"Hoş geldin," gülümsemeye tenezzül etmeden içeri girdim. İlk defa geliyordum evine. Belki düşük modla gelmiş olmasaydım şu an çaktırmadan her köşeyi incdlemeye çalışırdım.
"Direkt yemek yiyelim istersen?" diye sorduğunda koridordaydık.
"Aslında yemeğe hiç gerek yok, ne konuşulacaksa hemen halledelim." İtiraz etmedi. Salonuna geçerken düşünceliydi, kelimeleri kafasında birleştirmeye çalışıyor gibiydi.
"Barış, Yunus'la benim arama karışmanıza gerek yoktu. Arada böyle tartışmalar olur, biz yine düzeleriz."
Onun başlamayacağını düşünerek konuştuğumda sessizliğini sürdürdü.
"Yunus birkaç gündür kötüydü, kötü ruh hali performansına da yansıdı. Hal böyle olunca bir şeyler yapalım dedik. Kusura bakma."
"Tamamdır, sıkıntı değil. Gideyim o zaman." Ayaklandığım sırada kolumu tuttu.
"Açelya, böyle olma." Ardımdan ayaklandığında yutkundum. Yakın duruyordu.
"Nasıl olmayayım Barış? Biz normalde de böyle değil miydik zaten? Sadece komşuyuz." Kısa duruklamasının ardından kolumu bıraktı ve mırıldandı.
"Haklısın." Çabuk kabullenmişti.
Bir şey demeden ilerledim ve evinden çıktım. Barış Alper Yılmaz bana karşı asla bir şeyler hissetmeyecekti. Çocukca davranmayı, heveslenmeyi bırakmalıydım. Yoksa çok üzülecektim.
Şu ankinden daha çok.
Çok fazla.
*
Hafifçe aralanan kapıdan üzeri çıplak Yunus'u gördüğümde, kapıyı yüzüme kapamasın diye aralıktan içeriye adımladım.
O kadar komik bir durumdaydık ki düne kadar sonuna kadar güvendiğim adam şu an kapıyı yüzüme kapamasın diye uğraşıyordum.
"Açelya," geriye doğru bir adım attığında tamamen içeri girdim ve arkamdan kapıyı kapatıp kilitledim. Kapıdan çıkarttığım anahtarı çantama atarken ne yaptığımı izliyordu. Ona döndüm, dağınık saçları ve altındaki gri şortla tatlı ev haline bürünmüştü.
"Bana ne olduğunu anlatmadan buradan çıkmayacağım. Ciddiyim Yunus, seni anlamıyorum. Soğuk davranmana bir anlam veremiyorum. Ne yaptım?"
Anlamsız bakışları üzerimdeyken cevap vermesini bekledim. Konuşmadı. Derin bir nefes almaya çalıştım fakat kötü ruh halim bana ihanet etmişti. Gözlerim dolarken konuşmak için dudaklarımı araladım yeniden.
"Beni görmezden geliyorsun. Ne kadar üzüldüğümü görmüyor musun?" Alt dudağımı dişlerken gözlerimden akan yaşları tutamamıştım. "Bana ne olduğunu söyle, ne yaptığımı söyle, kendimi affettireyim. Yunus bana öyle boş boş bakma!"
Göz yaşlarım daha hızlı akmaya başladığında gözlerimi kapadım. Kollarım istemsizce yüzümü kapatırken dudaklarımdan engel olamadığım bir hıçkırık kaçtı.
Fazla duygusal olduğumu düşünmüyordum. Sonuçta Yunus'la çocukluktan beri arkadaştık ve her şeyimi paylaştığım tek insandı. Mesafeli davranması tabii ki üzülmeme neden olurdu.
"Her zamanki gibi çok inatçısın, senden ayrı durabileceğime nasıl inandım ki zaten." Sesine tepki veremeden bedenime dolanan kollarla kaskatı kesildim. Bana sarılıyordu.
Yüzümü kapattığım ellerim omzuna yaslanmışken çektim ve başımı yasladım omzuna. Kollarımı iki yanıma sarkıtmışken kendi elleriyle kollarımı kaldırdı ve çıplak beline sardı. Ona sarılmadığımı fark etmişti.
"Açelya, sarıl bana."
Başımı iki yana salladığımda alnım omzuna sürtünmüştü. Dudaklarının saçlarımın arasına dokunduğunu hissettim, ufak bir öpücüktü.
"Özür dilerim, tamam mı?"
"Tamam değil." Değildi. Onca zaman bana neden soğuk yaptığını anlatması gerekiyordu.
Geriye doğru bir adım attım ve yüz yüze gelmemizi sağladım.
"Anlat. Ne oldu?"
Derin bir nefes aldı. "Bak bunu şimdi söylemeyeceğim, sadece... Bana biraz zaman ver olur mu? Sonra konuşuruz bunun hakkında."
Gözlerim bir süre onun üzerinde dolandı, onla takılmayı özlemiştim.
"Söz ver."
Gülümsedi, "Söz Açelya'm."
Gözlerimi silip burnumu çektim, ağladığım için sıcak basmıştı.
"Anlaştık o zaman."
"Anlaştık bebeğim."
____
nabersiniz ya
okullar acıldı kesildi bölümler :/
ders falanda calısmıyom sınıfta kalıcam geralde
VOTE VERİİN YPRUM ATTİİN ÖPÜYORUUMMM
ŞİMDİ OKUDUĞUN
civciv | barış alper yılmaz
Fanfictioncivciv: sarma mı yaptin gercekten __ #galatasaray 'da 1. 01.08.24 #barışalper 1. #yunusakgün 1. #millitakımlar 1. __ başlama tarihi 19.08.23 bitirme tarihi