FİNAL

1.4K 78 78
                                    

Son kez hoş geldiniz. 

Beni yalnız bırakmayın olur mu? Yorumlar da buluşalım.

Bu yol boyunca bana eşlik ettiğiniz için teşekkür ederim. Sizi seviyorum.

#Bölüm Şarkısı#

Sezen Aksu, Küçüğüm

*

*

*

*

*

Çocukken düşlediğim yolların hiçbir yere varmayacağını düşünerek büyüdüm

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Çocukken düşlediğim yolların hiçbir yere varmayacağını düşünerek büyüdüm. Yolumu kaybettim, ışığı bulamadım, sevdiğim insanları birer birer kaybettim. Bazılarının kaybı canımı o kadar acıttı ki diğerlerinin gidişine tepki bile veremedim. Bir mahalleyi dünyam sandım, kale olarak gördüm orayı. Hapis hayatı yaşadım o kalede ama yine de içerisinde olduğum için güvende olduğumu düşündüm. Değildim. Hiç olmadım.

Ben o mahallenin sınırları içinde hiç güvende olmadım.

Bir gün hapishanenin penceresinden dünyayı gördüm. Gözlerim gerçek dünyanın güzelliğiyle aldandı. O dünyayı yaşamak istedim. Uzaktan bakmak değil; içinde olmak istedim. Orayı neden bu kadar çok istediğimi hiç anlamadım ama bir sabah uyanıp o dünyada olmak istediğime karar verdiğimde hayatım tümden değişmişti.

Hapishane demirlerini söküp attım, güvenli saydığım kalemden ayrıldım. Herkesi arkamda bıraktım. Büyüdüğüm yerden giderken arkama bakmadım ama gözlerim o kaleden hiç ayrılmadı. Kendime oraya dönecek bir kapı bile bırakmadım, bu yüzden yıllar sonra bile hep kapının dışında kaldım. Seneler sonra döndüğümde o kapıları kapatanın ben olmasına rağmen içeri giremediğim için acı çektim. Mutsuz bile olsam o kapıların dışında kalmak değil de içinde olmak istedim. Yirmi yaşındaki Berçil'e kapıların hepsini kapattığı için çok kızdım ama yirmi yaşıma gitsem yine geri dönmemi sağlayacak tüm kapıları kapatırdım.

Biliyordum ki o kapılardan biri bile aralık olsa bugün olduğum kız olamazdım.

O kapılardan bir kez çıktım, sevdiğimi zannettiğim insanlara bir kere arkamı döndüm, kaleden bir kez ayrıldım ve bir daha hiçbirine geri dönmedim. Başlarda gerçek dünya acımasız, daha çok nefret dolu bir yer gibi geldi ama bir kere yaşamaya başladığımda, kalem yapmaya başladığım evimden bir kere ayrıldığımda gerçek dünyanın hapishanesine kapalı olduğum kaleden daha güzel olduğunu anladım. O kalenin içinde sadece nefret vardı; gösterilen ama kalbime dokunmayan bir sevgi vardı. Asla sahip olamayacağım, sadece uzaktan izleyebileceğim bir aile tablosu vardı. Ama gerçek dünyada Vuslat Mahallesi'nde sahip olamadığım her şeye sahip olabilirdim. Gerçek bir sevgiye, gerçek bir aileye... Sevgi o kaleden ayrıldıktan sonra kalbime dokundu. Gerçek hayat, kendimi kapattığım kaleden daha güzeldi ve hayatın acısı da bu güzelliğe dâhildi.

Yanlış KaderHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin