Benim için olmasa da Ali için oldukça gerici bir gündü bu gün. Evet, tahmin ediceğiniz üzere doktor randevumuz tam da bu gün.
Ali dünden beri sürekli sorular sorup duruyordu bana. İlk kez terapiye giden insanlarda olur böyle gerginlikler elbette ama Ali sanki biraz abartmıştı bu işi.
Ayrıca bu gün önemli olan başka bir hadise daha vardı. Resul babam bizden iş için randevu istemişti.
Berk ne olduğunu çok sorgulasa da Resul babam tamamen profesyonel bir toplantı talep ettiğini, bu yüzden de anca toplantıda konuşacağını söyledi.
Bu hepimizi çok heyecanlandırmıştı ama şüphesiz ki en heyecanlanan da Berk olmuştu.
Ayrıca bu günün bir farklılığı da Melisi, Ayla anneme bırakıcak olmamızdı. Berke göre bir kere şirkete geldi, hiçbir iş aksamadı ama ben tabii ki bunu kabul etmedim.
Berk de istediğini bu sefer kabul ettirememenin verdiği moral bozukluğuyla kızını hazırlamaya gitti.
Onlar gidince ben de hemen hazırlanmaya koyuldum. Zaten hazırlanması uzun süren bir kadın değildim. Hızla hazırlanıp Melisin odasına gittim.
Önce başımı uzattım. Berk Melis için aldığı büyük yatağa oturmuş, Melisi de yatırmış muhabbet ediyordu.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Berk "Hep dinliyorunsun sen de kızııım..." "Babanı çok mu seviyorsun sen bebeğim?" "Ben de seni çok seviyorum aşkım. Sen benim her şeyimsin." "Çok güzelsin babacığım, babasının güzeli... yakamoz güzeli..."
Berk geldiğimi bile fark etmeyecek kadar dalmıştı kızına. Boğazımı temizleyip ikisinin de dikkatini üstüme çektim.
Melis hemen gülerken aynı zamanda da kaldırdığı bacaklarını yatağa vurup vurup tekrar kaldırdı heyecanla.
Aybike "E siz daha hazırlanmamışsınız."
Berk "Haklısın yavrum... biraz çenemiz düştü bizim."
Aybike "Hayatım Melis erken uyandı, şimdi uyuyakalıcak giydiremicez."
Berk "Hatamı mazur görün kraliçem... hemen hallediyorum."
Aybike "İyi madem ben de Eylüle mana koyayım bu arada."
Berk "Tekrar döndüğünde ikimizi de hazır ve nazır bulucaksın güzelim."
Aybike "Öyle olsa iyi olur asker."
Berk "Bu asker uğrunuza ölmeye yeminli sevgili eşim."
Aybike "O asker sabah sabah ne kadar karizmatik öyle."
Berkin egosunu okşayınca hemen gülümsedi. Benden iltifat almak Berki ergenliğimize döndürüyordu her seferinde. Bir nevi çocuk gibi seviniyordu da.
Berk "Öyle mi görüyorsun beni?"
Aybike "Çoook yakışıklısın kocacığım."
Berk "Aybikeee... seni öperim böyle yaparsan ama..."
