Öğlen anca eve varabilmiştik. Berke kalsa iki gün önce gelicekti. Böyle yeterince dinlenemezmişim. Zaten düğün başlı başına yorucuymuş falan... Biliyorsunuz işte Berk.
Berk "Yani çok mu şarttı son güne kadar çalışmak?"
Görüyorsunuz hala söyleniyor.
Aybike "Ne söylendin ya? Hadi geç içeri."
Berk "İşkoliksin tamam artık tanıdık ama bu kadar abartmaya gerek var mı?"
Melis "Buuu..."
Berk "Konuş kızım ya. Hak ver babaya."
Melis kucağımda etrafa bakınıp evi işaret ediyordu, evimizi tanımıştı. Etrafa bakınıyordu ama Berkin sesini duyunca da ona odaklandı ve gülümsedi.
Aybike "Öyle mi kızım? Babanın tarafını mı tutuyoruz?"
Sadece Melisin birkaç eşyasını almıştık yanımıza. Berk onları da yere bırakıp yanımıza geldi.
Melisi kucağına alıp kendini koltuğa attı. Melisi de göğsüne yaslayıp koklaya koklaya öptü.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Berk "Aşkım benim... team baba demi."
Yanlarına gidip ben de koltuğun ucuna oturdum. Bağdaş kurup ikisine döndüm.
Aybike "Siz takım olup beni dışlıyor musunuz?"
Berk Melisi yana alıp başını bana uzattı.
Berk "Seni? Dışlamak? Mümkün değil."
Aybike "Mümkün gibi duruyor."
Berk "Biz söz konusu senin sağlığın olunca böyle oluyoruz birtanem. Yoksa sen ne dersen o?"
Aybike "Bilemiyorum artık Berk bey."
Melisi belinden tutup kendime çevirdim ve karnıma oturttum. Melisin yine bir şeyler keyfetme aşkı tutmuştu. Burnuma dokunup duruyordu.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
