatini çekmiş sordu. Ağzının payını verdim. Bu çiçekler de ne oluyor anlamadım."
Yaman:" ben anlatayım sana. Adam sana yürüyor, dün akşam nasıl yüz bulduysa." Deniz:" saçmalıyorsun. Ne demek yüz bulmuş. Ben miyim neden?" Yaman:" bir adam kadından ışık görmeden böyle bir şey yapmaz. Biz sanki bilmiyoruz bu işleri."
Deniz daha da sinirlenerek:" tabi siz bu işleri çok iyi bilirsiniz. Kadınlar üzerinde uzman olduğunuzu unutmuşum. Ama senin de unuttuğun bir şey var. Ben senin bildiklerine benzemem." Yaman:" konuyu saptırma, konu burda sensin. Üste çıkmak için, hem ben ne alaka."
Deniz bir adım daha yaklaşıp:" ne o hoşuna gitmedi herhalde." Derken Deniz'in telefonu çaldı. Yaman:" çiçekler için teşekkür bekliyorlardır aç." Deniz telefonuna doğru giderken:" saçmalama." Telefonu eline aldığında yüzü düştü. Yaman bir adım yaklaşıp telefona baktı.
