'36

287 34 19
                                    


Sabaha doğru biten çekimle yorgun bir şekilde arabada yatarken yanımda ki adam elinde ki tablette bakınıyor bir yandan da bana bir şeyler anlatıyordu. Fakat o kadar yorgundum ki onu dinleyemiyordum bile.

Vücudum günün yoğun programı ile yorulmuş zihnim ise dolu dolan düşüncelerle yoğundu.

"O iyi değil mi?" Onun konuşmasının arasında konudan farklı sorduğum soruyla birkaç saniye ne demek istediğimi algılamaya çalışan adamla dışarıda dolaşan bakışlarım merakla ona döndü.

"Ne...ah evet. Doktor artık daha iyi olduğunu, yinede düşüncelerinin değişip değişmediğini hemen anlayamayacağımızdan hızlı davranmamamız gerektiğini söylediğinden seansları devam ediyor." Söylediği şeyleri dikkatli bir şekilde seçerek açıkladığın da onu kısaca başımla onayladım. Uzun bir sürenin sonunda Seokjin hyung hakkında konuşmuş olmam onu şaşırtmış olmalıydı. Böyle bir soruyu bir anda duymayı beklemediği zaten suratından anlaşılmıştı.

Kimseyle bu konu hakkında konuşmamaya çalışıyordum, diğerleri de bunun farkında olduğundan yanımda ellerinden geldiğince konuşmuyordu. Yine de bu son olanlardan sonra içimde büyüyen korkuya engel olamamıştım. Onun olmadığını bilsem bile içimde ki travmaları görmezden gelmek düşündüğümden zordu. İyi olduğunu bilmek rahatlatıcıydı, hala içeride tedavisini oluyordu. Onu bir süre daha görmeyecektim.

"Korumalarımı arttırır mısın?" Eğer o değilse biri tekrardan peşime takılmış olmalıydı. Önceden olsa bunu umursamazdım ama şu an hayatımda korumak istediğim biri dahil olduğundan buna göz yumamazdım.

"Bir şey mi oldu? Tehdit mesajları almaya devam mı ediyorsun? Biri sana bir şey mi yaptı?" Benim ani isteğimle yanımda ki adam endişesini gizlemeden sorularını sıraladığında, araba karanlık olsa bile suratının değiştiğini görmüştüm.

"Bir şey yok. Jimin için de arttır lütfen."

Benim kısa cevabım onu tatmin etmese de bu konu hakkında daha fazla konuşmayacağımı bildiğinden sıkıntıyla bir nefes bırakmıştı omuzları çökerken.

"Bunu zaten düşünüyordum, sen söylemesen de yapacaktım ama sen söylediğine göre hızlandıracağım. Yinede bir şey olursa direkt bana söylemelisin." Onun tembihlemesine karşı sessizce başımla onayladım. Şu an ortalığı ayağa kaldırmak istemiyordum. Elbet kendini belli edecekti, o zaman onu yakalaması daha kolay olur.

"Ah bu arada ikinizin de yarın ki programı öğlene doğru başlıyor. Çok uzun süreceğini zannetmiyorum, başka bir plan koymadım ki akşam birlikte zaman geçirin diye." Elinde ki tablette bir şeylere bakarken mırıldandığı cümlelerle onda olan bakışlarım arabanın camında ki manzaraya kaydı. Gece şehir daha bir güzel oluyordu.

"Teşekkürler."

Jimin ile dışarıda zaman geçirmek isterdim, belki bir randevu.. ah bu zordu. Onu özlüyordum ve gün geçtikçe birbirimizi görmek daha bir zorlaşıyordu. Daha bir sevgili gibi düzgün bir randevuya bile çıkamamıştık. Yine de bundan şikayetçi değildim, en azından yanımdaydı. Bu bana yeterliydi.

"Sizin için zorlu olmuş olmalı?" Zor. Çok zor. Onunla kısıtlı olan zamanımızı evde geçirirken kendimi tutmak daha da zor.

"O geri dönüşü için hazırlanıyor bense her şeyi çok boşladığım için çalışıyorum. Biraz zamanla sakin bir hayata döneriz sanırım." Derin bir nefesin arasında söylediklerime başını sallayarak onayladığında başka bir şey demeden elinde ki tabletine geri döndü.

Sessiz bir araba yolculuğunun sonunda beni evime bıraktılar. Yorgun bir şekilde girdiğim odamda yatağımda gördüğüm adam ile suratımda tebessüm oluştuğunda onu bir süre izlemekten kendimi alamadım. Derin bir uykunun içinde olduğu suratından belliydi, o da bugün yorulmuş olmalıydı.

Mirage [yoonmin]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin