147.Bölüm:Tükeniyor bak her bi kelimemDokununca pamuk gibi tenine

803 31 2K
                                    


Doruk, Evreni paket edip gönderdikten sonra içeriye geçtik. Önce zor da olsa Melisi sakinleştirdim sonra da Berk ve Dorukun yanına gittim.

Berk
"Abi çekip gidicektik işte niye uğraşıyoruz hala?"

Doruk
"Yarım bırakıp gitmek yakışır mı bize?"

Berk
"Onların yaptıkları normal miydi?"

Doruk
"Berk küçük çocuk musun kardeşim?"

Berkin yanına oturduğum an Melis kollarını kaldırıp babasına gitmek istedi. Berk de kızının şimdiden bir dediğini iki etmediği için hemen kucağına aldı.

Doruk
"Seni de kızdırdım mı?"

Aybike
"Yoo...haklısın. Bence de bize bu yakışır."

Berk
"Aman biz hep bize yakışanı yapalım tamam mı?"

Aybike
"Berk..."

Doruk
"Bak bu Simya denen kadın manyak belli ki. Kafayı takıcak. Bazen kitabın arasına ayracı koyup bırakmak iyi olmuyor. Bitirmek gerekir."

Berk
"Sağol filozof Atakan."

Berk, Doruka göz devirip ilgisini kızına verdi.

Aybike
"Dorukun haklı olduğunu biliyorsun Berk."

Doruk
"Bırak o huysuzluğundan yapıyor şimdi, ben biliyorum."

Berk
"Sensin huysuz."

Aybike
"Üç yaşına döndün ya."

Doruk
"Bakın şimdi çok sıkı ve planlı çalışmamız lazım. Aybike zaten planları yapıyordu ama bu sefer daha geniş kapsamlı bir plan kurmalıyız."

Aybike
"Ne kadar geniş?"

Doruk
"İşin bitimine kadar."

Berk
"Oha..."

Doruk
"O planı sarkıtmazsak önümüzde de bir hedef olur."

Aybike
"Çok mantıklı."

Berk
"İçine ne kaçtı acaba senin?"

Doruk
"Ay hala laf sokma derdinde...atıcam kendimi camdan aşağıya."

Berk
"At lan."

Aybike
"Aaa yeter ama didişip durmayın."

Doruk
"Sizin çizimlik çok işiniz kaldı mı?"

Aybike
"Yok baya az işimiz kaldı. Sen doğru sayıları da teslim ettin sonuçta. Bir daha barla uğraşmayacağız."

Doruk
"Tamam işte siz ara ara kaçar gidersiniz İstanbula."

Berk
"Peki kalan işleri bir aya sıkıştırabilir miyiz?"

Aybike
"Bir bakmam lazım ona ya."

Ayağa kalkıp bilgisayarımı aldım ve tekrar Berkin yanına geçtim. Cenkin bilgisayarıyla oynayınca Melise hemen tanıdık gelmişti.

Babasının kucağında olmasına rağmen belini kırıp bilgisayarıma doğru eğilmeye çalıştı.

Elini tutup öptüm. Hiç vazgeçecek gibi durmuyordu.

Aybike
"Anneciğim, papatyam...bu oyuncak değil ki aşkım."

Melis
"Ihh ıhh..."

Benden yana bir karşılık alamayacağını anlamıştı. Geriye kalkıp babasına baktı.

Berk
"Ne oldu babam?"

Kızım babasının zaafını şimdiden anlamış olucak ki yüzüne baka baka ağlamaya başladı.

Yakamoz Güzeli | AyBerHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin