7. Bölüm

194 7 2
                                    

Bugün Ankara'da ilk günüm ama anlamadığım bir çok soru var. 1. Neden ben normal bir okul yerine askeriyedeki bir karargahın içinde çocuk okutuyorum? 2. Neden 7 veya 8.sınıf değilde 5-6. Sınıf çocuklarını okutuyorum? Kafam çok karışmıştı ve eski okul müdürü bana telefon numarasını vermişti, kafana takılan  bir soru olursa ara diye. Şuan da yeni evimde oturuyordum. Gelmeden önce çok kullanılan bir uygulamadan karargaha(Yeni okula) yakın bir ev tutmuştu, abim sağolsun mükemmel bir kişiliktir kendisi(asla 2-3 bölüm önce abimi size kötüleyip bide kolum kadar laf sokmadım.) Daha öğrencilerim ile tanışmadım ama müdür biraz zor kişiler olduklarını söylemişti ne de olsa zorla okuyan veya okumak istemeyen çocuklarla doluydu orası şimdi 5-6 sınıfta ne okumak istememesi diye soracaksınız ama bu çocuklar aileleriyle iç içe yaşamış doğal olarakta fazlasıyla onlara özenmişler. Yani çocukların en küçüğü 9 yaşında ve okula gitmek yerine ineklere yem vermek, tarlaya ailelerine yardıma gitmek istiyorlar bu nedenle onları okula gitmeye teşvik etmeliyim. Bu yüzden onlara İstanbul'dan çeşitli oyuncaklar ve birçok abur cubur getirdim. İlk gün kaynaşma günü olacak ve bana verilen sadece 3 sınıf var aslında eski okulumda 8 sınıfa giriyordum yani burası kolaylık olacak gibi görünüyor. Ebadan öğrencilere baktığımda çok küçük görünüyorlar yaşları büyük ama kendileri oldukça küçük görünüyor. Yani kendimi kolaca alıştırabilirim diye düşünüyorum, benim gibi 2 farklı okuldan 2 öğretmen daha buraya gelmiş. Onlarda küçük çocukları okula alıştıracak büyük ihtimalle. Şuan üzerimdeki kombine bakıyorum özellikle etek giymedim zaten eteklerim kısa değil ama yine de köy yeri burası Adanadan bilirim illa ki laf söz olur yani. Üzerime tatlı görünebilecek şeyler giydim altıma pembe üstü dar alta doğru hafif bol bir pantolon, beyaz ve ortasında pembe Happy yazısı olan bir body ve pembe kısa altı yırtmaçlı olan pembe cep kısmında kirazlar olan ceket ve at kuyruğu yaptığım saçımada pembe bir fular tamamen tatlı görünüyordum kız öğrencilerin dikkatini çekeceğim ve beni tatlı görecekleri kesindi...

                     10 Dakika sonra

Evim karargaha yakın olduğu için kolayca vardım. Bismillah diyerek okula ilk adımımı sağ ayakla attım umarım bu yeni sene herkese uğur getirir. Sol tarafa baktığımda beni büyük bir karargah bekliyordu. Sanırım burada askeri eğitimler veriliyordu. Sol tarafıma baktığımda dediğime bakmayın bayaaa bir mesafe var arada yani okula uzakta duruyor. Galiba bu askeriyede komutanlık yapan bir görevli bu okulu yaptırmış. Çocukların eğitim görecek arazileri bulmak için şehire inmeleri gerekiyormuş. Şehirede inemeyeceklerine göre herkese yakın ve boş arazi olarak burayı tercih etmişler. Herneyse okul gayet şirin görünüyor ve büyük bu şartlarda bunun gibi bir okul yapmak biraz fazla para ister yani yapan baya zengin galiba tek kişi yapmamışlardır tabii de...
Okula girdim ve ilk dersimi başlatmak için 5- E sınıfının önüne geldim. Her öğretmene bir sınıf öğretmenliği veriliyormuş. 5-E de benim sınıfım ve ilk ders otomatik olarak kendi sınıfım ile umarım kolay geçer. Derin bi nefes alıp sınıfın kapısını yavaşça açtım.
Öğrenciler ayağa kalktı. Neyse ki öğretmene saygı konusunda çok iyiler. Ve aşırıı tatlılar bayıldım.

-Günaydın arkadaşlar.
-Sağolun öğretmenim.
Dedi genellikle herkes ama en önde bir kaç kısa boylu ve bir okadar da tatlı 4-5 öğrencinin ÖYNETMİNİM demesi çok fazlasıyla tatlı gelmişti. Ve en içten şekilde tüm sınıfa gülümsedim.

-Evet sevgili öğrencilerim, bugün kaynaşma günü yani birbirimizi tanıyacağız.
Ve tahtaya çıkıp kendini tanıtan arkadaşlarımız-kocaman 2 poşet dolusu oyuncak ve abur cuburları gösterdim- bu oyuncak ve abur cuburların sahibi olacak.
Demem ile sınıfta YAŞASIIIN nidaları koptu.
Buna çok sevindim, öğrencilerimin sevinmesi benide çok mutlu eder.
-Şimdi sırayla kendimizi tanıtalım ve ödüllerimizi alıp yerlerimize geçelim.

İMKANSIZIMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin