15.BÖLÜM: SORULAR

31 6 1
                                    

Gracie Abrams-Fault Line

Yüzüme değen güneşin ışığı gözlerimi acıttığından gözlerimi açmıştım. Evran her ne kadar beni iyileştirmek için benimle düzgün bir şekilde ilgilenmiş olsa da ona yeterince güvenmediğimden sabaha kadar yarı açık gözlerimle bana yaptıklarını izlemeye çalışmıştım. Çalışmıştım çünkü arada sırada yüksek ateşten bayılmış böylece her anı izleyememiştim. Bu yüzden hala uykum vardı ancak güneş, bana hiç yardımcı olmuyordu.

Kendimi güneşten korumak için kafamı yana doğru çevirdiğimde elinde bezle uyuyan Evran'ı gördüm. Bezin birini elinde tutarken diğer elindeki bezi dirseğimin önüne bastırmış öylece uyuya kalmıştı. Ellerindeki bezi almak için kolumu ona doğru uzattığımda kıpırdandığı için durup vazgeçtim ve onu izlemeye başladım.

Uyurken, dünyanın en kötü insanının bile masumlaşabileceğini bildiğim için şu anki masum görüntüsünün bu yüzden benim için hiçbir önemi yoktu. Keskin yüz hatları uyurken bile yumuşamamıştı. Uzun ve kıvrımlı kirpikleri birçok insanı kıskandırır cinstendi. Aslında Evran gerçekten yakışıklı bir erkekti. Belki bana insan gibi davranmış olsaydı ona aşık bile olabilirdim ama o, elinden geleni yaparak benim ondan nefret etmemi sağlamıştı.

Nefret böyle bir şeydi. Bir insanın bir insan nefret edebilmesi için sebepleri olması gerekirdi. Evran'ın sebebi neydi? Evran'a sorsam bana söyler miydi? Evran'ın nefretinin kaynağı olmadığımın farkındaydım çünkü ona karşı hiçbir şey yapmadığımı biliyordum ancak Evran kendince bir günah keçisi arayarak beni bulmuştu ve tüm öfkesini bana kusmaya çalışıyordu. Birisi ya da bir şey Evran'ın benden nefret etmesine sebep olmuştu.

Aslında sırf bu yüzden bile Evran'ın davranışlarını üzerime alamıyordum çünkü emin olduğum tek bir şey vardı: Evran'ın öfkesinin sebebi ben değildim. Evran sadece öfkesini atmak için dolaylı yoldan beni kullanmaya çalışıyordu. Belki de bu yüzden bana daha farklı davranmış olsaydı beraber daha farklı bir hayat yaşayabileceğimizi düşünüyordum.

Gözlerimi Evran'dan çekip derin bir nefes verdim. Hissettiğim duyguları anlatabilmek için bu sefer kelimeler değil aynı zamanda da beynim yetmiyordu çünkü ne hissettiğimi anlamlandıramıyordum. Benimle ilgilenmesi güzeldi ancak Yiğit ve Taner'in acı çekişi gözlerimin önünden gitmiyordu. Bana çoğunlukla kötü, nadiren iyi davranmasından kaynaklı olarak dengelerimi bozuyordu ve ben bazen ona olan davranışlarım konusunda kendi kendimi sorgularken buluyordum.

İster istemez ruh halime bağlı olarak ona her zaman kötü davranamayacağım için de iyi davrandığım nadir anlarda olduğu gibi anlık olarak kendime sinir oldum ve yatakta oturur hale geldim. Üzerimde sadece iç çamaşırlarım olduğu için kalkıp etrafta olan eşyalarımı giyinmeye başladım. Evran'ın kalkmamla beraber hareketlendiğinden uyandığını anladım. Vücudum hala halsiz olduğu için kıyafetlerimi zar zor giymeyi başardığımda Evran'a doğru döndüm.

Yatakta oturmuş beni izlerken tam anlamıyla dağılmış görünüyordu. Gözlerinden akan uykusuzluk ve dağınık saçlarıyla kendine gelmeye çalışır gibi bir hali vardı. Her zamanki gibi tişörtünü çıkarmış olduğu için gözüm çıplak göğsündeki kolyeye kaydı. Gözlerimi anında ondan çekip yürümeye başladığımda odadan dışarı çıktım.

Yavaş yavaş yürüyerek kahvaltı edeceğim yere doğru gidip kendime bir bardak nane limon söyleyip içmeye başladım. İçip etrafı incelerken kendimi daha iyi hissedebilmek için bir bardak daha içtiğimde Evran'ın ailesi beni görerek yanıma doğru geldi. Yanımdaki sandalyelere oturup nasıl olduğumla alakalı sorularını cevapladığımda Evran'ın da gelmesiyle hep beraber kahvaltı etmeye başladık.

Can KırıklarıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin