Herkese merhaba. Buraya ilk defa yazıyorum. Beni destekleyip fikirlerinizi paylaşırsanız çok sevinirim. İyi okumalar.
Billie Eilish-Your Power
Oturduğum yerden kaçıncı bardağı içtiğimi bilmiyordum. Çoktan uyuşmuştum ama bu önemli değildi. En azından o an için bu hiç önemli değildi. Çünkü kafamda devamlı olarak onun sözlerini oynatıyordum. "Bunlar ettiğin son dansların. Dilediğince eğlen. Okulun bittiğinde benimle evleneceksin."Bardağımı tekrar doldurmak için uzanıp şişeyi alacak gücüm yoktu çünkü çok yorgundum ve yorgunluğumu anlatabilecek yeterli kelime aklıma gelmiyordu. Tüm partiye rağmen duyduğum tek ses onun sesiydi.
"Diyorum ki benimle evleneceksin. Evlenmezsen sevdiklerinin canı teker teker yanacak."
Arkadaşlarımın nerede olduğunu bilmiyordum ya da kafam dolu olduğundan farkında değildim. İçimdeki tanımlayamayacağım duygu kendimi kötü hissettiriyordu bu yüzden buradan hemen gitmek istiyordum. Ayaklanmaya çalıştım fakat beceremedim çünkü sarhoştum. Diğerleri gelene kadar beklemekten başka bir çarem yoktu. Geldiklerinde beni eve götürmelerini isteyecektim.
Eskiden bu kadar fazla içmiyordum. Son zamanlarda olan olayları bahane edip kendimi eğlenceye vermeye çalışıyordum çünkü mutlu olmak istiyordum. Kötü anları unutup sadece mutlu olmak. Ertesi gün kalktığımda bir nebze dahi olsa kötü olayı unutmuş oluyordum. Çünkü aklım o geceki yaptığım saçmalıklara gidiyordu ve böylece kafam dağılıyordu.
Belki de yaşadığım şeyleri abartıyordum ama şu anda bunları ben yaşıyordum. Herhangi birinin yaşadığı acılarla kendiminkini kıyaslamıyordum tabi ki ama her acı sahibinde ağırdı bu yüzden yaşadıklarım giderek ağırlaşıyordu ve ben baş etmek için bir şeyler yapmaya çalışıyordum. Belki de o yüzden bu kadar içiyordum.
Bu dönemde en çok ihtiyacımız olan para ile sınanmak beni fazlasıyla strese sokuyordu. Belki de bu yüzden büyütüyordum büyütülmeyecek olayları, başıma gelenleri. Üniversite yılımın son sene olması, iş bulabilir miyim kaygısı, stresimi tetikliyordu. Sadece kendime bir gelecek kurarken her şeyin sorunsuz olmasını istiyordum fakat ayağıma değen taşların acısını yürürken hala hissediyordum.
Güzel bir gelecek ve sıradan huzurlu bir hayat istediğim ve amaçladığım şeyler arasındaydı fakat evlenmek asla bunlardan biri olmamıştı. Evlenmeyi hiçbir zaman düşünmemiş ama karşı da çıkmamıştım bu düşünceye. Sadece gelecek planlarım arasında yoktu. Belki de yaşıtlarım evlilik hayalleri kurup kurdukları hayalleri çoktan gerçekleştirirken benim aklımdan hiç böyle bir düşünce geçmiyordu.
Belki ilerde bir meslek sahibi olup tanıştığım ve karşılıklı olarak saygı, sevgi ve değer çerçevesinde anlaştığım biriyle bu kararı alırdım. Bu herkesin aklına gelebilecek bir şeydi fakat 22 yaşımda tanımadığım bir insan tarafından evet demezsem sevdiklerimin canının yanacağı bir evliliği hiç düşünmemiştim.
Koltukta umutsuzca otururken Taner yanıma geldi ve "İyi misin?" diye sordu. Sevdiklerim benim için şu hayatta önemsediğim tek şeydi. Evran'ın beni bundan vurmaya çalışması çok alçakçaydı. Onları üzmemek için birçok fedakârlık yapan ben, yine onları üzmemek için devamlı olarak rol yapıyordum. Duygularımı saklayıp polliyanacılık oynamak yaptığım en iyi şeydi.
Fakat o an ilk defa içimden hiç de "İyiyim." demek gelmiyordu bu yüzden sadece "Beni eve götürür müsün?" diyebildim. Belki de diyemedim çünkü kafamdaki uğultudan hiçbir şey duymuyordum. Taner halimden anlayarak beni kucağına alıp havaya kaldırdı. Havaya kalkınca güvendiğim kollarda olduğum için biraz da olsa kendimi iyi hissetmiştim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Can Kırıkları
Fiksi RemajaYaptıklarımızın ya da yaşadıklarımızın her zaman bir sebebi vardı. Bunlar kötü şeyler bile olsa sonucunda ders alabileceğimiz bir yola doğru sokuyordu bizi. Sonuca göre de ya daha kötü ya da daha iyi kararlar alıp davranışlarımızı değiştirebiliyordu...